Bir Dosta Mektup

yazar-75

Sevgili Kazım Kardeşim

Aramızdan ayrılalı kaç yıl oldu bilmiyorum. Bildiğim tek şey özlemin her gün biraz daha artarak doluyor yüreğime.

Hatırlarsın annenin ölümüne oturup beraber ağlamıştık, beraber ağıt yakmıştık. Gözlerine her baktığımda yüreğim acırdı, bakamazdım, perişan halini görmeyi yüreğim kaldırmazdı.

Saklanıp bir yerlere gizli gizli senin yerine ağladığım, dua ettiğim çok olmuştu. Hiç bir şey yapamanın çaresizliğiyle yanardı yüreğim.

Seninle biz aynı köyde evlerimiz yan yana, iki kardeş gibi, iki candan arkadaş olarak büyüdük, aynı acıları, aynı sevinçleri paylaştık. Senin sevdalı kara gözlerinde yaylalar çiçeğe dururdu. Tomurcuk tomurcuk sevinçler fışkırırdı sesine türkü söylerken dağlarda.

Çocuktuk biz seninle aynı yıl, aynı gün doğmuştuk sanki. Beraber büyümüştük. Sonra yollarımız ayrılmıştı sen İstanbula ben Hollandaya gelip yerleşmiştim ilk zamanlar hemen her yıl buluşurduk.

Ne zaman seninle buluşsak hep eski günleri yad ederdik eski sevdalarımızdan konuşurduk. Hatırlar mısın? Sevgili kardeşim gezdiğimiz dağlarda, yaylalarda, pınar başlarına hep desen oyup, şiir ve adlarımızı yazardık düz kayalara, gelen geçen okusun, dostluğumuzu kardeşliğimizi hatırlasın diye.
Bir gün kısmet olurda yolum düşerse o dağlara sarp kayalara, pınar başlarına dertleşeceğim ikimiz için. İkimiz için gülüp ağlayacağım…

Şimdi seni her ne zaman ansısam gözlerimden bir yaş pınarı durmadan yüreğime doğru akar. Gözlerden uzak, eşsiz güzelliklere sahip, huzur dolu bir yeri hatırlatıyorsun bana. Ne zaman çocukluğuma dönsem, seni anımsıyorum.Gülüşlerin aklıma geliyor. Hepsinin güzelliğini göklerin mavisinde arıyorum.

Yürekleri susuz kalmış ihtiyarlara berrak bir su gibi ak ak akardın. Yardıma ihtiyacı olan herkese koşardın. Yemezdin yedirirdin, içmezdin içirirdin. Bir kuşun kanadı kırılsa acırdın.

Birbirimize kırılıp darıldığımızı hiç hatırlamıyorum. Şimdi ise senin gidişinle yıkıldım ve hiç bir şey yapamanın çaresizliğiyle kalakaldım ardından öylece.

İşte yüreğim kanayarak ve donarak bakışlarım senin ardından çaresizliğimle kaldım. Ölüm haberin gelip genzime takıldı, yutkunmaya çalıştım ama boğazıma takılı kaldı. Nefesim daraldı soluksuz kaldım bir an.

Çektiğin onca acılara, çilelere, yoksulluklara rağmen hayat senin hızını kesememiş o bitip tükenmeyen enerjinle karşı koymuş ve içindeki insani duygularını, yaşama aşkını söndürememişti. Hayatın bütün yoksulluklarını acılarını çektin. Eline bir sürü imkan geçmişken elinin tersiyle geriye ittin hepsini. Gönül insanıydın, sevgi insanıydın Allah sanki dünyanın bütün merhametini sana bağışlamıştı, bir kuşun bile kanadı kırılsa için yanardı yardımına koşardın. Dürüsttün, merttin paranın değil, dürüstlüğün, doğruluğun, onurun, dostluğun, mertliğin adamıydın. İnsan sevgisinin, dostluğun ve arkadaşlığın en büyük örneğiydin benim için.

 Zorunlu olmadıkça ayrılmazdık birbirimizden. Ve her defasında sevginin, dostluğun, vefanın kapılarını aralardık aramızda. Bir çok insan kıskanırdı dostluğumuzu, kardeşliğimizi.
Tam da seni Hollanda’ya getirmenin hazırlıklarını yapıyordum ki, hastalık haberin geldi. Türkiye’ye döndüm ama yataktan çıkamıyordun ve de seni yanıma alıp uzun uzun birlikte dolaşmak, konuşmak nasip olmadı. Hastalığının tehşisi yapıldığı gün talihsizliğe bak ki küçük kızında hemşirelik diplomasını almış ve bakımını üstlenmişti. Tekrar Hollanda’ya döndüğümde ise ardımda ölüm haberin geldi. Şüphesiz senin gidişin benim dünyamın yıkılışına da sebep oldu. Acımın sınırı yok.
Seni çok özledim. Çok uzaklarda olduğunu biliyorum. Boynuma kardeşçe sarılışını her an hissediyorum ama biliyorum ki ruhun ve kalbin hayatımdan hiç gitmeyecek, seni ve dostluğunu asla ve asla unutmayacağım.. Dostluğunla içimi ısıttığın en umutsuz anlarımda bana umut verdiğin için; bana çıkarsız, yalansız gerçek sevgiyi ve dostluğun duygusunu tattırdığın ve keşfettirdiğin için, hayatıma kattığın tüm güzellikler için çok teşekkür ediyorum.
Şimdi biraz kırgınım sana ne vardı ki böyle erken erken gidecek, hani söz vermiştin o dağlara beraber gidecektik. Erken gittin kardeşim erken…

Madem öyle, güle güle kardeşim güle güle, hatıranı en değerli yerde taşıyacağım, yüreğimde.

Rahmetin kaynağından sana rahmet diliyor, sevenlerine, eşine, çocuklarına ve kardeşlerine sabr-ı niyaz diliyorum. Ruhun şad mekanın cennet olsun sevgili güzel kardeşim Kazım Gül…

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.