‘Atilla Kart’a soru önergesi’ başlıklı yazımı hatırlarsınız…
Mecliste ‘soru’ fırtınası estiren vekilimize bazı sorular yöneltmiş ve cevaplamasını istemiştim.
Önceki gün beni arayarak cevaplarını bildirdi…
“- Anayasa Mahkemesi’nin 46. kuruluş Yıldönümü’nde yapacağınız konuşma CHP Lideri Baykal’ı neden rahatsız etmiştir? Baykal, CHP’ye ‘partim’ diye sahip çıkarken tüm vekillerin düşüncelerini de tekeli altına mı almıştır? CHP’nin en gözde vekillerinden olan şahsınızın düşünceleri ile Baykal’ın düşünceleri hangi noktada örtüşmemektedir?” diye sormuştum…
Atilla Kart, Anayasa Mahkemesi’nin programıyla ilgili benim yazdıklarıma ekleyeceği yeni bir şey olmadığını söyledi. Yalnız, Baykal’ın rahatsızlığının kendi konuşmasından kaynaklanmadığını (konuşma metnini görmediğini), konjonktürel şartlar gereği bu toplantıya katılmasını uygun görmediğini söyledi. Yani, Deniz Baykal, Atilla Kart’ın bu toplantıda ne söyleyeceği ile ilgilenmemiş. Oturumun konusu yeni anayasa kapsamında olduğu için böyle bir dönemde tartışmaya girmenin doğru olmayacağı düşünülmüş…
Tabi kendisi aynı noktada duruyormuş Kart’ın. “Bu toplantının iptal edilmesine vesile olan yaklaşımla ilgili duruşum aynı” diyor.
“- CHP yönetimi, başörtüsünün özgür düşüncenin kaleleri olması beklenen üniversitelerde bile serbest bırakılmasına karşı iken siz ‘Başörtülüler askerî alanlara da girebilmeli’ diyerek parti ufkunun erişmeyeceği bir şeye atıfta bulundunuz. Yaptığınız bu açıklamalar parti yönetimi tarafından nasıl karşılanmıştır?” diye sormuştum…
Vekilimiz, “Hep ifade ediyorum, insanlarımız askeri alanlara da başka alanlara da işlevsel bir mekân olmadığı için girebilmeliler. Çocuklarının mürüvvetini görmeliler” dedi. Yaptığı açıklamanın parti yönetimi tarafından nasıl karşılandığına dair bir yorumda bulunmadı ama bu noktadaki görüşlerinin sabit olduğunu, bir başkasının da başka bir görüşte olabileceğini anlattı.
“-Kurultayda “Beğenmeyen partimden gitsin” diyen Baykal, “Partinin yönetim anlayışı değişmelidir” diyen size kapıyı mı göstermiştir? Sizi vekil olarak Meclis’e gönderen Konyalılar, Baykal’ın tavırları karşısında sizin arkanızda olmak isterler. Size verilen oylara sahip çıkmak adına, Baykal’ın şiddet içeren sözlerine cevabınız nasıl olacaktır?” diye sormuştum.
Bununla ilgili olarak da Atilla Bey, kendi düşüncelerini parti zemini içerisinde seslendirmeye devam edeceğini söyledi. Parti meseleleri ile ilgili konuları dışarıda tartışmasının uygun olmayacağını anlatan Kart, partiye dönük eleştirilerinin parti kültürü içerisinde yer bulacağını ifade etti.
Baykal’ın ‘Beğenmeyen partimden gitsin’ sözlerinin değerlendirmesini ise insanların yani halkın yapacağını söyledi. “Doğru bildiklerimi ve doğru gördüklerimi anlatmaya devam edeceğim” dedi net olarak.
Evvela kendisine, bir soru ustası olarak muhatap olduğu bu sorularla yüzleştiği için teşekkür ediyorum…
Buraya kadar onun cevaplarını özetle sizlerle paylaştım…
Benim hadiseye yorumum şu:
Bildiğiniz gibi trafik kazasında kaybettiğimiz Nezir Büyükcengiz, CHP’nin 1. sırasında Atilla Kart ise 2. sırada idi… Büyükcengiz’in vefatının ardından gelen genel seçimde Baykal, Atilla Kart’ı 1., Rahmi Baştoklu’yu ise 2. sıraya yazmıştı…
Her zaman duyarım…
‘Nezir Büyükcengiz, Baykal’ın adamıydı’ derler…
Şimdilerde ise ‘Rahmi Baştoklu, Baykal’ın adamı’ diyorlar…
Bakarsınız gelecek seçimlerde Baykal, “Beğenmeyen partimden gitsin” dediği, kendisine muhalif zannettiği, oysa sadece kendisi gibi düşünmeyen partililerin üzerini çizer…
Rahmi Baştoklu’yu 1. sıradan aday gösterir ve “Partinin yönetim anlayışının değişmesi lazım” diyen bizim çalışkan CHP’li vekilimizin üzerini maalesef çizer…
Tabi bu sadece bir olasılık… Vaktin ne göstereceği bilinmez…
Fakat Atilla Kart gibi temsil ettiği kitlenin hakkını tavizsiz savunan kişilerin üzerinin çizilmesiyle CHP, kendini toplumdan daha fazla soyutlamış olur…
Benim bildiğim Baykal, muhalefet lideri olmaktan öteye gitmek istemediği gibi, partinin toplumdan daha fazla soyutlanmasına da karşı durmaz…
Bakarsınız o zaman…
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın önceki dönemde bir Konyalı vekile “14’ünüz bir Atilla Kart edemediniz” dediği söylenir ya…
Merkeze daha fazla yaklaşmak adına bizim Kart’a da yeni bir cephe açılır…
***
Bu arada Vakıflar Haftası dolayısıyla Atilla Bey, tarihi eserlerle ve Konya Lisesi ile ilgili şeylerden de bahsetti.
Ayrıca Selçuklu Belediye Başkanı Adem Esen de arayarak, Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek’in toplantısına niye katılamadığını anlattı. Bunlara da daha sonra değinelim…