Bayram geçti ama…

Tüm Konya halkı bu bayramı büyük bir coşkuyla kutlamaya başlamıştı. Bayramın birinci gününde camiden çıkanlar, önce aile büyüklerinin yanına koştu. Bir bayramın gerekleri ne ise o yerine getirildi, küskünler barıştı, insanlar uzak yakın demeden bayramı sevdikleri ile geçirmek için uzun süren yolculuklar yaptı. Konya Valiliği ve diğer kuruluşlar tarafından Mevlana Kültür Merkezi’nde organize edilen bayramlaşma töreni ise, tüm kesimleri bir araya getirmesi bakımından fevkalade yerinde bir çalışmaydı. İlk günde tüm bu güzel şeyler yaşanırken, akşam saatlerinde başlayan yağmur ve ardından yağan kar, bayramın diğer günlerini adeta çekilmez hale getirdi. Gece boyu süren yoğun kar yağışı, yapraklarını henüz dökmemiş ve kışa hazır olmadığı anlaşılan ağaçlarda, özellikle geniş yapraklılarda ciddi zayiata neden oldu. Kırılan ağaç dalları da elektrik telleri ile temas edince, enerji hatları koptu ve Konya elektriksiz bir geceye başladı. Dün ve önceki günkü haberlere şöyle bir göz attım. Neredeyse bütün yerel gazeteler, bayramda yaşanan sıkıntıları manşetlerine taşımışlar, köşe yazarları ilk günün konusunu elektrik kesintilerine ve tedbirsizliğe ayırmışlar. Bazı haberlerde de MEDAŞ yetkililerinin ivedilikle görevlerinden alınması isteniyor. Her şeyden önce bazı konular ön plana çıkarılmalıdır ki, halkın sıkıntıya düşmesi engellensin. Ne yazık ki biz, bazı sorunları yaşamadan önce önlem alma konusundaki ihmalimizi yıllardır devam ettiriyoruz. Bu; sadece devleti yönetenler, resmi kurum amirleri ve yerel yöneticilere mahsus bir eksiklik değil, topyekûn hepimizin eksikliğidir. Bırakın çevremizi önce kendimize bir bakalım. Mesela acaba arabamızda, bizi yolda perişan etmemesi için gerekli malzemeleri bulunduruyor muyuz? Allah korusun, ama olası bir trafik kazasında gerekli ilk yardım malzemesi aracımızda var mıdır? Bu tip soruları daha fazla detaylandırmak, çoğaltmak mümkündür.Toplum olarak önlem alma ya da meydana gelebilecek sorunlara önceden hazırlıklı olma kültürüne sahip değiliz. Bu alışkanlıklarımızdan bir türlü kurtulamadığımızdan dolayı sıkıntılar çekiyoruz. Meydana gelmesi muhtemel olaylara karşı hazırlık senaryoları düzenlemediğimiz için, her hangi bir durumda bocalıyoruz. Bayramda meydana gelen sıkıntılar da daha önceden hazırlık yapılmadığı için karşımıza çıkmıştır. Bu sorunlara henüz kışa hazırlanamayan ağaçların durumu da büyük katkılar sağlamıştır. Zira geniş yapraklı çınar ağaçları, yapraklarını dökmediğinden, gece boyunca yağan sulu kar kütlesine daha fazla dayanamayarak kırılmıştır. Kırılan dallar, elektrik telleri ile temas ederek, hatların kopmasına böylelikle zincirleme sorunlara neden olmuştur. Ancak burada elektrik arızasının bildirilmesi için özel hat olarak ayrılmış olan 186 numaralı telefonlar, maalesef iflas etmiştir. Elbette MEDAŞ’ın bu denli geniş bir alana yayılan elektrik hatları hasarına, aynı anda müdahale edebilmesi mümkün değildir. Ancak arıza telefonlarına mutlaka cevap verilmesi sağlanmalı idi. MEDAŞ yetkililerinin görevden alınması için herkes yorum yapıyor. Biz de bir yorum yapalım; MEDAŞ yetkilileri niye görevden alınacakmış? Bu memlekette eğer her sorun için, o kurumun başındaki bürokratı alırsanız, gün gelir çalışacak adam bulamazsınız. Esas yapılması gereken; görev mantığında köklü değişim yapmaktır. Bu ülkede insanlar, mesai bitsin evime gideyim mantığından kurtulmadıkça, maaşım az ben bu kadar maaşa bu kadar iş yaparım dedikçe, değil MEDAŞ’ın Genel Müdürü’nü, Konya’daki tüm bürokratları görevden alsanız sorunlarınız çözülmez. Siz yaşanan felaketlerden ders almaz, bir sonraki sıkıntıya şimdiden hazırlık yapmazsanız, sistemde herhangi bir iyileşme sağlayamazsınız. Konya’da geçtiğimiz hafta yaşanan sıkıntı gerçekten insanları bezdirmiştir. Bu konu ile ilgili herkes üzerine düşen görevi yapmalıdır. Kamuoyu yapılan hazırlıkların takipçisi olmalıdır. Eğer bunca olayın ardından gelecekte yaşanabilecek sorunlarla baş edebilecek hazırlıklar yapılmaz ise, işte o zaman sorumlular hakkında gereği ne ise o yapılmalıdır. Eleştirmek her zaman kolaydır. Eleştirmek bazen bir ödevdir. Ancak eleştirilen konulara ilişkin alternatifleri ortaya koymak, hayatı kolaylaştırmanın anahtarı olmaktadır. İşin en zor kısmı işte budur. Sonuç olarak, Konya’da geçtiğimiz hafta yaşanan sorunlardan büyük dersler çıkarmalı, olası sıkıntılara karşı şimdiden hazırlık planları yapılmalıdır.