VİYANA (AA) - AŞKIN KIYAĞAN - Avusturya Sosyal Demokrat Partisinden (SPÖ) milletvekili adayı Mustafa Yenici, ülkede aşırı sağın ciddi manada karşılık bulmasında merkez sağdaki Avusturya Halk Partisinin (ÖVP) Genel Başkanı Sebastian Kurz'un izlediği politikanın etkili olduğunu belirterek, "Sebastian Kurz, aşırı sağcı Avusturya Özgürlük Partisinin (FPÖ) neredeyse savunduğu bütün konuları seçim programına taşıdı." dedi.
Avusturya'da 6,4 milyon seçmen, Federal Meclisin (Nationalrat) yeni üyelerini belirlemek üzere pazar günü sandık başına gidecek.
Ülkede 16 partinin yarışacağı seçime katılan 2 bin 55 aday arasında, Türk kökenli 20 aday da bulunuyor. Seçimde, Türk kökenli yaklaşık 110 bin seçmen oy kullanabilecek.
Seçimde milletvekilliği için yarışacak Türk kökenli adaylardan olan ve 25 yıldır SPÖ'nün farklı kademelerinde görev alan Yenici, AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Yenici, yoğun bir süreçten geçtiklerini belirterek, SPÖ'nün öncelikleri arasında, asgari ücretin bin 500 avroya çıkartılması, 20 yıldan eski evlerde kira düzenlemesi yapılması ile miras vergisi gibi başlıkların yer aldığını söyledi.
SPÖ'nün Genel Başkanı ve Başbakan Christian Kern'in yaklaşık 1,5 yıllık iktidarında ekonomik göstergelerin olumlu olduğunu belirten Yenici, bu olumlu gelişmelerin toplumda karşılık bulmamasının nedenini ise "insanların, uzun yıllar yönetimde olan partileri değiştirmek suretiyle cezalandırmak istemesi ve aşırı sağcı partilere kayması" olarak değerlendirdi.
- "Halkı kandırıyorlar"
Yenici, aşırı sağcı söylemin Avrupa genelinde olduğu gibi Avusturya'da da siyaseti etkisi altına aldığının altını çizerek, şunları söyledi:
"Avusturya ekonomik ve sosyal standartlar açısından dünyanın en iyi koşullarına sahip sayılı ülkelerinden biri. Buna karşın aşırı sağa bir kayma söz konusu. Sağ popülist siyasiler, basit ancak gerçek dışı ifadelerle halkı aldatıyor. Örneğin biz asgari ücretin bin 500 avroya çıkartılması ve emekli maaşlarının bin 200 avro da sabitlenmesini öneriyorduk ve bu partiler bunu kabul etmiyorlardı.
Şimdi sığınmacılar geldi ve sağ popülist siyasiler diyorlar ki, 'sığınmacılar yüzünden emekli vatandaşlarımıza yeterince ödeme yapılamıyor'. Bunun gerçekle bağdaşır bir yanı yok. 3 yıl önce bu ülkede sığınmacı mı vardı? Ülkedeki sorunların müsebbibi, günah keçisi olarak sığınmacılar gösteriliyor. Basit ifadelerle halkı kandırıyorlar."
- "İsmim Mustafa, dinim İslam diye dışlamaya çalışıyorlar"
Milletvekili adayı Yenici, ülkedeki ırkçı saldırıların hayatın neredeyse her alanında hissedilir oranda arttığına dikkati çekerek, "Başörtüsü taktığı için dış görünümünden dolayı ya da farklı nedenlerle insanlar düzenli olarak ırkçı söylemlere muhatap oluyor. Ben adaylığımı açıkladığım için sosyal medya üzerinden olmadık bir sürü ithama maruz kaldım. Bana 'memleketine dön' gibi ifadeler kullandılar. Neden? İsmim Mustafa, dinim İslam diye beni bile dışlamaya çalışıyorlar." ifadelerini kullandı.
Aday olduğu Sosyal Demokrat Partinin İslam'ı her zaman Avusturya'nın bir parçası olarak gördüğünü bildiren Yenici, merkez sağ ÖVP'nin ise bu soruya cevap vermediğini söyledi.
Mustafa Yenici, "Ülkede 600 binin üzerinde Müslüman yaşıyor ve bunların yüzde 50'sinden fazlası Avusturya vatandaşı. 'İslam bu ülkenin bir parçası değil' demek, Avusturya vatandaşlarına 'sen buranın bir parçası değilsin' demektir." değerlendirmesinde bulundu.
- "Seçimleri kazanmak için toplumun dengesini bozdular"
Ülkede İslamofobik saldırıların artışında aşırı sağ söylemi merkeze kaydıran ÖVP'nin rolü olduğuna dikkati çeken Yenici, şöyle konuştu:
"Seçimleri kazanmak için toplumun dengesini bozdular. ÖVP'nin aşırı sağcı FPÖ'ye kayışındaki ana unsur popülizimdir. Barış içinde yaşayan bir toplumun, seçimi kazanmak uğruna ayrıştırılmaya çalışılması üzücü. Politikanın merkezindeki bir parti memleket çıkarları için çalışması gerekirken, sağa kayarak dengeyi bozdu. Seçimlerin ardından ÖVP'nin popülist söylemi bırakmasını umut ediyorum. Aksi halde bu şekilde devam ederse Almanya'da 20-25 yıl önce yaşanan şiddet olaylarının Avusturya'da da meydana gelmesinden korkuyorum."
Yenici, FPÖ'nün söylem ve ideolojisine halkten yüzde 15-20 oranında teveccüh gösterildiğini belirterek, "Sebastian Kurz, FPÖ'nün neredeyse savunduğu bütün konuları seçim programına taşıdı. Aşırı sağ bir parti değil de merkez sağ, liberal olduğunu iddia eden bir partiden aynı söylemleri duyan vatandaş da buna ilgi gösterdi. Bir anda birçok kişinin gündemine yabancılar ve İslamiyet gibi konular girmeye başladı. Burada asıl sorun merkez sağ ÖVP'nin aşırı sağcı partinin siyasi söylemlerini bire bir üstlenmesinden kaynaklandı." diye konuştu.
Türkiye'deki 15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından Avusturya'daki Türk toplumu üzerinde baskıların arttığına da değinen Mustafa Yenici, şu ifadeleri kullandı:
"Özellikle darbe girişiminin ardından empati gösterilmesi gerekirken, Avusturya'daki bütün sivil toplum örgütleri, siyasiler ve medya Türkler'e yüklenmeye başladı. İnsanların demokratik hakları kısıtlanmak istendi, neden, darbeye karşı insanlar yürüyüş yaptı diye."
AA