İZMİR (AA) - EFSUN YILMAZ - Ağır zihinsel engelli ve otistik 11 yaşındaki Filiznur, "öğrencilere zarar verebileceği" için bazı okullarca kabul edilmese de kızına inancını kaybetmeyen anne Süreyya İmer, uzun süre konuşamayan, yürüyemeyen kızının bugün uluslararası bir jimnastikçi olmasını sağladı.
Anne İmer, AA muhabirine Filiznur'un 19 aylıkken hastalandığını, bu sürede çok zor günler yaşadıklarını, ancak kızı için çabalamaktan vazgeçmediğini anlattı.
Filiznur'a yüzde 94 zihinsel engelli ve otistik teşhisi konduğunu dile getiren Süreyya İmer, "8 yıla yakın çok ağır krizler geçirdi. Hem bana hem çevresine çok büyük zarar verdi. Hayatımızda kimse yoktu, sadece gözyaşı. Çünkü sürekli ağlayan bir bebekti" dedi.
Kaynaştırma öğrencisi olması için 3 kurumun kapısını çaldıklarını anlatan İmer, o günleri şöyle anlattı:
"8 yaşındaydı ama saçımı çekiyor, ısırıyordu, bazı okullar diğer öğrencilerine zarar vereceğini düşünerek kabul etmemişti. Filiznur'un özel alt sınıf için uygun olduğunu söylemişlerdi. Velilerden şikayet gelmesinden okul yönetimleri korkuyordu. Yetkililere yalvardım. Kaynaştırma öğrencisi olması için rehberlik ve araştırma merkezinden 6 aylık geçici rapor aldım. Ömer Özkan İlkokulu bizi kabul etti. Hiç yılmadım, çevredekilerin bakışlarına aldırmadım. Okula bebek arabasıyla taşıdım, tek arkadaşı ben oldum. Teneffüste onunla ben oynadım. Sonra o 4 yıl içinde büyük işler başardı."
- Madalya sayısı yazılacak
Okul müdürü ve öğretmeninin desteğiyle 4. sınıfa kadar gelen Filiznur'un her geçen gün iyileştiğini ve zihinsel olarak da ilerleme kaydettiğini belirten Süreyya İmer, kızının arkadaşlarıyla uyum içinde 40 dakika boyunca ders dinlediğini ifade etti.
Filiznur'un asıl önemli başarısının ise jimnastik alanında olduğunu kaydeden İmer, "Otistik çocukların katıldığı yarışmalarda 13 madalya kazandı. Türkiye'de 3 birincilik kazandı. İlk 7 yıl bize 70 yıl gibi geldi ama atlattık. Şimdi çok iyi jimnastik yapıyor, paten kayıyor, bisiklete biniyor" diye konuştu.
Yürüyemeyen, konuşamayan, kalem tutamayan çocuğunun spor, sevgi ve sabır sayesinde başarılı olduğunu aktaran Süreyya İmer, "Başardık, dünyaya örnek olabilecek bir çocuk yetiştirdik" dedi.
En güzel Anneler Günü hediyesini Filiznur'dan aldığını da ifade eden İmer, kızının başarıları karşısında duyduğu gururu ancak özel annelerin anlayabileceğini ifade etti.
İmer, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nden aldıkları yeni raporda Filiznur için ağır engelli ifadesinin yer almadığını ifade ederek, kızını üniversite okurken hayal ettiğini anlattı.
Filiznur'un varlığı, nefesinin bile bir anne için mucize olduğunu dile getiren Süreyya İmer, "Şimdi elimde bir sihirli değnek olsa aynı sıkıntıyı yaşayan ve yalnız kalan diğer anneler için kullanır onların da mutlu olmasını sağlardım" diye konuştu.
- Müdür ve öğretmenin etkisi büyük
Ömer Özkan İlkokulu Müdürü Tayfun Gökdemir de 3 engelli öğrenciyi hayata tutundurduklarını, bu öğrencilerden birinin de Filiznur olduğunu dile getirdi.
Belli bir program çerçevesinde çalıştıklarını, sınıftaki velileri bilinçlendirdiklerini anlatan Gökdemir, "Okul yöneticisi arkadaşlarım böyle öğrencilerden hiçbir zaman korkmasınlar. Anne zaten cennetlik. Böyle bir öğrenciyi bize kazandırdığı için çok teşekkür ediyorum" dedi.