İSTANBUL (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, DEAŞ ile göğüs göğüse çarpışan, bu mücadelede en ön safta yer alan bir ülke olarak örgütün Afganistan'da yeniden zemin kazanmaya başlamasını üzüntüyle takip ettiklerini belirterek, "Afgan güvenlik güçlerinin DEAŞ ile mücadeledeki kararlılıkları ve bilhassa son haftalarda elde ettikleri başarılar ise memnuniyet vericidir. DEAŞ virüsünün Afganistan'a bulaşmasının önüne mutlaka geçilmelidir." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dolmabahçe Ofisi'nde Asya'nın Kalbi İstanbul Süreci Bakanlar Konferansı'nda yaptığı konuşmada, uluslararası toplum Afganistan'a yönelik taahhütlerine bağlı kalırken Afgan hükümetinin de yükümlülüklerini yerine getirmesinin önemli olduğunu söyledi.
Geçen sene Cenevre'de kabul edilen karşılıklı hesap verilebilirlik çerçevesinin uygulanmasında, Afgan hükümetince atılmakta olan olumlu adımları memnuniyetle karşıladıklarını belirten Erdoğan, Afganların kendi gelecekleri için yolsuzluk, uyuşturucu, özellikle uyuşturucu üretimi ve ticaretiyle mücadele, kadının statüsünün güçlendirilmesi, eğitim gibi başlıklarda hala alacakları mesafelerin olduğunun görüldüğünü ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, hiç şüphesiz çok boyutlu ve kronik sorunların kısa sürede çözüme kavuşturulmasının beklenemeyeceğini vurgulayarak, "Burada önemli olan, sorunlarla yüzleşme iradesinin ortaya konulmasıdır. Afganistan son dönemde attığı kararlı adımlarla bu iradeyi ziyadesiyle göstermiştir. Bize düşen bu iradeyi daha da güçlendirecek çabalara destek olmaktır. Bu vesileyle endişelendiğimiz bir hususu da ifade etmek istiyorum. Afganistan kardeş kavgasından çok çekmiş çok ağır bedeller ödemiş bir ülkedir. Kaostan beslenenler dışında kardeş kavgasının kazananı yoktur. Afgan siyasetindeki etnik fay hatlarının giderek keskinleştiğini görüyor, bundan da kaygı duyuyoruz." diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı seçimi sonucunda bağımsız olarak yeni hükümetin Afgan siyaset sahnesinde kucaklayıcı, birleştirici ve samimi yaklaşımlar benimsemesini temenni ettiklerini dile getiren Erdoğan, adil ve şeffaf bir şekilde yapılan sayım sürecinin de yine bu ilkeler temelinde sürdürülen Cumhurbaşkanlığı seçiminin kazananının, Afgan halkının iradesiyle belirleneceğini söyledi.
Bu sonucu herkesin saygıyla karşılamakla yükümlü olduğunu belirten Erdoğan, "Yeter ki bu noktada seçim sürecinin meşruiyetine gölge düşmesin. Aksi taktirde Afgan halkının demokrasiye inancını kaybetmesi gibi bir neticeyle karşılaşmamız kaçınılmazdır. Afgan halkının ve tüm kurumlarıyla Afgan devletinin böyle bir duruma mahal vermeyeceğine inanıyorum." dedi.
Afgan makamlarına, 251 vatandaşı şehit eden FETÖ ile mücadelede Türkiye'ye verdikleri destekten dolayı teşekkür eden Erdoğan, "Türkiye Maarif Vakfı Afganistan'da son bir yıl içinde 12 liseyi devraldı. Vakfımız aracılığıyla Afganistan'ın eğitim sektörüne sağladığımız desteği önümüzdeki dönemde de sürdürmekte kararlıyız." diye konuştu.
Afganistan'a barışın gelmesi ve daim olmasının, bu masanın etrafında toplananların samimi ve gerçek desteğiyle mümkün olabileceğini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Asya'nın Kalbi İstanbul Süreci'nin, barışa bölgesel destek sağlanması konusunda da gayet faydalı ve etkin işlev gördüğüne inanıyorum. Afgan dostlarımız arasında diyalog ve müzakere hususunda rekabete girdiğimiz taktirde zaman ve enerji kaybı yaşanması mukadderdir. Afganistan'da barışa bölgesel destek sağlanmasına yönelik insiyatiflerin sayısındaki çeşitlilik dikkat çekicidir. Esas amaç Afgan halkının tüm unsurları arasında anlamlı diyalog ve müzakere kapısını açacak bir ortamın hazırlanmasıdır.
Sürecin bu anlayışla yürütülmesi zaruridir. Kaynaklarımızın doğru ve etkin kullanılabilmesi için bu konuda da samimi diyaloğa ve koordinasyona ihtiyacımız bulunuyor. İstanbul Süreci'nin bu ihtiyacı karşılayacak en doğru adres olduğunu düşünüyorum. Afganistan'da tesis edilecek kalıcı bir barışın, terörle ortak mücadelemize büyük bir güç katacağı da aşikardır. DEAŞ ile göğüs göğüse çarpışan, bu mücadelede en ön safta yer alan bir ülke olarak örgütün Afganistan'da yeniden zemin kazanmaya başlamasını üzüntüyle takip ediyoruz. Afgan güvenlik güçlerinin DEAŞ ile mücadeledeki kararlılıkları ve bilhassa son haftalarda elde ettikleri başarılar ise memnuniyet vericidir. DEAŞ virüsünün Afganistan'a bulaşmasının önüne mutlaka geçilmelidir. Bu terör örgütü, Suriye ve Irak'ta işlediği vahşi cinayetlerle en büyük zararı İslam dünyasına ve Müslümanlar'a vermiştir. Bu örgüt eliyle coğrafyamız adeta kan gölüne çevrilmiştir. DEAŞ ile mücadelede Afgan makamların yanında bölgedeki tüm aktörlere önemli görevler düşüyor. 304 vatandaşını DEAŞ terörüne kurban vermiş bir ülke olarak bu örgütün Afganistan'dan kazınıp atılması için elimizden gelen desteği vereceğiz. Aynı hassasiyetin buradaki tüm dostlarımız tarafından da sergileneceğine inanıyorum."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından Afganistan İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Eşref Gani, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Afganistan İslam Cumhuriyeti Dışişleri Bakan Vekili İdris Zaman, Pakistan Dışişleri Bakanı Şah Mahmud Kureyşi, İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif'in de aralarında yer aldığı katılımcılarla aile fotoğrafı çektirdi.
(Bitti)