ANKARA (AA) - CÜNEYT ATEŞ - Bulut bilişim yatırımları ve kullanım alanları büyük hızla artarken, Türkiye'nin "bulut bilişim trenini" kaçırmaması için hem genişbant internet yatırımlarını artırması hem de mevzuatını düzenlemesi gerekiyor.
AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, bulut bilişim; kabaca kullanıcıların kendi bulundukları yerde herhangi bir yazılım, veri erişimi veya servis altyapısı gerekmeksizin; alınacak hizmete internet ortamından ulaşılması olarak tanımlanıyor.
Bundan 10 yıl önce, "hızlı bir işlemci ve bir miktar depolama alanı" (Altyapı olarak servis -IaaS) olarak bilinen bulut bilişim ortamı, artık sadece uygulama değil (Yazılım olarak servis-SaaS) platform da (Platform olarak servis -PaaS) çalıştırılabilen bir yapıya büründü.
Mevcut durumda şirketler sistemlerini yerel ağ bağlantıları ile (LAN - Local Area Network) sunucularına bağlıyor. Aynı yerde çalışıldığı için LAN, verinin hızlı ve güvenli bir şekilde paylaşılmasına olanak tanıyor. Öte yandan böyle bir sistem, sunucu da satın alındığında çok pahalı bir yatırım haline geliyor. Sunucunun kapasitesinin büyütülmesi ya da güncellemeleri de maliyeti artırıyor. Bulut bilişimde ise şirketler, kablo kirliliği yaşamadan ve sunucu satın almadan bulut ortamına taşınan ihtiyaç duydukları hizmeti, internet üzerinden bağlanarak sağlıyorlar.
-Maliyet avantajı-
Küresel ölçekte potansiyeli gören sektörün "büyük oyuncuları", ardı ardına yaptıkları yatırımlarla bulut bilişim ortamının yanı sıra o ortamda sunulan hizmetlere de yenilerini ekliyor.
Bulut bilişimde potansiyelin büyük olduğunu ifade eden bilişim uzmanları, "Sunucu alınmış, kabloları döşenmiş, dağıtıcıları (router) ayarlanmış bir sistemi örneğin 100 liraya satın almak mümkünken, bulut bilişimde yıllık 10 liraya kiralamak mümkün ayırca sunucu güncellemeleri ya da kapasite büyütme yatırımı yapmaya da gerek kalmıyor, eski değil güncel teknoloji sahibi olunuyor" görüşünü ifade ediyorlar.
-Hız sorunu ve 4G -
Bulut bilişimde uygulamalar internet üzerinden çalıştığı için genişbant önem arzediyor. Özellikle yüksek veri kullanımı isteyen uygulama ya da platformlar için mevcut internet altyapısı yetersiz kalabiliyor. Bundan dolayı ister karasal ister mobil genişbant internet, bir anlamda Türkiye'de bulut bilişimin geleceğini de etkileyecek.
IMT (Uluslararası Mobil Telekomünikasyon) Yetkilendirmesinde İhaleye Çıkılacak Olan Frekanslara İlişkin Asgari Değerlerin Belirlenmesine İlişkin Bakanlar Kurulu kararının, Resmi Gazete'de yayınlanması, bulut bilişim sektörünün de yüzünü güldürüyor. 800, 900, 1800, 2100 ve 2600 MHz frekansları için, 20 ayrı bant genişliğinde yapılacak ihalede toplam bant genişliği 390,4MHz olacak. Bu hız, gerekli altyapının kurulmasının ardından bulut bilişim servislerine mobil hatlar üzerinden "mükemmel" bir şekilde ulaşılabileceği anlamına geliyor.
-Güvenlik-
Bulut ortamının hem yazılım hem donanım anlamında güvenli olması, bu sektörden para kazanan firmalar için hayati önem taşıyor. Şirketler, hiçbir güvenlik açığı olmaması için önemli yatırım ve çalışmalar yapıyor. Öte yandan güvensiz uygulama programlama arayüzleri, veri kaybı ya da sızıntı ihtimalleri ve donanım hataları bulut bilişimin önündeki önemli engeller olarak görülüyor.
Bulut bilişim hizmet sağlayıcılarının hukuksal durumlarda kendilerinde saklanan verileri yasal kurumlarla paylaşmasının bilgi güvenliği açısından risk taşıdığını ifade eden bazı bilişim uzmanları, bazı sağlayıcıların kullanıcılara, verilerini bulut ortamında şifrelenmiş olarak saklama imkanı tanımasının, güvenlik anlamında önemli bir sorunu çözdüğünü belirtiyor.
-Mevzuat eksikliği sorunu-
Uzmanlar, büyük tasarruf sağlayan bulut bilişime geçişte yasal anlamda bazı sorunlara dikkati çekiyor.
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan bulut bilişim uzmanı Sedat Zencirci, özellikle bazı kamu kurumlarında, hangi bilgilerin bulut ortamına taşınabileceği konusunda kafa karışıklığı yaşandığını ayrıca mevzuat eksikliği bulunduğunu kaydetti.
"Ben bulutu nasıl kullanabilirim konusunda kamu sektörüne yön göstermek çok önemli" diyen Zencirci, Türkiye Bilişim Derneği gibi sivil toplum kuruluşlarının kanun koyucular, kamu kuruluşları ve bulut sağlayıcılar arasında köprü görevi
görebileceğini ifade etti.
Zencirci, "Örneğin TBMM'nin tüm tutanakları internette var, o zaman bu bilgiyi bulut üzerinden sunmak konusunda hiçbir sıkıntı olmamalı, aynı şekilde Muhasebat Genel Müdürlüğü, Kamu Hesapları Bültenini internet üzerinden yayınlıyor o zaman bu bilgiler de daha ekonomik bir ortamdan yani bulut üzerinden sunulabilir" görüşünü dile getirdi.
Sedat Zencirci, yasal mevzuatın, bulutun sunduğu olanakları yüzde yüz kullanmaya müsait olmadığının altını çizdi ve "Türkiye bulut bilişim trenini kaçırmamalı ama bunun için de bazı düzenleme ve mevzuatları gözden geçirmeli ya da daha
anlaşılabilir hale getirmeli" dedi.