Öyle bir taraftar düşünün ki; şartlar uygun olduğu sürece takımının her maçına geliyor. Öyle bir taraftar düşünün ki; sezon boyunca çok şeyler beklediği takımı, kötü oynamasına, dışardan eli boş dönmesine ve düşme tehlikesi yaşamasına rağmen sabırla destek veriyor. Bırakın bunları. Hepsi gerçek taraftarın yapması gereken şeyler bunlar. Öyle bir taraftar düşünün, şehrin ortasında, yeşil beyaz dışında renklerden yapılmış büfeleri görünce çılgına dönüyor. Bu taraftarı, gözünün önünde şehirle hiç ilgisi olmayan bir takımın taraftarının galibiyet sevinci kahrediyor. “Bırak bunları kardeşim. Onlar küçük ve fanatik bir grup” diyebilirsiz. Haklı da olabilirsiniz. Ancak Malatyaspor maçında tribünleri dolduran 10 binden fazla insana ne diyeceksiniz?
Ne yapıyor bu insanlar? Öncelikle ligde 42 puan toplayan takımlarının rahat bir maç çıkarıp, UEFA hedefinden uzaklaşsa da, rakibini yenmesini istiyor. Bundan daha doğal ne olabilir, anlamıyorum. Bu insanlar Türkiye liglerinde yaşanan kötü örnekleri unutarak maça geliyor. Maç sonrası müthiş bir üzüntü yüzlerinde. Hepsi, rakip kim olursa olsun galibiyet istiyor. Ya da gol atmak için, galibiyet alınması için gönül verdiği takımın futbolcularının çaba sarf etmesini istiyor. Bundan daha doğal ne olabilir?
Bu maçı kimse isteyerek kaybetmedi. Kimse isteyerek kaybedemez. Futbolcusu, teknik direktörü, yöneticisi, hiç biri böyle bir şerefsizliği yapacak cesareti gösteremez. Konyaspor bugüne kadar hiçbir şekilde, böyle bir olayın içinde olmadı. Malatya maçında da olmadı. Bundan sonra da olamaz. Sorun asıl burada başlıyor. Aykut Kocaman’ın “karakterli” dediği ancak daha sonra karakter testi yaptığı futbolcuları, farklı nedenlerle bu maça motive olamadılar. Ankaragücü maçı öncesi teknik heyet ve yönetim bu futbolculara hedef gösteremedi. Hedef, iyi futbol ya da iyi mücadele bile olabilirdi. Ama bu yapılmadı. Ve 42 puan toplayan futbolculara hakları olan maç başı ödemelerini yapmadılar. Motive olamayan futbolcular kaleciye gereğinden fazla pas verip, kazanmak için hiçbir şey yapmayan Malatyaspor’a karşı varlık gösteremeyince, tepkiye herkes katlanır. Aykut Kocaman’ın da planlarını bozacak hiçbir şey yoktur. Çünkü sürekli, planlarını gazeteciler gibi günü birlik yapmadığını vurguluyor. Uzun vadeli planları taraftarın haklı tepkisi etkilemez.
Şimdi Konyaspor’un başarılı yönetimi üzerine düşeni yapacak. 1,2 trilyon vergi ödendiği için futbolcuların 11 maç başı alacakları verilmemiş. Ama her fırsatta “kulübün hiçbir maddi sıkıntısı yok” deniyormuş. Takdiri, hangi şartta olursa olsun takımından galibiyet bekleyen gerçek taraftara bırakıyorum.