Aykut Kocaman, Konyaspor’a ne kattı?

M. Mustafa Özdemir

Torku Konyaspor, maçın ilk yarısında etkili bir Mersin İdmanyurdu buldu karşısında. Bu takım 11 haftada 20 puan toplamıştı. Boş bir takım değildi. Sezon başından beri sakatlıklarla boğuşan bir türlü tam kadro çalışmayan yeşil-beyazlılar yine eksiklerle çıktığı maçta, ilk yarıda haddini bilerek oynadı. Maceraya girişmedi. Önce gol yememeliydi. Sonra bir hal çaresine bakacaktı. Mersin ataklarında soğukkanlı bir şekilde kalesini savundu.

RAKİBİN GAZINI ALDI

Tabiri caizse rakibin gazını aldıktan sonra, ikinci yarıda; önce oyunu dengeledi sonra rakip kaleye yöneldi yeşil-beyazlılar. Ölü toptan gelen golle adeta silkelendi. Rakibin bocalamasını fırsat bilip, yapılan hatayı da iyi değerlendirdi yeşil-beyazlılar, sonra da rakibin 10 kişi kalmasıyla oyunu sakinleştirdi. Sakin hücumlar yaptı. Nasıl olsa oyun onundu ve fanteziye gerek yoktu. Ve sonuçta 45-50 dakika iyi oynamadığı maçı kazanmayı başardı Aykut Kocaman’ın öğrencileri.

KOCAMAN’IN TAKIMA KATKILARI

Aykut Kocaman takıma artı özellikler kattığını rahatça görebiliyoruz.  Hem mantalite hem de psikolojik olarak.Önce haddini bilmeyi öğretmiş takıma. Sonra disiplini ve yere sağlam basmayı. Bunun yanında oyuncularına büyük bir özgüven aşılamış: “Rakip tehlikeli ataklar geliştirse de bunlar size gol atamaz, sakin olun, panik yapmayın”  Kocaman, kendi sakin ve soğukkanlı karakterini takıma da aşılamış.

OYUNU OKUMASI MÜKEMMELDİ

Kocaman’ın oyunu okuması da mükemmeldi bu maçta. Hani aklın yolu birdir. 100 tane hoca olsaydı herhalde Kocaman’ın yaptığı değişiklikleri yapardı. Djalma girerken kim çıkmalıydı? Rangelov tercihi tam isabetti. Çünkü Hasan Kabze gibi hemen forvete çekebileceğiniz bir oyuncu vardı sahada. Rangelov da adam yokluğunda mecburen ilk 11’de oynuyordu bu takımda zaten.

GENÇLER OYNADIKÇA PARLIYOR

Hep “gençler gençler” dedik. “Konyaspor’un en büyük sermayesi gençleridir” dedik. Yönetime “gençlere sahip çıkın, altyapıya daha fazla önem verin” dedik. Çünkü Konyaspor’a para kazandıracak futbolcular gençlerdir. Genç oyuncular da şans verilince neler yapabileceklerini gösterdiler. Ömer Ali Şahiner için bu sütunlardan “Sezon sonunda belki de, devre arasında 3 büyüklerden birine gider” demiştim. Bugün bu sözlerimin daha fazla arkasındayım. Zaten yönetim de sözleşmesini uzattı. Elbette Ömer Ali, giderken bu kulübe ciddi miktarda para kazandırmalı. Ömer Ali, şımarmadan, çok çalışarak var olan yeteneklerini geliştirmesi gerekir. Takımdaki tecrübeli isimleri değerlendirmeli. Mesela Hleb gibi bir tecrübe abidesinden  “top nasıl ayağa yapıştırılır, nasıl saklanır, zeka nasıl kullanılır?”u almalı. Futbolseverler bilirler, Emre Belezoğlu’nun kendini geliştirmesinde Hagi’yle aynı takımda oynamasının büyük rolü vardır.

SELİM, TOLGA, RECEP…

Bugün Selim, Ömer Ali, Tolga gibi gençlerin performansı bize mutluluk veriyor. Tolga da oynadıkça performansını artırıyor. Selim için artık genç nitelemesinden çok tecrübeli bir stoper diyebiliriz. Benim Aykut hocadan beklentim Recep Aydın’ı da tekrar bu takıma kazandırması. Evet Recep çok formsuz. Çünkü oynatılmaya oynatılmaya hem formdan düştü hem demorilize oldu. Oynamaya ihtiyacı var. Aykut hocanın gençlere, en azından birçok hocaya göre, daha fazla şans verdiğini biliyoruz.  İnşallah Recep’i de bu takıma monte eder. Ben geçen yıllardaki Recep’i şu Rangelov’a değişmem, Aykut hocanın da değişmeyeceğine inanıyorum.

Bu hafta rakip Galatasaray…

Torku Konyaspor’u, Mersin İdmanyurdu maçının senaryosuyla aynı olabilecek bir maç bekliyor. İnşallah sonuç da aynı olur.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.