Son yazımızda şehre yatırımcının gelebilmesi için belediyenin taşın altına elini koyması gerekliliğine değinerek belediyenin bu konuda etkin, gerçekçi bir strateji belirlemesinin gerekliliğinden bahsetmiştik.Ve bunun belediyelerin asli görevi olduğunu da 5393 sayılı yasada geçen şekliyle sizlerle paylaşmıştık. İlgili yasada kent ekonomisi ve ticaretini geliştirici çalışmalar yapmak belediyelerin asli görevleri arasında sayılmıştır.Ve aynı kanunda yatırımları teşvik için arsa tahsisi ve alt yapının yapılması yönünde belediyelere yetki verilmiştir. Dolayısıyla belediyeler fiziki imkanların kalkınmaya yöneltilmesinde etkin bir rol oynamasına olanak sağlanmıştır.Bundan sonrasında bu yönde realist çalışmaları başlatmak yani taşın altına el koymak geliyor. Geçtiğimiz hafta sonu MÜSİADın rutin hale gelen Cuma toplantılarından biri daha yapıldı. Toplantının konuğu KTO Başkanı Hüseyin Üzülmezdi. Üzülmez bu doğrultuda bir konuşma yaparak bakın şunları söyledi: Konyada yeterince bir sermaye birikimi mevcut değil. Yabancı sermayeyi Konyaya çekmek zorundayız. Aksi takdirde, Türkiyede ki büyümenin gerisinde kalacağız.Aynı toplantıda MÜSİAD Konya Şube Başkanı Selçuk Öztürk de konuşmasında bu yönde mesajlar verdi. Konya için Konyalı İş Adamları, Oda başkanları, Belediye Başkanları, Vali ve bütün sorumluların bir araya gelerek acilen 56 büyük yatırımı Konyaya getirmeleri gerektiğinin altını çizen Öztürk, Konya şu anda B liginde, yani 2. Ligde. Bunlar yapılamazsa, C ligine düşecektir. Artık, herkes üzerine düşeni yapmalıdır. Biz yöneticiler, ümitsizliğe düştüğümüz an, koltuğumuzu terk etmeliyiz. Bu diyardan gitmek yok, bu deveyi güdeceğiz şeklinde konuştu. Aynı paraleldeki konuşmaları KSO Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil de sıklıkla telaffuz ediyor.Teşvik yasası kapsamına alınmayan Konyanın etrafı teşvikli illerle kuşatıldı. O dönemlerde Konya milletvekilleri Konya süper ligde, biz bununla övünüyoruz şeklinde açıklamalar yaparak 57 dolarla zengin sayılan Konyanın ileride yatırımcı alamayarak düşeceği sıkıntılardan en az şekilde etkilenmek için demagojik söylemlerle kendilerini soyutlamaya çalıştılar. Gelinen nokta gözümüzün önünde. Konyaya yatırımcı gelmediği gibi Konyadan yatırımcı gitti.Ve işin en garip tarafı ise dün süper ligde olduğundan övünülen Konya için bugün reel sektörün en etkin derneklerinden biri olan MÜSİAD Başkanı altı çizilmesi gereken açıklamayı yapıyor: Konya B liginde, yani ikinci ligde. Adım atılmazsa yerimiz C ligi, yani üçüncü lig.Geçtiğimiz günlerde Berlin Belediye Başkanı İstanbulda ünlü bir otelde işadamları ile toplantı yaptı. Berlin, şu bildiğiniz Berlin, Almanyadaki. Almanya nere? Berlin nere? Adam kalkmış, danışmanlarıyla gelmiş, ülke genelinde bir çok iş adamını davet etmiş. Bu toplantıya Konyadan katılan iş adamlarımız da oldu. Toplantı konusu yatırım. Berlin Belediye Başkanı Türk işadamlarına şöyle diyor: Sizin ülkenizde vergi çok, enerji pahalı, yatırımcıya teşvikte yok! Gelin yatırımlarınızı Berline kaydırın sizi alt yapısı tamamlanmış yer tahsis edelim, size devletin sunmuş olduğu düşük faizli kredi imkanlarından kullandıralım, vergi teşviklerinden yararlanın, devletin desteklemelerinden istifade edin ve global pazarda rekabet gücünüz artsın.Buyrun Adam kalksın kaç kilometrelik yoldan gelsin, yatırımcı arasın. Biz de yurt genelinde iş yapan Konyalılara sahip çıkmayalım, elimizdekinin kaçmasını vah vahlarla izleyelim ve daha acısı yatırımcıları Konyaya nasıl getiririzin hesabını yapmayalım. Sonra da bu konuda bir şey yapmış gibi laf açıldı mı Yahu Antep bizi geçti, Kayseri bizi geçti, Denizli bile geçmek üzere diye hayıflanalım.Bir gün bazı şeyler için çok geç kaldığımızı düşünüp başımızı saptırmalara vurmadan, gelin bu kentin güçlenmesinin ekonomiye bağlı olduğuna inanıp, Hacivat Karagöz oynatmaktan vazgeçip radikal bir şeyler yapalım.