Transfer sezonuna bomba gibi başlayan bir Konyaspor.. Hazırlık dönemini çok iyi geçiren bir Konyaspor.. Zor bir kura çektiği düşünülen ancak hem oynadığı futbolla hem de aldığı skorlarla Bate Borisov’u toplamda 5-0 lık skorla geçerek Uefa Konferans Ligi’nde de ses getiren ve sükse yapan bir Konyaspor.. Sahi ya ! Kimin aklına gelirdi 38.000 nüfuslu bir ülkenin bir takımı gelip sahanda sana 4 gol atıp seni Konferans Ligi elemelerinde saf dışı edecek.. Ama futbol bu işte. Belki de futbolun güzelliği bu. Ancak Konyaspor için hiç de güzel bir şey olmadığı gibi Konyasporlu taraftarların hayallerini yıkan, şehrin tüm enerjisini alan, belki de toparlanması çok zor olan bir olay oldu bu bizim için..
Bu cümleleri yazarken duygularım biraz ön planda olabilir. Ancak her şeyin duygusal bir tarafı olduğu gibi mantıklı bir tarafı da vardır. Ve Konyaspor aslında mantığın devreye girdiği bir yerde çok büyük bir hata yaptı. Daha doğrusu Konyaspor Yönetimi.. Transfer dönemine iyi oyuncular alarak başlayan Konyaspor geçen sezon kiralık olarak kadrosuna kattığı Ahmed Hassan’ı yeniden kiralamadı. Ancak çok büyük bir şeyi unuttu. Onun yerini doldurmayı.. Aradan hazırlık maçları geçmesine rağmen, iki eleme maçı ve bir lig maçı geçmesine rağmen hala kadrosunu forvet transferi ile güçlendirmeyen Konyaspor Yönetimi bunun bedelini Avrupa’dan elenerek ödedi. Aslında bunun bedelini 1 sezon Avrupa’ya gidebilme hayalleri kuran ancak çok erken havlu atarak o büyük hayalleri yerle yeksan olan Konyaspor Taraftarı ödedi. Belki de şu an Konyaspor taraftarlarının evde, işte, sosyal hayatında ve hayatının her anında huzuru kaçmış durumda. Peki bizim bir maç ile bu duruma gelmemizin tek sebebi bu mu? Elbette hayır..
Rakibimizi küçümsememiz, rakibe aslında taktik olarak çok da iyi çalışmamamız, futbolcuların iyi motive olamamaması, bazı futbolcuların beden olarak Konyaspor’da olup ruhen başka yerlerde olması, İlhan hocanın bu tura kesin gözüyle bakması.. Bunlar ufak da olsa birer etken ancak bir etken daha var.. SAHA ZEMİNİ!
Biz o kadar hayal kurmuşken, saha zemini bozulmasın diye 100. Yıl Etkinliklerinde Konyaspor Taraftarına dürbünlerle konser izletmişken, sanatçıların ayağını bir kere bile çime bastırmamış iken, sen gel en önemli maçımız öncesinde ligin en iyi pas yapan takımının sahasının zeminini PATATES TARLASINA ÇEVİR.. Bu mudur ? Bu kadar mı sizin Konyaspor’a bağlılığınız. Kim bu sorumlular? Takipsizliğinizin nedeni nedir? Neden bir sezonun emekleri böyle bir sorumsuzluk ile çöpe atabiliyor? NEDEN KONYASPOR TARAFTARLARI’NIN HAYALLERİ ÇÖPE ATILIYOR!
Neyse.. Galiba aklın yetmediği yerde, aklın durduğu yerde duygular devreye giriyor. Galiba bizim aklımız biraz kıt. Bizim aklımız sadece kendimize yetiyor. Zira bu kadar Konyaspor Taraftarı’nın haftalardır bas bas bağırdığı forvet transferi, önemsediği konular, yaşadığı duygusal anlar bazıları için sadece bir sözden ibaret. O da bir kulaktan girip diğer kulaktan çıkan cinsten..
Sonuç olarak BU HİKAYEDE YANAN KONYASPOR OLDU!
Peki bu maçın yaralarını, bu saha zemininin yaralarını, bu kadar taraftarın yaralarını sarabilecek misiniz? Bu gerçekten çok zor olacak. Biz Konyasporluyuz. Biz doğuştan Konyasporluyuz. Biz elbette vazgeçmeyeceğiz. Sonuna kadar da destekleyeceğiz. Bu takım kaldırımda oynasa yine destekleyeceğiz. Bu takımı ayağa da kaldıracağız. Ancak yönetime de düşen bazı işler var ve bu işler bu kulübün kaderini direkt olarak etkiliyor. Galiba bu sezon bizim için gerçekten çok zor olacak. İnşallah olmasın. İnşallah yine bu sezonun sonunda yine bir Avrupa Macerası için kolları sıvamış oluruz. Ancak bunun için de şehirde bu saatten sonra seferberlik ilan edilmesi lazım..