Geçen yıl bu zamanlar 2004 geride kalıyor, yeni bir yıla başlıyoruz demiştik. Ve aşağıda bahsedeceğimiz konuları sizlerle paylaşmıştık.
Derken 2005 yılına, taze çiçeği burnunda bir yıla iyi dilek ve temennilerle girmiştik.
2005 yılı rüzgar gibi geldi geçti ve aynı şeyleri tekrar ediyoruz.
Yeni bir yıla girerken güzel dileklerle başlamak istiyoruz, ama ne var ki Konya’nın yıllardır süregelen dert ve problemlerine geçen yıl değindiğimiz gibi bu yıl da değinmeden geçemeyiz.
Bu bir toplumsal sorundur ve her zeminde, her platformda, her fırsat doğduğunda yenilenmesi, hatırlatılması, gündemde tutulması gereken bir konudur.
Biz olaya bu bakış açısıyla bakmamız hasebiyle, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da yazımızı yeniliyoruz.
Yeni yılda, bu projelerin üzerine daha etkin ve radikal adımlarla gidilerek çözümü noktasında etkin bir yol çizilmesi gerekiyor. Bu siyasetçisiyle, yerel idarecileriyle, mülki amirleriyle, sivil toplum örgütleriyle, basınıyla hepimize düşen önemli bir ödev.
Konya Ovası’na hayat verecek olan Mavi Tünel Projesi,
Alt yapısı hazır olan teknik üniversite,
Uluslararası sivil havaalanı,
Başlanılacak olan hızlı tren projesinin takibi,
Konya’yı limana bağlayacak olan demiryolu,
Yıllardır sürüncemede olan Beyhekim Sağlık Kompleksi belli başlı önemli projeler. Bu konuda geçmiş yıllara göre daha hummalı bir çalışma performansı gösterilirse geçen yıl listede olup da bu yıl olmayan projeler gibi bunlardan bir kaçı da liste dışında kalır.
Konya yıllardır kamu yatırımlarından hak ettiği payı alamaz. Hani sayarız ya, toprak üstünlüğü açısından ülkenin birincisiyiz, nüfus yoğunluğu itibariyle dördüncüsüyüz diye. Vergimizi veririz, devlete batak kredi oluşturmayız, ama nedense hak ettiğimiz payı alamayız. Geçtiğimiz yıllara baktığımızda kamu yatırımlarından 2003 yılında 155.449 bin YTL, 2004 yılında 113.351 bin YTL ve 2005 yılında ise, 287.265 bin YTL olarak istifade etmişiz. Yeterli mi? Konya’nın Türkiye’nin en büyük yerleşim birimlerinden biri olduğunu insan, ekonomi, turizm ve şehirleşme potansiyelini dikkate aldığımızda cevabınız yetmez olacak. Onun için 2006’da bu payın artması gerekmektedir bu noktada da siyasilerimize büyük görevler düşmektedir.
Bunun yanı sıra Konya’da olup da, bir çok şehirde ve ülkede olmayan ve bu şehre üstünlük katan kültürel, tarihsel, manevi zenginliklerini dünyaya tanıtarak turizm noktasında çok iyi bir yerde olmamızın zamanı geç kalmış bir mevzu. Konya’nın tanıtımının dünya çapında yapılarak yılın on iki ayında inanç ve kültür turizmini geliştirerek şehrin ekonomisine katkı sağlanılmalıdır.
Tarım ve tarıma dayalı sanayisi ile otomotiv sanayinde oldukça önemli bir yere gelen Konya sanayisinden artık markalar çıkarabilmeliyiz. Markalarıyla markalaşan şehirlerin diğer şehirlere nazaran üstünlüklerini gıptayla izlemek yerine Konya’yı örnek model bir şehir haline getirmeliyiz.
Nitelikli iş gücünün artırmak için mesleki kurslara ve seminerlere ağırlık verilmeli ve işverenlerimizde nitelikli elemana hak ettiği sosyal imkan v maaşı sunmalıdır. Para kazanan insanların para harcayacağı unutulmamalıdır. Bu bağlamda meseleye baktığımızda ise nitelikli eleman sıkıntısı çekmeyen, personeline cimri olmayan işletmelerin olduğu yerleşim yerlerinde ticarette gelişmektedir.
Gelelim kendimize. Ben hep şikayetçi oldum ya yine yeniliyorum. Yerel basın hepinize lazım. Güçlü bir yerel basın sizin sesinizin güçlü çıkması demektir. Yaptırım gücünüz ve kuvvetinizin simgesidir. Basını lüzumsuz görmek yerine basını bir ihtiyaç gibi görmeniz siyasette, ticarette, tarımda, turizm de, eğitimde, sağlıkta velhasılı hayatın her alanında sizi etkili kılacaktır. Bir paket sigaranın 3 lira olduğu bir memlekette 25 kuruşa gazete alınmaması ekonomiyle filan bağdaşlaştırılacak bir konu değil. Okuma alışkanlığımız ülke genelinde yok ama okumayan toplumlar boş toplumlardır bu da unutulmamalıdır.
Yeni bir yıla girerken dünyada öncelikle huzur ve sükun diliyoruz. Yüce Allah insanlığı doğal afetlerden muhafaza eylesin. Yeni yıl ülkemize hayırlı uğurlu olsun. İnsanımız ağlamasın, düşünceli, gamlı, kederli olmasın. Evler sıcak, çocuklar mutlu, babaların işi gücü yerinde olsun. Terör son bulsun. Analar, babalar, eşler ve çocuklar ağlamasın, boyunları bükülmesin. Türk milleti adına ve şanına yakışır bir şekilde dünya durdukça özgür ve bağımsız kalsın. Gönderlerimizden bayrağımız, semalarımızdan ezanlarımız inmesin.
Sağlıkla kalın…