İSTANBUL (AA) - HİLMİ SEVER - 16. Dünya Atletizm Şampiyonası'nda erkekler 400 metre engellide ikinci olarak gümüş madalya kazanan milli atlet Yasmani Copello Escobar, Küba'da yaşayan annesi ile hala görüşemediği için buruk bir sevinç yaşadığını söyledi.
Küba asıllı milli atlet, ENKA Spor Kulübü'nde adına düzenlenen kutlama kokteylinde, AA muhabirine yaptığı açıklamada, annesini Türkiye'ye getirmek istediğini ve işlemlerin tamamlanması için Türk büyükelçiliğinden haber beklediğini belirtti.
İngiltere'nin başkenti Londra'da düzenlenen organizasyonda annesi ile sık sık telefonda görüştüğünü anlatan Escobar, şöyle konuştu:
"Annem de benim gibi yarış zamanında çok heyecanlıydı. Ama sonunda başardım. Şu an annem ve benim buruk bir sevincimiz var. Çünkü birbirimize çok uzaktayız, anneme sarılıp sevincimi paylaşamadım. Vize ile ilgili işlemlerin tamamlanması ve annem ile ağabeyimi Türkiye'ye getirmek için gün sayıyorum. Türk büyükelçiliğinden haber bekliyoruz. Bundan başka bir şey düşünemiyorum. Umarım sevincim yakında daha büyük olacak. Şu an beklemekten başka bir şey yapamıyorum."
- "Son düzlüklerde geçmeme Türkiye alışmalı"
Dünya şampiyonasında sonradan yaptığı atakla gümüş madalyaya uzanan milli atlet, şunları kaydetti:
"Son düzlüklerde geçmeme Türkiye alışmalı. Çünkü bu benim koşu formum. Rio'da da aynı şekilde son düzlükte atak yapıp, kürsüye çıkmıştım. Aslında çok çok hızlı bir atlet değilim ama yarışı zekice koşuyorum."
- "Örnek aldığım kişi Felix Sanchez"
Bu yıl 31 yaşına giren Escobar, Tokyo Olimpiyatları'nda 33 yaşında olacağını vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Kendime örnek aldığım kişi Felix Sanchez. O 35 yaşında olimpiyat şampiyonu olmuştu. Ben de Tokyo Olimpiyatları'nda 33 yaşında yarışacağım. Tecrübemle beraber formumun en üst seviyesinde olacağım."
Hedefleriyle ilgili de konuşan milli atlet, "Avrupa şampiyonluğumu yenilemek, dünya şampiyonasında bir madalya, sonrasında olimpiyatta bir başka madalya kazanmak istiyorum." dedi.
- "Ben Türk'üm kendimi Kübalı olarak görmüyorum"
Avrupa'ya ilk gelişinin Küba'dan İspanya'ya giderek olduğunu hatırlatan Escobar, Türkiye'ye geliş sürecini şöyle anlattı:
"İspanya'daki kulübüm yeterince yüksek seviyede bir kulüp değildi. Sonrasında, Türkiye'den bir menajerle görüştüm ve Fenerbahçe ile anlaştım. Kısa bir süre sonra da buradaki yetkililer milli takıma bir kuvvet gerektiğinden bahsettiler ve bana Türk vatandaşı olmayı teklif ettiler. Ben de 'Tabii ki seve seve olurum.' dedim ve Türk Milli Takımı maceram böyle başladı."
Küba'dan 21 yaşında ayrıldığının altını çizen milli atlet, "Küba'daki spor olayım 21 yaşımdan itibaren benim için bitti. Ülkeyi tabii ki aklımdan çıkaramam çünkü annem orada. 2013'te Türkiye'ye geldiğimden ve Türk Milli Takımı'nda koştuğumdan beri ben Türküm, kendimi Kübalı olarak görmüyorum." diyerek sözlerini tamamladı.
AA