Belçika'da başlayan bisiklet turuna Konya arası! Türk misafirperverliği onları da şaşırttı

Belçika’dan çıktıkları Avrupa ve Asya turunda Konya Beyşehir'de mola veren teknisyen Gaspard Touwaide ile Fransızca Öğretmeni Fanny Moreau Türkiye'deki doğal güzellikler ve misafirperlik karşısında hayranlığını belirtti

Bisiklet tutkunu Belçikalı çift, beş yılda biriktirdikleri parayla binlerce kilometre pedal çevirerek ulaştıkları Türkiye’de Konya’nın Beyşehir ilçesinde mola verdi. "Türkiye’de her gün birileri bizi durdurup ‘gelin, bizimle çay için’ diyor. Avrupa’da biz bu kadar misafirperver değiliz. Belçika’ya geri döndüğümüzde biz de bunun aynısını yapacağız. Herkesi evimizde memnuniyetle misafir edeceğiz" diyen çift Türk misafirperverliğinden övgüyle bahsetti.

"Gürcistan'a hatta Kazakistan'a kadar gitmek istiyoruz"

Teknisyen olan 30 yaşındaki Gaspard Touwaide ile 29 yaşındaki Fransızca Öğretmeni Fanny Moreau, birlikte Avrupa ve Asya turuna çıkmaya karar verdikten sonra yaklaşık 5 ay önce yaşadıkları Belçika’dan Türkiye’ye doğru pedal çevirmeye başladı. Belçika, Fransa, İtalya, Slovenya, Hırvatistan, Arnavutluk ve Yunanistan’dan sonra yaklaşık 6 bin kilometre boyunca pedal çevirerek Türkiye’ye giriş yaptıklarını vurgulayan çift, bir sonraki duraklarının ise Gürcistan olabileceğini belirterek, “Buna henüz karar vermedik. Ama hedefimiz Kırgızistan’a kadar ilerlemek. Bu da demek oluyor ki daha İran’ı, Türkmenistan’ı, Tacikistan’ı geçmemiz gerek. Belki Ermenistan ve Gürcistan’dan da geçebiliriz. Kış aylarındayız. Bu, tamamen hava koşullarına bağlı” diye konuştu.

"Türkiye’deki insanlar çok misafirperver"
Bisiklet tutkunu Gaspard Touwaide, yaşadıkları ülkede yaklaşık 5 yıl önce çalışma hayatına başladıklarını söyledi. Bisiklet turunu gerçekleştirebilmek için bu yıl çalışmaya sadece bir yıllığına ara verme kararı aldıklarını söyleyen Touwaide, şöyle konuştu: “Bizim için önemli olan şey keşfetmek ve yeni insanlarla tanışarak kolayca iletişim kurmaktır. Bisikletle seyahat ederken çay içmek için bile durabiliyoruz. Burada, Türkiye’de her gün birileri bizi durdurup ‘gelin, bizimle çay için’ diyor. Böyle teklifleri kabul ediyoruz. Ayrıca, bisikletle seyahat etmek oldukça ucuz. Seyahat ederken sadece yeme içmeye para harcadık. Çoğunlukla çadırlarla uyuyoruz, otellere gitmiyoruz. Bu yüzden seyahat etmenin en ucuz yolu da bu. Bir yıllık bu tur için 5 yıl boyunca para biriktirdik. Tur esnasında günde 80 kilometre pedal çevirme hedefimizi tamamlamak istiyoruz. Ama kimi zaman bu hedefe ulaşmadan ara veriyoruz. Çünkü yolda başka insanlarla tanışıyoruz, kitap okuyor ya da çay içiyoruz. Çoğunlukla çadırda uyuyoruz ama şimdi havalar da soğuduğu için bazen köylerde ‘çadırımızı koyabileceğimiz sıcak bir yer var mı’ diye soruyoruz. Bazen bizi eve davet ediyorlar ve bu gerçekten çok hoş bir durum. Yolculuk bize bunu öğretti. Türkiye’deki insanlar çok misafirperver. Batı Avrupa’da biz bu kadar misafirperver değiliz. Yani orada bir köyde bizim yaptığımız gibi soru sorsanız, insanların sizi davet edeceğini sanmıyorum ama Türkiye’de bu çok yaygın. Belçika’ya geri döndüğümüzde biz de bunun aynısını yapacağız. Herkesi evimizde memnuniyetle misafir edeceğiz. Beyşehir’den dağlardan ve dağlardan aşağı giden yollardan çok hoşlandık. Gölden ve karlı dağdan dolayı bu oldukça güzeldi. Şehir de çok güzel görünüyor. Bu yüzden burada ara verdik ve bir gün daha kalmaya karar verdik. Burada dinleneceğiz. Türkiye’nin bu bölgesi gerçekten güzel.”

"Koronavirüs varken, bisikletle seyahat etmek bize esneklik tanıyor"
Turu bisikletleriyle yapmayı tercih etmelerinin koronavirüs salgınından kaynaklandığını da vurgulayan Fanny Moreau, “Seyahatimizi bisikletlerle yapmayı seçtik. Çünkü koronavirüs varken bisikletle seyahat etmek bize esneklik tanıyor. Böylece açık ya da kapalı sınırlara göre uyum sağlayabiliyoruz. Ayrıca bisikletle iki turistik nokta arasındaki her şeyi keşfedebiliyoruz. Hırvatistan’daki yolculuğumuz sırasında bisikletten düşerek kalçamı kırdım. Bu yüzden 6 hafta bisiklet süremedik. Bu bize şartlara göre planda değişiklikler yapmayı öğretti. Temmuz ayının başında seyahat etmeye başlamıştık. 5 aydır yollardayız.

Günde 80 kilometre pedal çevirdik.

Bu, eğime ve yolların kalitesine göre değişiklik gösterdi. İki haftada bir dinlenmek için seyahatimize ara verdik. Keşfettiğimiz diğer bir ilginç şey de diğer bisikletçilerin de bizim bir dostumuz olduğu idi. Yolda denk geldiğimizde onlarla selamlaştık ve beraber sürdük. Beraber çadırlar kurduk, kahve içtik. Yolda başka bir bisikletçiyle karşılaşırsan o senin dostun demektir. Seneye temmuz sonu, ağustos başında Belçika’ya geri dönmüş olmayı planlıyoruz. Son rotamızın Kırgızistan olacağını düşünüyoruz ama emin değiliz. Duruma ve sınırlara göre değişecek. Bisikletlerimizin bize yol göstermesine izin vereceğiz. Ayrıca, şimdiye dek Türkiye’yi çok sevdik. Sanırım burası rotamızdaki en çok şey keşfettiğimiz ülkelerden birisi" diye konuştu.

Beyşehir Kültür ve Turizm Derneği Başkanı Mustafa Büyükkafalı da Beyşehir’de Belçikalı çifti misafir ettiklerinden dolayı yaşadığı mutluluğu ifade ederken, onlara yöreyi en iyi şekilde tanıtmak için rehberlik de ettiklerini kaydetti.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.