ERZURUM (AA) - Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, "Bu topraklar şehit kanlarıyla sulandı. Bu milleti doyursun diye, bu millete vatan olsun diye sulanmış. Bu topraklar çarçur edilsin diye bize bırakılmamış" dedi.
Bakan Çelik, Atatürk Üniversitesi (AÜ) Nene Hatun Kültür Merkezindeki Katılım Öncesi Yardım Aracı Kırsal Kalkınma (IPARD) Programı kapsamındaki yatırımların ele alındığı toplantıda yaptığı konuşmada, dünyada küreselleşmenin yerine kutuplaşmanın öne çıktığını söyledi.
Orta Doğu'nun yeniden dizayn edilmeye çalışıldığı, masa başı oyunların tekrar gündeme geldiği bir sürecin yaşandığını anlatan Çelik, milli birlik ve bütünlüğe önemli saldırıların yapılmaya başlandığı bir süreç olduğunu ifade etti.
Türkiye'nin zor bir coğrafyada bulunduğuna işaret eden Çelik, "Yaşadığımız coğrafya, kolay bir coğrafya değil. Peygamberlerin ekseriyetinin bu coğrafyaya gelmesinin bir sebebi olsa gerek. Bize ülke olarak kala kala 780 bin kilometrekarelik bir yerimiz kalmış. 22 milyon kilometrekareden geldiğimiz nokta bu. Milli sınırlarımızın üç tarafı denizlerle, dört tarafı da sıkıntılı, problemli düşmanlıklarla çevrili olduğunun bilinciyle hareket etmemiz gerekiyor." diye konuştu.
Çelik, bu coğrafyada üst akıl ile üstün akıl mücadelesinin yüzyıllardır devam ettiğini belirterek, Sultan Alparslan'ın Malazgirt'e girmesi, Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u fethetmesi, Mustafa Kemal Atatürk'ün Çanakkale'yi geçilmez kılmasında da üst akılla üstün akıl mücadelesinin hep yaşandığını ama üstün aklın galip geldiğini anlattı.
15 Temmuz'da da üst akıl planlayıcılarının devreye girdiğini vurgulayan Çelik, şöyle devam etti:
"Türkiye bölünecek parçalanacak diye hesap yaptılar. Şimdi de Recep Tayyip Erdoğan'ı karşılarında buldular ve geçemediler. Dün Haçlılarla gelenler, bugün bölücülerle... Dün Haçlılarla gelenler, bugün FETÖ'cülerle... Yarın kim bilir hangi hainler yine bizim karşımıza çıkacak ve bu milletin zamanını israf etmeye çalışacak. Bunlara karşı müteyakkız olmamız gerekiyor. Önümüzde 16 Nisan süreci var ve bir dönüm noktası. Erzurumlu ne yapacağını bilir diye düşünüyorum. Geçmişte düşmana karşı nasıl bir duruş sergilemişse Kurtuluş Savaşı'nın temelleri nasıl burada atıldıysa 15 Temmuz'da nasıl bir duruş sergilemişse Erzurumlu yol gösterir. Art niyetli unsurlara karşı hep bu sağlam duruşumuzu sergiledik. Çünkü hayat bir ezanla başlıyor, bir selayla bitiyor. Biz buna iman etmiş bir milletiz. Bu konuda kimseden korkumuz olmadı. Bu iman ile yürüyüşümüzü sürdüreceğiz."
Çelik, Türkiye'nin 78,5 milyon hektar alanda kurulduğunu söyleyerek, bunun 24 milyon hektarının tarıma elverişli olduğunu söyledi.
- "300 ovayı tarımsal sit alanı ilan edeceğiz"
Tarım arazilerinin küçüldüğünü ifade eden Çelik, şu ifadeleri kullandı:
"Nereye giderseniz 'şu mera arazisini bir verseniz', 'şurasını yapılaştırsak', 'şuraya bir TOKİ yapsak' diye tarım arazileri de git gide küçülüyor. Tarım arazileri küçülünce soframızdaki yerli yiyecekler de azalıyor. İthal edeceğimiz yiyecekler sofrada yer almaya başlıyor. İlk baktığımız konuların başında toprak geldi. 141 ovayı tarımsal sit alanı ilan ettik. Bakanlar Kurulu imzasına açılan yeni ovalar var. İlk etapta 300 ovayı tarımsal sit alanı ilan edeceğiz. Erzurum ve Pasinler ovası koruma altına alındı, buralara bir çivi bile çakılamayacak."
Bakan Çelik, Anadolu topraklarının şehit kanıyla sulandığına işaret ederek, "Bu topraklar şehit kanlarıyla sulandı. Bu milleti doyursun diye, bu millete vatan olsun diye sulanmış. Bu topraklar çarçur edilsin diye bize bırakılmamış. Madem böyle önemli bir bakanlık koltuğuna ben oturtuldum, o halde bu milletin neslinin, geleceğinin iaşesinin temini noktasında gereken tedbirleri almamız gerekiyor. Aksi takdirde gelecek nesiller bu gidişle toprağı saksıda görürler. Allah korusun dünya insanlarının böyle bir tehditle karşı karşıya olduğunu bilmemiz gerekiyor." dedi.
Toprağın boş bırakılmaması gerektiğini ifade eden Çelik, devlet arazilerinin de düşük bir kirayla vatandaşa verileceğini, yasal düzenlemeyle bütün arazilerin ekileceğini vurguladı.
Çelik, toprağın kalitesini kaybetmeye başladığını belirterek, toprak cinayetine son verileceğini ifade etti.
- "Dünyanın 8 zengininin serveti ile 3,5 milyar insanın serveti eşit"
"Çiftçinin emeği olmazsa sofranın ekmeği olmaz" anlayışıyla çiftçilerin de desteklendiğini kaydeden Çelik, şöyle devam etti:
"Tarımın ilk insandan bugüne modası geçmeyen bir noktada olduğunu unutmayalım. Dünyada 7 milyar insan var. 800 milyon insan aç. 1 milyar insan yoksul. 7 milyarın 2 milyarı çok ciddi problemlerle karşı karşıya. 600 milyon insan da obez, aşırı kilolu. 39 ülkede çok ciddi gıda sorunu var. 80 ülkede suya ulaşma sorunu var. Bir tarafta da 1,3 milyar ton gıda israfı var. Dünyada üretilen bütün gıdaların yüzde 76'lık kısmını dünya nüfusunun yüzde 20'si yiyor. Dünyanın 8 zengininin serveti ile 3,5 milyar insanın serveti eşit. Bu dünyada nasıl huzur olsun. 2050'de dünya nüfusu 10 milyar olacak. Eğer bugünkü üretimimizi yüzde 60 arttıramazsak, 10 milyar insanın yarısından fazlası aç ve yoksul hale gelecek. Önümüzdeki savaşlar, su savaşları, gıdaya erişim savaşları olacak."
Türkiye nüfusunun bir yılda 1 milyon 74 bin artarak 80 milyona ulaştığını hatırlatan Çelik, üretimin de artması gerektiğini vurguladı.
Bakanlığının her zaman çiftçinin yanında olduğunu belirten Çelik, "Toprak genişlemediğine göre topraktan aldığımız verimi arttırmamız gerekiyor ki herhangi bir gıda açığı ile karşı karşıya kalmayalım." dedi.
- "Bu kadar teşvik karşısında insanın tarım ve hayvancılıkla uğraşası geliyor"
Tarımsal teşviklerden bahsederken konuşmasına esprili şekilde devam eden Çelik'in, "Bu kadar teşvik karşısında insanın tarım ve hayvancılıkla uğraşası geliyor" demesi salondakilerden alkış aldı.
Çelik, tarım ve hayvansal teşviklerle tersine göçün başladığını dile getirerek, "Ey Erzurumlu kardeşim asgari ücretle Bursa'da İstanbul'da çalışma, gel sana burada her türlü imkanı sağlayacağız. Gel, doğduğun yerde doy." diye çağrı yaptı.
IPARD'ın Erzurum'a 40 milyon liralık hibe desteği sağladığını belirten Çelik, "Yatırımcılar da 40 milyon lira sağlamışlar. Böylece 80 milyon liralık yatırım olmuş. Bin 411 kişiye ekmek kapısı açılmış. Göç veren iller üzerinde çalışılmalı. 'Neden göç veriyor' diye bakmalıyız ve göçü engelleyecek desteği vermeliyiz. 42 ilde bin 400 kişiye destek sağlandı. Genç çiftçilerimizi desteklemeye devam edeceğiz. 2016 yılında 127 aileye 762 büyükbaş , 67 aileye 2 bin 640 küçükbaş hayvan hibe edildi. Bu topraklarda nifak tohumlarının değil kardeşlik tohumlarının yeşermesini diliyorum." ifadelerini kullandı.
Çelik, 24 Şubat Cuma günü hububat ve 31 bin liralık mazot desteğinin dağıtılacağını hatırlattı.
Konuşmaların ardından IPARD programı kapsamında Genç Çiftçi Programı Hibe Desteği Çek Dağıtım Töreni düzenlendi. Törende, hibeden yararlanan genç çiftçilere Çelik ve protokoldekilerce çekler dağıtıldı.
Çek alanlar arasında 15 Temmuz'da Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Ankara Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığına yapılan saldırıda şehit olan polis memuru Yakup Sürücü'nün babası İbrahim Sürücü de 831 bin 546 lira yatırım tutarı olan "38 başlık süt üretim tesisi projesi" ile 540 bin 505 lira hibe aldı.
Çek dağıtım töreninden sonra Sektörel Ortak Akıl Toplantısı basına kapalı yapıldı.
AA