Geçenlerde sosyal medyada bir şiire rastladım. Türkçe’nin yeryüzü serüvenini anlatan bir şiirdi. muhteşem bir musiki tınısına da sahip küçük bir Afganistan Türkü kız bu güzel şiiri okuyordu. Bu haftaki köşemi bu güzel, anlamlı şiire bırakmak istiyorum. Türkçenin coşkun ırmaklarında seyahate var mısınız?
“Bu Kimin Dili”
Bu benim dilim Türk,
Özbekçesi, Turanlar Dili
Dağları eğirip, Erkin (hür) yaşayan büranlar dili,
Bu benim dilim, benim hüccetim şeref kaynağım
Babürler dili, şairler dili, divanlar dili,
Kutadgu Bilig’i yaratan
Yusuf Has Hacipler gibi
Lugat-ı Türk sahibi Mahmut Kaşarı ve Şahanlar dili,
Ey ulus bu dile hürmet gösterin
Niye ki çünkü bu dil,
Sümerler dili, Kuşenler dili,
Bize şan veren, bize can veren, bize iftihar…
Nevai’nin sözünü güzelleştiren, insanlar dili,
Yeryüzündeki her temeddüne (medeniyete) kalkınma veren
Bu, hem şarkı dili, hem garp dili, İranlar dili ,
Bize kan veren, bize naan( ekmek) veren bize varlık şu
Tomris kadın kağan dili,
Harezm dili, devirler dili
Gazneli Mahmud, kılmadı hizmet,
Bizler için bu şahname ibret
Bu Adem dili, bu Atan dili, sevgilim dili,
Behişten çıkıp, yerleşip kalan, gilmanlar dili,
Bu kimin dili? Bu benim dilim, çok eskilerden kalan tarihin dili,
Bu dili bilenler görkemli yaşar, meddahlık kılmaz
Eşiklerden yürüyen ( gelen) ,
Bu dil aslında Hakanlar dili,
İddia etmeyin! Benim sözümü düşmanlık kılmayın (yapmayın)
Bu dil siyasette kökten bay (zengin), Osmanlılar dili ,
Kaçarlar dili, Tatarlar dili, Semarkant dili,
Timuçin dili, Hunlar dili, Türkanlar dili,
Hüdanın lütfu, Süleyman dili,
Tiyanşan ( Tanrı dağları) dili,
Baysınkar dili, Baykara dili, Atilla dili,
Seyhunlar dili, Ceyhunlar dili,
Gevherşad Begüm’e anacanımız diyenler dili,
Atatürk dili, Cihangir dili, Bahadır dili,
Ulus gamını Nadire (Şair) ile birlikte dert edenler dili,
Timur’un mirasın büyüten Şahruh (Mirza Han) insaniyeti zirveye çıkaran,
Buhara’yı cennet kılanlar dili,
Sakalar dili, Selçuklular dili, Baturlar dili,
Beyazıt Yıdırım’ı gezdiren ormanlar dili,
Yafes evladı Türkten öğrendiğimiz, özümüz dili,
Ebu Reyhan ve İbn-i Sina dek Mihribanlar dili,
Yesügey dili, Çağatay dili, Tarhanlar dili,
Elle ziynet yaparak, divanden geçsek, Cavanlar dili,
Yefteliler, Uvesyi ana, hem de yüzlerce ulu bu yolda can verip gelen dânâlar (ermişler) dili,
Bu Altay dili, Uraz dili, bu Aral dili,
Cennet yeryüzünde “Semarkant” diyen gilmanlar dili…