Akhisar maçı, Konyaspor için sıçrama maçıydı. Başakşehir, Alanya ve Beşiktaş maçlarında alınan puanların ardından takımın üst gruba adım atması için bu maçtan üç puan ya da en kötü bir puan alması çok önemliydi.
Mehmet Özdilek savunmaya katkı sağlaması için Amir ile maça başladı ama savunmadaki bireysel hataların devam ettiğini unuttu sanırım. Bu takım bu saatten sonra gol yeme sorununu çözemez. Bu yüzden bireysel hatalardan gelen golleri telafi etmenin yolu yediğinden fazla gol atmak. Özellikle Ali Turan ve Moke’nin Akhisar’ın attığı golde olduğu gibi çok yediler ve daha da yemeye devam edecekler. İkisi de saatli bomba gibi. Sahanın her yerinde gereksiz faul yapma, adam kaçırma, pozisyon okuyamama konusunda uzmanlaşmışlar.
Diğer yandan Miloşeviç haftalardır kötü ama her hafta sahada. Takım sonuç alınca resmen görmezden gelindi. Neyse ki ikinci yarı çabuk uyandı. Maça başlaması gereken doğru kadroyu, Fofana ve Volkan’ı alarak buldu.
Takım ileri çıkmaya çalışırken yine saçma sapan hatalar zinciri ikinci golü getirdi. Eto’nun garip pasından dönen top iki pasta Seleznov’a gelirken Ömer Ali’nin kademesine girmesi gereken Ali Çamdalı, Seleznov’u resmen izledi. Bir de golden sonra el kol hareketi yapıp suçu üzerinden atmaya çalıştı.
Off, of!
2-0’dan sonra takım resmen bitti. Direnç sıfıra indi. Ne hücum ne savunma yapabildi. Benim çıkarımım şu: Konyaspor takım oyunu oynamıyor ve geriye düştüğünde oyuncular disiplini tamamen unutuyor. O yüzden mutlaka öncelikle öne geçmesi gerekiyor. Mehmet Özdilek umarım bu sorunu görür. Deplasmanda da olsa golü önce bulacak oyuncu ve taktikle sahaya çıkılmalı.
Kimse bu saatten sonra bedavadan maç vermiyor.
Konyaspor için tabi ki iç saha daha önemli ama deplasmandan puan gelmediği zaman bu ligin dibinden nasıl çıkılacak? Hem de rakibin olan takımlara 6 puanlık maçları kaybetmemek çok önemliyken...
Yazık oldu ama daha çok yol var. Ders alıp devam etmek gerek.