Tarhan Erdem / Radikal
MHP'yi kim 'tasfiye' edebilir
Sayın Bahçeli, ‘MHP’nin tasfiye edilmeye çalışıldığını’ söyledi (Radikal, 22 Eylül).
‘Tasfiye’nin anlamı, ayıklama ve temizlemedir. Benzetilerek ‘Görevine son verme’ anlamına da kullanılıyor. Bu tanımlara bakarak, Sayın Bahçeli’nin, MHP’nin arıtılmasından veya kapatılmasından bahsettiği anlaşılabilir.
2009 ilkbaharından beri, Sayın Bahçeli’nin konuşmalarındaki özensizliğe, hatta savrukluğa takılanlardan biriyim. Hırçın, kırıcı ve ölçüsüz nitelendirmelerinin öncelikle MHP’ye zarar vereceğini, yakın çalışma arkadaşlarının kendisini uyarması dileğimi birkaç kez yazdım. Halkımızın karamsar ve kötüleme amaçlı, nezaket ve âdâb dışı sözleri, olumlu karşılamadığının; militanların başlattığı alkışların ölçü alınmaması gerektiğinin bilindiğini sanıyorum.
Halkoylaması sonrasındaki genelgede ve son basın sohbetinde de Sayın Bahçeli, ölçüyü kaçırarak değerlendirmelerini sürdürdü. Oysa MHP, ideolojisindeki aşırılık ve sözlerindeki ölçüyle üçüncü parti olmuştur.
Demokrasimizde üçüncü partinin yerini büyültmeden ve küçültmeden görmeliyiz. Demokrasimizin ihtiyacı olan ‘üçüncü parti olmak’ bir marifettir, üçüncü olan bir partinin de, sırasını koruması beceri ve dirayet isteyen zor bir iştir.
Aşağıdaki tablodan görüldüğü gibi, istikrarsız parlamento çıkaran seçimler (1973-1999) dışındaki de, 8 seçimin hepsinde MHP (ve ağabeyleri) 3’üncü sırada oy almıştır.
İstikrarsız parlamento dönemindeki (1973-1999) yedi seçimin ikisine MHP (1983 ve 1991) katılmamış, dört seçimde 4’üncü veya 5’inci olmuş, birinde
(1999) de 2’nci olmuştur.
Bu veriler MHP’nin, üçüncü parti olmaya yakın ve uygun parti olduğunu gösterir.
Bu alışkanlığına ve yeterliğine karşın MHP son yıllarda, herhalde 1999 seçim sonuçlarını yanlış değerlendirerek, kendi içinde ‘üçüncülüğü’ tartışmaya başlamıştır.
İstikrarlı dönemlerde MHP, ancak 4’üncülüğe inerek yerini değiştirebilir. İkinci ve birinci parti olması için, kendisinin değişmesi yetmez, CHP’nin ve AK Parti’nin de çok değişmesi gerekir.
İstikrarsız dönemde kimin nereye savrulacağı belli olmaz. MHP’yi 4’üncülüğe veya daha aşağıya ancak ve ancak kendisi itebilir. 3’üncülükten kopmasının
zor olduğu bu süreçte MHP, kendisini cezalandırmak isterse, belki barajın altında kalabilir!