Diyarbakır'da 15 Ekim'de okul bahçesinde indirilen Türk bayrağını önce öpüp ardından da göndere çeken çocuklarla ailesine, terör örgütü PKK'nın yaşamı adeta dar ettiği ortaya çıktı. Çocuklar o günden bu yana aldıkları tehditler nedeniyle okula gidemezken, anneleri de kimseyle görüşemez hatta evden çıkamaz oldu. Baba Mehmet Hanefi Rezbiç "Seni burada çalıştırırsak, bizi de tehdit ederler" denilerek işten çıkarıldı. "Çocuklarımızla gurur duyuyoruz. Bu bayrak hepimizin bayrağı, bu vatan hepimizin vatanı. Tek isteğimiz de terörün bitmesi ama bize yaşamı dar ettiler. Çocuklarımıza zarar vermelerinden korkuyoruz" diyen aileler, geçimlerini sağlayıp çocuklarının eğitimlerini devam ettirebilecekleri bir şehre nakledilmek istiyor.
ERDOĞAN DEVREYE GİRDİ
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, Cumhuriyet'in 92'nci yıldönümü nedeniyle Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde vatandaşlara verdiği 29 Ekim resepsiyonuna, 'bayrak çocuklar' Emirhan Rezbiç, Uğur Saraç, Mehmet Duruk ve aileleri damgasını vurdu. Edinilen bilgiye göre, aileler resepsiyonda Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yaşadıkları baskı ve tehditleri anlattı. Erdoğan, bu sorunla bizzat ilgileneceğini ve ailelere yardımcı olunacağını ifade etti. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşen Gürcan da önceki gün çocukları makamında kabul ederek, yaşadıkları sıkıntıların çözüme kavuşturulacağını söyledi. SABAH da 15 Ekim'de Diyarbakır'da, okul bahçesinde terör örgütü PKK yandaşlarının indirdiği Türk bayrağını önce öpüp ardından göndere çeken ve bir anda tüm Türkiye'nin yıldızı olan çocuklar, Emirhan Rezbiç ve Uğur Saraç'ın ailelerine ulaştı. Türkiye'nin gurur tablosu haline gelen çocukların aileleri, olayın yaşandığı günden bu yana terör örgütü PKK ve sempatizanları tarafından ölümle tehdit edildiklerini, çocukların okula gidemediğini, kendilerinin de evden çıkamadığını anlattı. Çocukların babaları Fikret Saraç ve Mehmet Hanefi Rezbiç, "Evlatlarımızla gurur duyuyoruz. Bu bayrak hepimizin bayrağı, bu vatan hepimizin vatanı. Tek isteğimiz barışın gelmesi, terörün son bulması. Ama bize hayatı dar ettiler, çocuklarımıza zarar gelmesinden korkuyoruz" diyerek, başka bir şehre nakledilmek istediklerini söyledi. İşte babaların anlattıkları:
'OKULU BAŞINIZA YIKARIZ'
FİKRET SARAÇ (UĞUR SARAÇ'IN BABASI): O günden beri çocuklarım da, eşim de devamlı tehdit altında. "Bir daha okula gelirlerse orayı başınıza yıkarız" dediler. Bayrağı yerden kaldıran çocuklarımıza "Sizin ne haddinizeydi bayrağı kaldırmak!" diye tehditler savurdular. En küçüğü 6 en büyüğü 14 yaşında 4 çocuğum var, hiçbiri de okula gidemiyor. Dostlarımız bizimle konuşmuyor. Kapı komşularımız bile tehdit edildiler. Eşim de dışarı adım atamaz oldu. Çocuklarımla gurur duyuyorum ama aileme zarar gelecek diye de korkuyorum. Barış, kardeşlik istiyoruz. Yeni bir hayat kurabileceğimiz, çocukların okula devam edebileceği başka bir şehre nakledilmek istiyoruz.
MEHMET HANEFİ REZBİÇ (EMİRHAN REZBİÇ'İN BABASI): 6 çocuğum da eşim de devamlı tehdit altında. Beni de 'daha fazla çalıştırırsak bizi de tehdit ederler" diyerek işten çıkardılar. Psikolojim alt üst oldu. Resepsiyona ben de gelecektim ama bu sefer eşim burada tek kalır, ona bir şey yaparlar diye korkumdan gelemedim. Bu bayrak, bu vatan hepimizin. Bu Kürt'ün de Türk'ün de Çerkez'in de bayrağı. Geri adım atmayız. Ama kendim değil evlatlarım için korkuyorum. Çocuklarımızı alır kaçırırlar diye korkuyorum. Ailemi alıp geçimimi sağlayabileceğim bir şehre nakledilmek istiyoruz. Lütfen bizi buradan çıkarın. Sabah