TBMM (AA) - CHP Genel Başkan Yardımcısı, Ordu Milletvekili Seyit Torun, iktidarın doğal sit alanlarını daraltmaya yönelik bazı teknik çalışmalar yaptığını belirterek, "Ekonomik krizin derinleşmesi ve kaynak yaratmada yaşanan sorunlar, anlaşılan o ki AKP iktidarını, evdeki halıyı satma noktasına getirmiştir. Evdeki halı, doğal ve tarihi sit alanlarıdır." dedi.
Torun, partisinin belediye başkanlığı yapmış bazı milletvekilleriyle birlikte düzenlediği basın toplantısında, Adana'daki öğrencilerin hayatını kaybettiği özel öğrenci yurdu yangını felaketininin büyük ihmallerden kaynaklandığının bilirkişi ön raporuyla ortaya çıktığını bildirdi.
CHP'nin bu sorunla ilgili daha önce araştırma önergesi verdiğini belirten Torun, bunun dışında partili belediyelerin de açtıkları yurtlar, kurslar ve dershanelerle öğrencilerin kamu güvencesiyle modern eğitim fırsatlarından yararlanmasını sağladığını ifade etti.
Seyit Torun, iktidarın bu belediyelerin önünü kesmek istediğini iddia ederek, "Amaç bellidir; belediyelerimizin boşalttığı alan Adana'da şahit olduğumuz türden anlayışlar tarafından doldurulacaktır." diye konuştu.
Belediye başkanlarının yurt dışına çıkışının izne bağlanmasını eleştiren Torun, şöyle devam etti:
"Seçimle gelen bir kurumun başındaki kişinin kaymakam, vali ya da İçişleri Bakanının izniyle yurt dışına çıkma durumunda bırakılması esef verici bir durumdur. Bu uygulamayı iktidarda başka bir parti olup AKP'li belediyelere yapsaydı, şimdi ortalık yıkılmıştı. Bu konudaki kaygımız odur ki AKP iktidarı kendi belediyeleri ile sıkıntılıdır ve bilinen nedenlerle bu iç hesaplaşmasını yapamamaktadır, FETÖ'cüleri tespit edememektedir. Eğer yurt dışı yasakları bu hesaplaşmanın bir parçasıysa, kendi iç kavgalarına CHP'li belediye başkanlarımızı mağdur edecek biçimde karıştırmamalıdırlar."
"Ekonomik krizin derinleşmesi ve kaynak yaratmada yaşanan sorunlar, anlaşılan o ki AKP iktidarını, evdeki halıyı satma noktasına getirmiştir. Evdeki halı, doğal ve tarihi sit alanlarıdır." diyen Torun, iktidarın doğal sit alanlarını daraltmaya yönelik bazı teknik çalışmalar yaptığını savundu.
Türkiye genelinde 2,5 milyon hektar sit alanını etkileyecek biçimde bazı alanların sit alanı olmaktan çıkarılacağı, bazı yerlerde de sit alanı derecesinin düşürüleceği Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkililerince ifade edildiğini belirten Torun, bu düzenlemenin genel uygulamaya dönüştürülmesi durumunda, orman, su havzaları ve kıyılar ile tarihi ve kültürel değerlerin bulunduğu alanların geri döndürülemez tahribata uğramasının kaçınılmaz hale geleceğini iddia etti.
Torun, şunları kaydetti:
"Turizm sektörünün önünü açmaktan söz eden bu anlayışa hatırlatmak isteriz ki turizm amacıyla ülkemize ve bu yörelere gelenlerin, buralara gelmesini sağlayan temel neden, bu alanların doğal ve kültürel özellikleridir. Bu alanları yapılaşmaya açmak, söz konusu alanlara gelen turist sayısını artırmayacak, tam tersine bu alanların çekiciliğini azalttığı için düşürecektir.
Eğer bu yaklaşım, ekonomik kriz karşısında doğal ve kültürel mirasımızı satıp savarak kaynak yaratma yoluna gitmeyi hedefliyorsa, bu anlayış borç batağındaki hane reisinin evdeki halıyı, kilimi satma durumuna gelmesinden daha ağır bir durumdur. Hükümeti ve özel olarak uzun süre Tarihi Kentler Birliği Başkanlığı yapmış Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki'yi bir an önce bu çalışmayı durdurmaya çağırıyorum."
AA