Çadır, SSK Şubesi, Park Eziyeti

EREĞLİ NOTLARI Geçen hafta “çadır Ereğli’nin imajı olacak” demiştim, gerçekten de öyle oldu. Her gün 1500 kişinin yemek yediği Ereğli’nin gündemi olan çadırı, kimi iyi tarafından bakıp alkışlıyor kimi de eleştiriyor. Zenginlerin çadırı diyenler, bile varmış, biraz insaf gerek. Gidin çadıra, kaç zengin, kaç ihtiyaç sahibi var, bir görün. Sonra kaç zengin tabldot kalmadığı için naylon poşetlerde pilav yiyebilir? Evet durumu iyi olanlardan da gelenler var ama onlar daha çok meraklarından ya da ramazanı teneffüs etmek için geliyorlar. Haa, bir de fesatlıklarından gelenler var ki, onların kafalarında da acaba yemek dağıtımını yapabilecekler mi? O kadar insana nasıl yemek yetişiyor?, düşünceleriyle açık arıyorlar Ayıp…Ramazan Çadırında 1500 kişiye yemek çıkaran ve 25 dakika gibi kısa bir sürede dağıtan Merkez Lokantası’nın usta ve çalışanları Ereğli’nin çocukları. Dağıtım sırasında sırtlarında beyaz önlükleri, başlarında kepleri, ağızlarında maskeleri, ellerinde eldivenleri ile beş yıldızlı otelleri aratmayacak servis hizmeti veriyorlar. Hijyenliğe bu kadar önem verdikleri için Merkez Lokantasına teşekkür ediyorum. Çadırın kuruluşundan beri geceli gündüzlü orada bulunan Belediye Meclis Üyesi Murat Zengen’e, 11 gündür eksik kalan yerleri dolduran ve gayretle çalışan Belediye Meclis Üyesi Mahmut Elihayrat’a teşekkür ediyorum. Sizler hayırda yarışmaya devam edin, biz de teşekkür etmeye devam edelim.***Ereğli yıllardır eline geçen fırsatları değerlendirememiş bir ilçedir. Üstüne üstlük 38 ilden büyük bir ilçe. SSK şubesinin Ereğli’de açılması için bir fırsat verilmiş, her şeyi hazır olan SSK Şubesine sadece 25 milyarlık bir program lazım ama bunu alacak para yok…. Yazışmalar tamam, odası döşenmiş hazır, görevlisi hazır tek bir eksik var o da 25 milyar lira tutan bilgisayar programı. Bunun için yapılan toplantıda Ereğli’nin bir çok zengini para konusunda söz vermişler. Bu söz verenler kimse, sözlerinin arkasında dursunlar. Sonra Ereğli’deki odalar ne iş yaparlar 11 tane oda, altlarında son model arabalarla geziyorlar. Hele sulama birlikleri var ya, o gelirle Ereğli için neler yapılmaz! Bu arkadaşlar Ereğli için kalıcı bir işe imza atamazlar mı? Bu 25 milyarı bulamayacaksak; il olmamız hayalden öte gitmez. Bu işle kim ilgileniyorsa çıksın bir açıklama yapsın. Para sözü verenler, adlarını söylesin. SSK Şubesi kaç aydır bekliyor. Yazık bunca insan bir imza için 150 km gidip geliyor. Ramazan ayı çıkmadan parayı bulamayacaklarını söylesinler de cami önlerine mendil açalım. Başka çaresi yok. İş yine gariban halkın sırtına kalacak. Zaten Konya’ya gidip gelme sıkıntısını da onlar çekiyor, parayı da onlardan toplayalım. Zenginlere, odalara, eczanelere, muhasebecilere, sulama birliklerine, siyasilere, bürokratlara yine dokunmayalım. ***Geçen haftaki yazımda, Ereğli Emniyet Müdürümüz Necmettin Kök Bey’den Ramazan ayına özel, bisiklet ve motosikletli vatandaşlarımızı rahat bırakması için bir ricada bulunmuştum ama müdürümüzün kulağına gitmemiş yazdıklarımız. Tekrar ediyorum Sayın Müdürüm, Ramazan ayında Ereğlili vatandaşları rahat bırakın. Hitit fırını önünde arabaları ile gelenler duruyor ekmeklerini alıp gidiyorlar, bisikletli ya da motosikletli biri durmaya görsün orada bulunan polis memuru ya da devriye trafik polisi hemen müdahale ediyor. Ara sokağın içine aracını koyup öyle ekmek alacaksın öyle mi? Adamı bağlasan orada durmaz, iftara zor yetişiyor zaten iki-üç dakika sürmüyor işi. Arabalara gösterilen tolerans neden bisikletli ve motosikletli vatandaşlara gösterilmiyor? Onlar gariban çünkü, sesi soluğu çıkmaz, ağaları yok, dayıları yok. Trafik komisyonu kararı da var nasıl olsa. Yapmayın sayın Müdürüm Ereğli halkı polisi sever ama bu uygulama polis ile halkı karşı karşıya getiriyor. Biraz yumuşatsanız olmaz mı?