Birand, bir 'Candaş Medya'yım demedi

Mehmet Ali Birand, bağımsız gazetecilikten dem vururken CHP'yi tuttu. Birand, Baykal için 1 yıl sonraki dönüş senaryosunu yazdı

Kanal D Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Ali Birand, CHP'nin başına geçen Kılıçdaroğlu ile ilgili, "İlk defa burada bir değişimin ümidi doğdu, bu bile insanlara ümit verdi. Başarılı olup olmayacağını sonra göreceğiz. Eğer Türkiye'nin yüzde 47'si AK Parti'ye oy verdiyse yüzde 53'ü bir yerlere oy vermek isteyen, dolaşan bir grup vardı. Ben de onlardan biriyim, kime oy vereceğim? Şimdi biri çıktı, 'ben şimdi bir denerim' durumu çıktı. (CHP Genel Başkanı Kemal) Kılıçdaroğlu bunu değerlendirirse, başarılı olabilir'' dedi.

Birand, Kılıçdaroğlu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olduğu zaman canlı yayında "inşaallah kazanacağız" şeklinde bir gafa da imza atmıştı.

Basın İlan Kurumu'nca Darıca ilçesindeki Bayramoğlu Tatil Köyü'nde düzenlenen 1. Yerel Basın Tecrübe Paylaşım Semineri'nde konuşan Birand, yeni bir dönemde olduklarını ifade etti.

-SORULAR-

"KILIÇDAROĞLU'NA OY VERECEĞİM" DEDİ

Soruları da yanıtlayan Birand, şöyle konuştu:

''Buraya gelmeden önce Başbakanı dinliyordum haberlerde. Diyor ki 'manşetle çıkanlar manşetle inerler. Rüzgarla gidenler rüzgar durunca düşerler'. Doğru. Bu iş gazete işi ve gaz işi değil. İlk defa burada bir değişimin ümidi doğdu, bu bile insanlara ümit verdi. Başarılı olup olmayacağını sonra göreceğiz. Eğer Türkiye'nin yüzde 47'si AK Parti'ye oy verdiyse yüzde 53'ü bir yerlere oy vermek isteyen, dolaşan bir grup vardı. Ben de onlardan biriyim, kime oy vereceğim? Şimdi biri çıktı, 'ben şimdi bir denerim' durumu çıktı. (CHP Genel Başkanı Kemal) Kılıçdaroğlu bunu değerlendirirse, başarılı olabilir''

Birand, Kılıçdaroğlu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olduğu zaman canlı yayında "inşaallah kazanacağız" şeklinde bir gafa da imza atmıştı.

BAYKAL'A RÖPORTAJ

''Deniz Baykal ile ilk röportajı siz yaptınız, bunun perde arkası neydi?'' diye sorulması üzerine Birand, ''Orada şimdi cehennemin üç atlısı yarıştı, Uğur Dündar, Ali Kırca ve ben. Bunun kremasını bir kişi yiyecekti. Sonunda manevralar yapıldı, yapıldı. Uğur Dündar canlı yayına atladı. Ali ile biz bant yaptık ama bu Deniz Baykal ile görüşerek oldu. Diğerlerinin akıl etmediği bir şey oldu. Kılıçdaroğlu'na dedim ki, bir gün önce, 'Bakın Deniz Baykal ile söyleşimi getireceğim, makamınıza oturacağız beraber izleyeceğiz, onun söylediklerini yorumlayacağız. İşte orada malı götürdük.

Şimdi bunu siz anlarsınız. Bunu evde karıma anlattığımda, ''E ne olmuş' diyor, heyecanını anlayamaz'' diye yanıtladı.

Birand, konuşmasına şöyle devam etti:

BAYKAL NASIL DÖNER?

''Baykal nasıl döner biliyor musunuz? Kılıçdaroğlu önümüzdeki dönemde yüzüne gözüne bulaştırırsa, 2011'de parti birbirine girerse o zaman, 'kimse yok, Baykal gelsin' denebilir.

(Baykal) Çok akıllıca bir şey yapıyor, havlu atmıyor, partimle birlikteyim, komployla mücadele edeceğim diyor. Ondan sonra bekleyecek.

Ben kendimi muhabir hissediyorum, daima muhabir oldum. Ben Zonguldak'ta o asansörün inişini görmesem. Hiç kimse bana git demiyor, ama ben tatmin oluyorum, öğreniyorum.

Ben yorumumu yaptığım zaman daha doğruya yakın olacağımı biliyorum. O yüzden Washington'a, Atina'ya gidiyorum, bakıyorum arkadaşlar yerinden kıpırdamıyorlar. İyi ışık, güzel makyaj ve ekranın güzeli önemli benim için, makyaj önemli değil.''

"BAŞBAKAN VE CUMHURBAŞKANI İLE MESAFEM VAR"

Birand, diğer sorulara da şu yanıtları verdi:

''Sizin bir sorununuz var, benim Başbakan Cumhurbaşkanı ile mesafem var. Sizin ise öyle değil, sizi etkileyebilme şansı var. Katiyen laubali olmayın, belediye başkanı ve vali ile. Hoşunuza gider, yapmayın. Sakın dertleşmeyin, onların mahremiyetine girmeye kalkmayın. Küçük dedikodu yapmayın, aranıza mesafe koyun. Onlar peşinizden koşar, aksi halde sizi kullanmak isterler. İyilik istemeyin, istediniz mi bitti.

"BAŞBAKAN GRUBUMA KIZIYOR BEN DE SORMUYORUM"

Son dönemde olmaya başladı, çünkü Doğan Grubuna çok kızıyor Başbakan. Çok kızdığı için sormam gereken bazı soruları açıkça söyleyeyim, sormuyorum.

Başbakan hariç kendi açımdan söyleyeyim, hiç umurumda değil. Hiç kimseyi korumam, istek de gelmez.

"TRT GENEL MÜDÜRÜNE ACIYORUM"

Halk bu dizilere merak saldığı sürece diziler devam edecek. Eskiden yarışmalar vardı, geçti. Bu da geçici dönem, geçecektir. Haber programları, haber programlarında olacak. Keşke bu işi TRT yapsa, ama zor. TRT'yi bir dolaştım, TRT üzerinde öyle bir iktidar baskısı var ki, inanamazsınız. Kim iktidar olursa TRT'yi babasının malı gibi görür. TRT Genel Müdürü'ne çok acıyorum ben.

"TEKERLEĞİ BEN KEŞFETMEDİM"

Kendisinin 1985 öncesinde yabancı TV kanallarını izlediğini söyleyen Birand, şöyle dedi:

''Gavur televizyonlarını izleyip 'habercilik buymuş' diyerek öğrendim, tekerleği ben keşfetmedim, 32. Günü ben keşfetmedim. Vardı onu getirdim. Ne yapın yapın, verdiğiniz haberin üzerinde bir bulut dolaştırtmayın. Bunu sürekli olarak yapabildiğiniz vakit, kapışılırsınız.

Hala ne yazık ki yerel gazeteler ayaklarının üstünde duramıyorlar. Oysa 70 milyonluk bir ülkede 3 milyon tirajla 70 milyon beslenir mi? Mutlaka yerel gazetelerin güçlenmesi ayaklarının üstüne kalkması lazım, başka yolu yok.''

"GAZETELER BİTTİ ARTIK İNTERNET VAR"

Yerel TV ve gazete artık bitti, internet var. Gazeteyi bırakın, internette gazete çıkarın. Yerel gazete zaten sana üç kuruş para veriyor, internette sen doğru dürüst haber yaparsan, birleşin birkaç arkadaş. İnternete bakın, kağıt bitti. Gittikçe eriyor. Paranızı oradan kazanmaya bakın. İnternet maliyeti düşük. Türkiye'de en hızla yayılan internet.

Basın kartlarına eskiden yüzde 50 indirimdi, ne gerek var? Devletin büyük gazetelere desteğini doğru bulmuyorum. Sen devletten rüşvet aldığın sürece gazetecilik yapamazsın."

Medya Haberleri

Yapay zeka ile Müslüm Gürses albümü
Hataylı Minik Yetenek Ahmet Kazar, Haluk Levent ile Aynı Sahneyi Paylaşmak İstiyor
Okan Yalabık’ın Gençlik Hali Görenleri Şaşırttı!
Ankaralı Turgut’tan kötü haber geldi
Akasya Durağı’nın Dilek'i yıllar sonra ortaya çıktı