ANKARA (AA) - SELMA BIYIKLI ADABAŞ - Bebek sahibi olmak için aşılama tedavisi gören, daha sonra gelişen folikül kisti için doğum kontrol hapı kullanan 27 yaşındaki kadın, çok az rastlanan yan etki nedeniyle ölümle burun buruna geldi.
Beyindeki toplardamara pıhtı atması nedeniyle komaya giren genç kadın, yoğun bakımdaki iki haftalık yaşam mücadelesini kazanarak hayata yeniden "erhaba" dedi.
Ankara'da yaşayan 5 yıllık evli Görkem Gençarslan (27), baş ağrısı ve konuşma bozukluğu şikayetiyle geldiği Özel Lokman Hekim Sincan Hastanesi'nde MR çektirdiği sırada nöbet geçirince yoğun bakım servisine kaldırıldı. Solunum durması da gelişen genç kadının burada çekilen MR'ında beynindeki toplardamara pıhtı attığı belirlendi.
Hastanede yoğun bakım sorumlusu anestezi ve reanimasyon uzmanı Ömer Zühtü Yöndem ve ekibi tarafından takip edilen Gençarslan, yaklaşık iki hafta komada kaldı.
Buradaki tedavinin 10. gününde uyandırılmasına karar verilen genç kadın 12. gün kendine gelmeye başladı, 15. gün sonunda gözlerini açarak dünyaya yeniden "merhaba" dedi.
Uyandıktan sonra sol tarafında güçsüzlük geliştiği tespit edilen hastanın sol bacağına iki kez daha pıhtı attı ancak zamanında müdahaleyle hayati tehlike yaşamadı.
-Hastada yatkınlık varsa
Dr. Yöndem, tedavisi devam eden Gençarslan'ın hastanede MR'ı çekilirken nöbet geçirdiğini ve bilinci kapalı yoğun bakıma alındığını söyledi.
Tedavi sürecinde bazı komplikasyonlar gelişse de Gençarslan'da geçirdiği rahatsızlığa bağlı fonksiyon bozukluğu kalmasının beklenmediğini belirten Yöndem, "Venöz Sinüs Trombozu" denilen, beyindeki toplardamara pıhtı atmasının, kısırlık tedavisinde kullanılan ilaçların nadir görülen yan etkisi olabileceğini belirtti.
Hastanın, aşılama nedeniyle bazı yumurta artırıcı ilaçlar kullandığını, daha sonra gelişen folikül kisti nedeniyle de 2 ay boyunca doğum kontrol hapı aldığını anlatan Yöndem, şu bilgileri aktardı:
"Yatkınlığı olan hastalarda kısırlık tedavisinde kullanılan ilaçlar milyonda 5-7 oranında da olsa böyle rahatsızlıklara neden olabiliyor. Altta yatan kan parametreleriyle ilişkili bir durum olduğunu düşünüyoruz. Bu 'her hastada görülecek bir durumdur' demek yanlış olur. Literatürde genelde gebelik sonrası ya da kısırlık tedavisi olanlarda bu tür rahatsızlıkların ortaya çıktığı görülmüş."
Yöndem, yoğun bakımda kaldığı süreçle alakalı komplikasyon geliştiği için soluk borusundan ameliyat olması gereken hastanın ayağa kalkıp yürümeye başladığını, bir süre daha hastanede gözetim altında tutulması gerektiğini söyledi.
Beyindeki toplardamara pıhtı atmasının tekrarlayan bir rahatsızlık olduğunu, hastanın bundan sonra ciddi takip altında olması gerektiğini ifade eden Yöndem, "6 ay gebeliği hiç düşünmemeli. Bu süreçte kan sulandırıcı ilaç kullanması lazım" dedi.
Hastayı yoğun bakımda takip eden diğer doktoru Barış Ecevit Yüksel de beyindeki toplardamara pıhtı atmasının nadiren ve daha çok 29-35 yaş grubunda görüldüğünü söyledi.
Yüksel, Gençarslan'ın geçirdiği rahatsızlığın, kullandığı ilaçlarla ilişkili olduğunu düşündüklerini ancak bu durumla karşılaşma olasılığının çok düşük olduğunu dile getirdi.
-"Yeniden doğmuş gibiyim"
Nefes borusundaki rahatsızlık nedeniyle güçlükle konuşabilen Görkem Gençarslan, özel bir klinikte yapılan aşılama tedavisi sonrası folikül kisti gelişmesi üzerine doktorunun tavsiyesiyle iki ay boyunca doğum kontrol hapı kullandığını anlattı.
Bir süre sonra grip benzeri belirtilerin yanı sıra baş ağrısı ve konuşma bozukluğu ortaya çıkınca Özel Lokman Hekim Sincan Hastanesinde nöroloji uzmanına başvurduğunu, MR çektirirken de bilincini kaybedip yere yığıldığını kaydeden Gençarslan, "47 gündür hastanede yatıyorum. Büyük bir badire atlattım ama yeniden doğmuş gibiyim. Beni yaşatmak için çok büyük çaba sarf etmişler, doktorlarıma müteşekkirim" diye konuştu.
Gençarslan, korktuğu için bir daha kısırlık tedavisi olmayı düşünmediğini ifade etti.
Genç kadının annesi ise büyük bir korku yaşadıklarını, kızının tekrar yaşama bağlanmasından büyük mutluluk duyduğunu dile getirdi.
-Venöz Sinüs Trombozu nedir?
Nadir ortaya çıkan Venöz Sinüs Trombozu milyonda 5-7 kişide, özellikle gençlerde ve çocuklarda görülüyor.
Hastalarda genellikle baş ağrısı, sinir tutulumu, sara atağı ve bilinç bulanıklığıyla belirti veriyor.
Bazı hastalarda sadece hafif baş ağrısı görülürken, bir kısım hasta nörolojik kayıpla, az sayıda hasta ise koma durumuyla hastaneye başvuruyor. Vakaların yüzde 75'i kadınlar oluşturuyor.