Bursa'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik, eski İl Emniyet Müdürü Ali Osman Kahya, eski İl Milli Eğitim Müdürü Atilla Gülsar ve eski Vergi Dairesi Başkanı İbrahim Saydam'ın da aralarında bulunduğu 4'ü tutuklu 8 sanığın yargılandığı davada, Gülsar hakkında tahliye kararı verildi.
Bursa 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanıklar Kahya, Gülsar, Saydam ve eski İl Sağlık Müdür Yardımcısı Yusuf Ziya Leventoğlu, tutuksuz sanıklar K.B, F.Ö, A.M.A, Y.Y. ve avukatları ile bazı tanıklar katıldı.
- "Sohbet adı altındaki toplantılara katıldıklarını biliyorum"
Duruşmada tanık sıfatıyla dinlenen, eski Bursa Valisi Şahabettin Harput'un yargılandığı davada tutuksuz sanık olan E.A, 17-25 Aralık öncesi bu yapının sohbetlerine katıldığını ve yargılanan bazı sanıkların da sohbet adı altındaki bu toplantılara katıldığını bildiğini söyledi.
E.A, ifadelerinde 17-25 Aralık öncesini kastettiğini, sonraki dönemde sanıkların FETÖ'nün sohbet toplantılarına katılıp katılmadıklarını bilmediğini belirterek, "Leventoğlu, Y.Y, K.B. ve Gülsar'ın sohbet toplantıları yaptıklarını biliyorum. Ben katılmadım onların toplantılarına." diye konuştu.
Tanık E.A, mahkeme başkanının "Sen katılmadıysan nereden biliyorsun toplantı yaptıklarını?" sorusuna, "Benim de katıldığım sohbet toplantılarında bunlar konuşuluyordu, bunlar bilinmeyen şeyler değildi." yanıtını verdi.
- Mahkeme başkanından uyarılar
E.A, ayrıca sanıklardan Saydam'ın, "İlk 250 şirket listesini Cansun Sarıyıldız'a verdiğimi gördünüz mü?" sorusuna da kişisel polemiğe girmek istemediğini, daha önce verdiği ifadelerde belirttiği hususların geçerli olduğunu aktardı.
Tutuksuz sanık Y.Y'nin, "E.A'nın fabrikasındaki ölümlü bir kazada müfettiş olarak gitmiştim sonra da bazı toplantılarda karşılaştık, sohbet toplantılarına katılmışlığım yoktur." deyince mahkeme başkanı sanıkları yorum yapmamaları konusunda uyardı.
Sanık avukatının tanığa, "Sizin beyanlarınız yüzünden sanıklar içerdeler, toplantıların ne toplantısı olduğunu, zamanını açıkça söyleyin." deyince, mahkeme başkanı avukatı, yorum yapıp tanığı yönlendirmemesi, sorusunu net sorması ve ikili diyaloglara girmemesi yönünde uyardı.
- "Benimle oynadılar"
Duruşmada tanık sıfatıyla dinlenen polis memuru Ramazan Ç. ise 2011'de bir şirketin vergi kaçırdığıyla ilgili şikayette bulunduklarını belirterek, "Firmanın 44 milyon liraya yakın vergi kaçırdığının tespit edildiği söylendi bize. Birkaç gün sonra o firmalara operasyon yapıldığını öğrendik, bundan bir hafta sonra da firma sahibi bizim isimlerimize ulaşmış." ifadesini kullandı.
Ramazan Ç, sonraki dönemde yaşadıklarını da aktararak, şöyle devam etti:
"Sonra firma sahibi bazı tanıdıkları devreye sokarak beni Osmangazi Müftülüğüne çağırttı. Oraya gittiğimde firma sahibinin orada olduğunu gördüm, maliyeye verdiğimiz bütün evrak şahsın elindeydi. İş adamı olduğunu şehit ve gazilere, camilere yardım ettiğini söyledi. Ben de 'Çaldığın parayla mı yaptın?' dedim, tartışma büyümeden oradan ayrıldım. Soruşturma yapan müfettişi arayıp isimlerimizin neden gizli tutulmadığını sorduğumda, kendilerinden değil yerel yönetimlerden sızmış olabileceği cevabını aldım. Bir süre sonra da inceleme sonucu söz konusu firmada bir vergi kaçakçılığı tespit edilmediği yönünde bir belge geldi elimize."
Firma sahibinin kendilerine para talepleri varsa karşılayabilecekleri yönünde haber yolladığını anlatan Ramazan Ç, "Biz kabul etmedik. Emniyet içinde örgüt beni bu olaylardan sonra 5 yıl çalıştığım birimden aldı ve beni her gün farklı noktalara yolladı. Benimle sürekli oynadılar ve sıkıştırdılar ama mantıklı bir sebep de sunmuyorlardı. Darbeden sonra da bu firmanın sahibinin gözaltına alındığını duyunca bu konudaki şikayetimi bildirdim." şeklinde konuştu.
Daha sonra sanıklar ek savunmalarını yaptı, atılı suçları reddederek tahliyelerini talep etti.
Mahkeme heyeti kısa aranın ardından sanıklardan Gülsar hakkında, eşinin ve kendisinin sağlık problemleri nedeniyle tahliye kararı vererek, duruşmayı erteledi.
Heyet, ayrıca tutuksuz sanıkların imza tedbirinin kaldırılmasına karar verdi.