Yargıda çatlak yaratan tartışmanın merkezinde ihsas-ı rey (kararını önceden belli etmek) tartışması yer alıyor. Tartışmanın ana konuları ceza hukuku konusunda uzman akademisyenlere soruldu.
1- Hükümetin iddia ettiği gibi ihsası reyi yüksek yargı mı yaptı?
2- İlhan Cihaner hakkında arama, tutuklama ve tutukluluğun devamına karar veren hakimler hakkında HSYK işlem yapar mı?
3- Özel Yetkili Cumhuriyet Savcıları Başbakan’ı bile gözaltına aldırtabilir mi?
BAŞBAKAN HAKKINDA SORUŞTURMA AÇABİLİRLER
- Doç. Dr. Yılmaz Yazıcıoğlu (Marmara Üni. Hukuk Fak.)
Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner’i bulunduğu makam dolayısıyla kendisini ancak Yargıtay Ceza Dairesi yargılayabilir.
Yargıtay da bir açıklama yapmadığı için ortada bir ihsas-ı rey tartışması olamaz. Aslında ihsas-ı rey Başsavcı Cihaner hakkında arama kararını veren hakimin aynı zamanda tutukluluk kararını da vermiş olmasıdır.
Hakimin yargıda bağımsızlığı vardır. Başsavcı İlhan Cihaner hakkında tutukluluk kararı veren ve itiraz sonrası bu halin devamına karar veren hakim hakkında HSYK işlem yapabilir, usulleri farklı olsa da HSYK o hakimi de görevinden alabilir. Hakimin hangi somut delil ve belgelere göre tutuklama kararını verdiği önemlidir. Tutuklama delil karartma olasılığına karşı bir önlemdir.
GÖREV SUÇU İŞLEDİ
Eğer deliller toplanmadan tutuklama kararı verildiyse ciddi bir hukuk ihlali vardır. HSYK İlhan Cihaner görev suçu işlediği iddiasıyla kendisini soruşturan Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Osman Şanal’ın yetkili olmadığı gerekçesiyle, bu savcı hakkında elbette işlem yapabilir. Dolayısıyla tutukluluk kararını veren hakim de yetkisiz işlem yaptığı gerekçesi ve görevi kötüye kullandığı isnadıyla HSYK tarafından işleme tabi tutulabilir.
Hakimler Savcılar Kanunu, Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılarına Başbakan’a bile soruşturma açmalarına imkan veriyor. Ancak Başbakan’ı yargılama yetkisi Yüce Divan’dadır.
HAKİMLER DAHA YÜKSEK TEMİNATA SAHİP
- Prof. Dr. Köksal Bayraktar (Yeditepe Üni. Hukuk Fak.)
İhsasI rey ifadesini Adalet Bakanı yanlış kullandı. HSYK, böyle bir ifadede bulunmadı. Çünkü HSYK’nın görevi ve işleyişi, kanun çerçevesinde bu şekildedir. HSYK Kanunu’nun 21. maddesinde, HSYK’nın sorumluluğu bu şekilde anlatılır: “Hakkında soruşturma yapılan hakim veya savcının göreve devamının, soruşturmanın selametine yahut yargı yetkisinin itibarına zarar vereceğine kanat getirilirse, geçici bir tedbir olarak görevden uzaklaştırılmasına veya soruşturmanın sonuçlanmasına kadar, geçici yetki ile başka yargı çevresinde görevlendirilmesine kurulca karar verilebilir.” Diğer yandan Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner’in tutukluluğuna karar veren ve itirazı reddeden hakimin durumu ise çok farklı. Hakimlik statüsüyle, savcılık statüsü birbirinden ayrılıyor.
ÇOK AĞIR ŞEYLER
Hakimler daha yüksek konumda oldukları için daha yüksek teminata sahiptirler. Verdikleri kararlarda bağımsızdırlar. Erzurum’daki özel yetkili ağır ceza mahkemesi önüne gelen dosyaya göre verdiği karar bir tedbir. Önemli olan burada başsavcının evinde arama yapılması ve tutuklanmasıdır. Bunlar çok ağır şeyler. HSYK’da bu soruşturmanın selameti için, Erzurum Özel Yetkili Savcısı Osman Şanal’ı görevinden almıştır. Özel yetkili savcılara gelince, Başbakan için soruşturmayı rahatça açamazlar. Çünkü Başbakan’ın yasama dokunulmazlığı vardır. Ama bir Başbakan dahi olsa, Anayasa’daki devletin birliği ve bütünlüğü ile ilgili suçlarda, vatana ihanet gibi suçlarda devreye girebilirler. Bunun için önce TBMM Başkanlığı’na başvurmaları gerekir.
Vatan