Memleket Gazetesi’nde yazarlık serüvenim, çıktığı günle birlikte başladı. 15 yıldır aralıksız köşe yazarlığım devam ediyor. Önce söz vardı, yani vefa dedik ve devam ediyoruz. Okuyucularımızdan takdir almamız bizim için teşvik edici. Biz de hiç olmazsa haftada bir gün tebliğ amaçlı makale yazıyoruz. Tek gayemiz, Yüce Allah’ın rızası.
Konya’da çıkan ve yerel ölçekte basınımızın medâr-ı iftihârı olan gazetelerimizden birisi: Memleket Gazetesi.. Elbette Memleket’le kardeş ve yoldaş başka basın organlarımız da var. Nitelikli Okura üst başlığını taşıyan Memleket Gazetesi, mahalli planda geniş haberlere yer vermekle birlikte ülke gündemiyle ilgili okuyucularını bilgilendirmektedir. Adeta Konya’mızın atan nabzı gibidir. İsterse okurlar, Memleket ölçeğinde internet gazeteciliğiyle de dünyaya ulaşırlar.
Memleket Gazetesi, ilkeli ve inanç değerlerimize bağlı bir gazete. Biz de zaten onun için 15 yıldır yazıyoruz. Bizim kırmızıçizgimiz, ilkeli yayın yapmasıdır. Onun takipçileri de bunu bilir. İnsan, akıllı ve duyarlı bir varlıktır. Bu sebeple çevresinde olup bitenlere karşı kayıtsız kalamaz. Elbette bizler bir Müslüman olarak, yaşadığımız şehir başta olmak üzere ülkemiz ve küresel ölçekte bütün bir dünyada olup bitenlere karşı kayıtsız olamayız. Bu manada kayıtsızlık ve duyarsızlık yok oluş sürecine girmek manasına gelir. İslam ümmeti bir asırdır böyle bir gafleti yaşıyor, maalesef.
İslam, salt inancı sloganlaştıran bir din değil, hayat nizamıdır. İslam, teslim ve Yüce Allah’ın emirlerine boyun eğmektir. Burada değerli olan, hem söz ve hem de amelle bu işi gerçekleştirmektir. Doğru haber de bunlardan birisidir. Yüce Allah insana, doğru haber vermesini ve doğru haber edinmesini bir içgüdü olarak lütfetmiş; yalan haber vermeyi ve yalan beyanda bulunmayı da yasaklamıştır. Yalan beyan; ister sözlü, isterse yazılı yapılsın dinimizde günahtır, haramdır. Yalan haber, halkın doğru haber alma hakkının bir ihlalidir. Toplum vicdanında nefret edilir. Bizler “güvenilir” bir peygamberin ümmetiyiz. Her yerde ve her zaman, sözün en doğrusunu söylemekle yükümlüyüz.
Genel manada basın, doğrudan haber alma ve haber verme özgürlüğüyle ilgilidir. Çünkü basın, halkın gören gözü, duyan kulağı ve konuşan dili olmalıdır. Çok şükür Memleket Gazetesi de çıktığı günden bu yana, bu işlevi bihakkın sürdürmektedir. Yaptığı doğru haberlerle ses getirmekte, halk adına takip görevini yürütmektedir. Gazetecilik bir yönüyle aşırı dikkat ve titizlik isteyen bir meslektir. Bazen yapılan yanlış bir haber, telafisi zor sonuçlar doğurmaktadır. Onun için basın yasasına ve dini değerlere bağlı bir gazeteci nedâmet duyacağı haber, resim, makale gibi enstrümanlardan uzak durmalı. Her konuda mevsûk olmaya azami gayret göstermelidir. Daima, doğrunun yanında, yanlışın karşısında, ülke insanımızın barış, kardeşlik, birlik ve refah alanında gelişme göstermesine destek vermelidir.
Hâsıl-ı kelam, Memleket Gazetesi hem habercilik yapıyor ve hem de bu toprakların din, ilim, irfan, kültür, folklor, sanat, edebiyat ve medeniyet hayatına hizmet ediyor. Haberlerin yanında çok güzel köşe yazıları da çıkıyor. Yetkililerimizden isteğimiz, köşe yazarlarımızın aktüel değeri kaybolmayan yazılarından güldesteler çıkarmalarıdır. Ben tekrar, hizmet yılında 15. Yaşına ayak basmak suretiyle olgunluk çağına adım atan Memleket Gazetemizi ve tüm çalışanlarını yürekten kutluyor, Yüce Allah’tan başarı, uzun ömür ve hayırlı hizmetler niyaz ediyorum.
Unutmayalım, bu Memleket bizim.