Son haftalarda yazılarıma artan ilgi elbette beni de çok sevindiriyor. Okurlarımın beni desteklemesi kadar eleştirmesinin de çok önemli olduğunu biliyorum. Bu bilinç içinde Ereğli’yi yazmak elbette benim sorumluluğuma dahil, ama ara sıra nefes almak bizim de hakkımız değil mi? Sürekli kavga içindeymiş gibi yazılar yazmak bizi de yoruyor. Zamanı gelince elbette sorularınıza cevap vereceğim. Okurlarım, benden olmamış meyve istiyor.
Her şeyi de bizden beklemek yerine okurlar da vatandaşlık haklarını kullanarak bazı bilgileri gerekli makamlardan isteyebilirler. www.memleket.com.tr sitesine gelen soruların bir kısmının cevaplarını vermek istiyorum.
Öncelikle daha önce benim de köşeme taşıdığım ve akıbeti hakkında sık sık soruların geldiği “Çanakkale gezisinde içki içen öğretmen”in durumu hakkında bir şeyler yazayım.
Ereğli İlçe Milli Eğitim Müdürü Recep Ataç, bununla ilgili iki adet şikâyet dilekçesi olduğunu, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bunu ilettiklerini, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün de iki müfettiş göndererek konuyu araştırdığını ifade etti. Yani konu İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nde, İl Milli Eğitim Müdürlüğü gereken incelemeleri yapıp sonuçlandıracaktır.
Bir diğer iddia ise Kız Meslek Lisesi’ndeki onarım ihalesi ile ilgili. Bu konuda Yatırımlar Daire Başkanlığı ihale yetkisini okul müdürüne vermiş. Doğalgaz dönüşüm ihalesi okul müdürü ile alakalıymış. Aynı durum Endüstri Meslek Lisesi’nde de varmış. Yorum ekleyerek soran okurlarım bazı konuların cevabına kendileri de çok rahat ulaşabilirler. Bir diğer okurum soruyor; “Milli Eğitim Müdürlüğü, öğrenci taşıma ihalesini kendi sitesindeki ihale haberlerinde verirken, neden inşaat ile bina onarım ihalelerini ve sonuçlarını vermiyor? Bilen var mı?” diye… Bizde bilene sorduk. İşte cevabı
Belli bir bedele kadar olan onarım ihalelerinin sitede yer almamasının nedeni doğrudan temin yolu ile karşılanmasından dolayıymış. Bunu, soruyu soranın daha iyi anlayacağını umuyorum. Son olarak Vakıfbank’tan öğretmenlerin maaşları karşılığı alınan para miktarını ne kadar olduğu, akıbetinin ne olduğu soruluyor. Bu konuyu daha önce de yazdık. Her okul müdürünün konudan haberdar olduğu bize söylenmişti. Bu sorunun cevabını okul müdürlerinden öğrenebilirsiniz. Tüm öğretmenleri adına onlarla konuşulmuş.
Ereğli Milli Eğitim Müdürlüğü ayrıca bir açıklama yaparsa bunu da sizlerle paylaşırım.
***
Ereğli sokaklarının Lübnan sokaklarından farkı kalmadı diyen okurum, “Belediyeden iş mi aldın?” diye de soruyor. Bu okurum demek ki sadece köşe yazılarımı takip ediyor. Elbette güzel işler yapıldığı ve yapılmaya çalışıldığında başkanımıza destek vereceğiz. Bu demek değil ki, köstebek yuvasına dönmüş Ereğli yollarını yazmayalım. Olumsuzlukları görmeyelim. Halktan bu anlamda aldığımız tepkileri gazetemize taşıyınca hemen birileri tarafından belediyeye karşı bir savaş açtık gibi algılanıyor. Belediye Başkanını sırtından vurmaya çalışan Brütüsleri dışarıda değil içerde aramak lazım. Ereğli’deki harabeye dönmüş yolların durumunu, kullanılamaz hale gelmiş parkların halini birileri çıkıp başkana anlatmıyorsa, Ereğli Devlet Hastanesi yolunda kurutulan 150’ye yakın ağacın hesabı sorulmuyorsa biz bunu yazarız. Ereğli’de her şey güllük gülistanlıkmış gibi gösterilmesi doğru değil. Ereğli Belediyesi’nde sadece Başkan Ahmet Özdoğan mı sokağa inecek ve sokakların durumunu görecek? Yoksa bu işin sorumluları mı? Sorunların çözümünü bulmak belediyenin işi, şehrin göbeğinde tozdan esnaflar işyerlerinin kapılarını açamaz hale gelmiş. Yaz bitiyor, o tozların kalktığı yollar yarın çamur deryası olacak, tozdan yakınan halk bu sefer de çamurdan yakınacak. Büyük hizmetler yapacağım diye vatandaşı çileden çıkarmak yanlış bir davranış, vatandaş küserse ne yapsanız barışamazsınız vatandaşla.