Gıdaya olan taleplerin son günlerde zirve yaptığını ve dünyada gıda milliyetçiliği kavramının oluştuğunu ifade eden Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, "Gıda arz güvenliğinin öneminin artacağını öngördük ve biz de bu yönde vizyon projelerimizi belirledik" dedi.
Aydın Tarım Sektörü Temsilcileri Toplantısı çerçevesinde Aydın'a gelen Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, programda tarım sektörü temsilcileriyle bir araya geldi. Çiftçiler ve tarım sektörü temsilcileri ile gerçekleştirdikleri toplantıların 36'ncısını Aydın'da gerçekleştirdiklerini ifade eden Bakan Kirişci, "Dağlarından yağ ovalarından bal akan Aydınımızın kıymetli insanlarıyla bir aradayız. 4 Mart 2012'den bu yana gerçekleştirdiğimiz buluşmaların 36.'sında sizlerle birlikteyiz ve sektörün konularına ilişkin değerlendirmelerde bulunacağız. Aydın tarımının daha iyi yerlere gelmesi için istişare edeceğiz. Bölgemizin önemli bir tarım merkezi olması sebebiyle yeni politikaların çıkarılması için büyük bir çaba içindeyiz. Gıdaya olan talep son dönemlerde adeta zirve yaptı. Dünyanın ortak gündemi küresel ısınma, iklim değişikliği gibi durumlar. Gıda arzı, milli bir sorun haline geldi. Bu yüzyılda tarım alanları, su ve gıda ön planda olacak. Son 20 yılda tarım ve orman alanında güçlü bir tarımsal altyapı oluşturduk. Bu ülkenin düne kadar tarım kanunu yoktu. Bu bizim dönemimizde mevzuata kazandırıldı. Tarım sigortası, lisanslı depoculuk gibi 12 mevzuat, bizim tarım orman mevzuatımıza kazandırılmış oldu" dedi.
"Gıda milliyetçiliği kavramı oluştu"
Tarladan sofraya kadar gıdaların güvenliğini sağlamak amacıyla çok sayıda çalışma içerisinde olduklarını ifade eden Bakan Kirişci, "Ülkemiz tarımsal üretimde dünyada söz sahibi olan bir ülke. Gayri safi hasılada Avrupa'da birinci, dünyada da ilk 10'da olduğunu herkes görmekte. Bizler bulunduğumuz dönemin şartlarının iyi okunması konusunun da farkındayız. İklim değişikliği, dünyayı bu yüzyılın sonuna kadar 2.4 sıcaklık artışıyla karşı karşıya bırakmakta. Bu durum Akdeniz havzasında bulunan ülkemizi de etkileyecektir. Ani hava değişimleri, kuraklık gibi etkenler bu durumun en net göstergesidir. Tüm politikalarımızın temelinde küresel iklim değişikliği var. Pandemi ve savaşlar gıdanın önemini de bir kez daha gözler önüne serdi. Ülkeler artık tarımsal üretimde korumacı politikalara başladı. Gıda milliyetçiliği kavramı oluştu. Gıda arz güvenliğinin öneminin artacağını öngörmüştük. Biz de her alanda olduğu gibi tarımsal alanda da hedeflerimizi belirledik ve potansiyelimizi dikkate alarak hazırlık yaptık" dedi.
"Vizyon projeleri belirledik"
Tarımın, dünya genelinde önemi artan bir sektör haline geldiğini vurgulayan Bakan Kirişci, "Artık devletler gıda konusunda daha çok korumacı bir yapıya büründü. Dünya için tarım önemli bir sektör olmaya doğru ilerliyor. Biz de tarımsal politikalarımızı bu yönde planlıyoruz. Tarımsal üretimde dijitalleşmenin önemini de görerek, gıdada kayıp ve israfının önüne geçmek, aile işletmeciliğini desteklemek, tarımsal üretimin önemini dikkate almak ve tarımın sürdürülebilirliği için vizyon projeleri belirledik ve hayata geçirdik. Tarımda dijitalleşme ve e-devlet entegrasyonu yaptık. Artık ÇKS'yi e-devlet üzerinden yapar hale geldik. Tarım cebimde uygulamasını da devreye aldık. Türkiye, dünyada olduğu gibi tarımsal örgütlenmeye önem veriyor. Maalesef arzuladığımız örgütlenmeyi gerçekleştiremedik ama bu yönde çalışmalarımız devam ediyor" dedi.
Ülke genelinde yaşanan orman yangınlarında hayatını kaybeden 135 vatandaştan 105'inin Türk vatandaşı olduğunu hatırlatan Bakan Kirişci, hayatını kaybeden 105 kişiye şehitlik mertebesi verileceğini ve ailelerinin şehit yakını olarak tüm haklardan yararlanabileceğini müjdeledi.