''Bugün karşılaştığımız tehdit terörizmdir"

Türkiye'nin Ottawa Büyükelçisi Ünal:- "Terör örgütlerinin kontrol tesis ettikleri alanlarda devletmiş gibi hareket etmeleri artık hafife alınamaz"- "Bugün itibarıyla Zeytin Dalı Harekatı kapsamında bağımsız kaynaklar tarafından doğrulanan tek bir sivil ka

OTTAWA (AA) - Türkiye'nin Ottawa Büyükelçisi Selçuk Ünal, Kanada'da yayımlanan bir dergideki makalesinde, ''Terör örgütlerinin kontrol tesis ettikleri alanlarda devletmiş gibi hareket etmeleri artık hafife alınamaz.'' ifadelerini kullandı.

Büyükelçi Ünal, Ottawa Life Magazine isimli dergideki "Günümüzün En Büyük İnsani Kriziyle Kim Uğraşıyor?" başlıklı makalesinde, Türkiye'nin 3,5 milyon çaresiz insana ev sahipliği yapmak suretiyle Suriye ve Irak'taki insani krize verilen insani tepkinin tam da merkezinde yer aldığını ifade etti.

İnsanlığın 2. Dünya Savaşı'ndan bu yana karşılaştığı en büyük mülteci krizinde Türkiye'nin, uluslararası camiadan yardım almadan bugüne kadar 30 milyar ABD dolarından fazla harcama yaptığına işaret eden Ünal, şunları kaydetti:

''Bugün karşılaştığımız tehdit ise terörizmdir. Türkiye, DEAŞ'a Karşı Uluslararası Koalisyon'un kuruluşundan beri koalisyonda merkezi bir rol oynamıştır. Türkiye; DEAŞ'ı 2005'te birçok müttefikimizden önce terör örgütü ilan etmiş, 60 bin şüpheli yabancının Türkiye'ye girmesini engellemiş, bu gibi yaklaşık 10 bin şahsı sınır dışı etmiş, binden fazla teröristi yargının önüne çıkarmıştır. 2016'da düzenlenen Fırat Kalkanı Harekatı ile 2 bin kilometrekareden geniş bir alan ve 250'den fazla köy DEAŞ'tan temizlenmiş böylece 120 bin Suriyeli evlerine dönmüştü. Yerlerinden Edilmiş Kişilerin dönüşü ile bu bölgedeki Suriyelilerin sayısı 720 bini aşmıştır.''

- "Bir terör örgütüyle mücadele için bir başka terör örgütü kullanılmamalıdır"

Türkiye'nin, birçok kez müttefiklerini YPG'nin Suriye'deki terörist faaliyetleri hakkında uyardığını hatırlatan Büyükelçi Ünal, şunları vurguladı:

''Bazı NATO müttefiklerimizin meşru güvenlik kaygılarımızı dinlemekten ziyade, YPG'yi DEAŞ'a karşı kullandığını gördük. 30 bin kişilik bir 'sınır ordusu' tesis edilmiş, DEAŞ yenilmeden önce tankı ve uçağı yokken bile YPG'ye 4 bin konteyner dolusu sofistike antitank ve uçak savar silahları verilmiştir. Bir terör örgütüyle mücadele için bir başka terör örgütü kullanılmamalıdır. Bu gerçeklik kasım 2017'de YPG'nin Rakka kuşatması sırasında DEAŞ'a güvenli kaçış koridorları sağladığını teyit eden BBC yayınlarıyla da görülmüştür.''

Türkiye'nin bugün de YPG/PKK ve DEAŞ'a karşı Zeytin Dalı Harekatı'nı icra ettiğini kaydeden Ünal, makalesinde şu görüşlere yer verdi:

''PKK, AB, ABD ve Kanada'da terör örgütü listesindedir. YPG, PKK'nın parçası olduğunu kabul ve ilan etmiştir. 2017 senesinde YPG tarafından kontrol edilmekte olan Afrin'den Türkiye'ye düzenlenen 700'ün üzerindeki terör eyleminde 316 sivil Türk vatandaşı hayatını kaybetmiştir. Bugünse Türkiye, 'sivillerin yaşadığı barışçı bir alandaki Kürtlere saldırmakla' suçlanmaktadır. Harekatta ele geçirilen silahlar ise farklı bir resmi ortaya koymaktadır. Suriye ve Iraklı Kürtler dahil 3,5 milyon sivile kol kanat geren bir ülkenin bir sabah uyanıp 'Kürtlere saldırdığını' iddia etmek mevcut durumu yanlış takdim etmektir.''

- "Tek bir sivil kaybı yoktur"

Makalesinde Türkiye'nin halen 300 binden fazla Suriyeli Kürt'e barınak, yiyecek giyecek sağladığını vurgulayan Ünal, şunları kaydetti:

''Acaba bunun nedeni YPG'nin bölgedeki bu Suriyeli Kürtleri yaşadıkları yerlerden sürüp atması olabilir mi? Ya da sebep, Uluslararası Af Örgütü ve İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün raporlarında yer verildiği gibi, YPG'nin bölgedeki diğer halklara etnik temizlik yapması mıdır? Bugün itibarıyla Zeytin Dalı Harekatı kapsamında bağımsız kaynaklar tarafından doğrulanan tek bir sivil kayıp dahi bulunmamaktadır. YPG/PKK taraftarlarınca sosyal medyada aksi yönde paylaşılan fotoğrafların, geçmişte başka olaylarda, başka yerlerde, farklı tarihlerde çekildiği ve yayınlandığı kanıtlanmıştır ancak YPG/PKK'lı teröristlerin sivil elbiselerle meskun mahallerden Türkiye'ye saldırılar düzenlediği kolayca görülebilmektedir. BM'nin de açıkladığı gibi, YPG harekat alanından ayrılmak isteyen sivilleri de engellemektedir.''

- "Terör örgütlerinin devletmiş gibi davranmaları hafife alınamaz"

Büyükelçisi Ünal, makalesini şöyle tamamladı:

''Kaos yaratma koşulları ve terör örgütlerinin kontrol tesis ettikleri alanlarda devletmiş gibi hareket etmeleri artık hafife alınamaz. Terörist örgütler kendi özgürlükleri için, istikrarsız ülkelerde kalmış çaresiz insanlara hükmetmeye çalışmaktadır. Dünyanın en büyük insani krizindeki zorluklarla yüzleşmek kolay bir iş değildir. Batı dünyasındaki bizler yük paylaşımı için daha fazla çaba harcamalıyız. Kanada dışında pek çok ülke maalesef sığınmacılara kapılarını kapatmaktadır. Böyle bir ortamda Kanada'nın bu küresel zorluğa karşı durmasını ve Suriyeli sığınmacılara kapılarını açtığını görmek ümit vericidir.''

AA

Gündem Haberleri

Bakanlık ifşa etti: Kıyma yerine sakatat vermişler
Ahşap yapılara yönelik yeni düzenleme 2025’te yürürlüğe giriyor
DSÖ'den Suriye'ye 50 ton tıbbi malzeme: İstanbul üzerinden gönderilecek
Afyon'da köy yolları için yoğun mücadele
Asgari Ücret Tespit Komisyonu kararı Resmi Gazete’de