CHP'de koltuk koltuk savaşı! Gündemin ilk sırası CHP'nin!

Muharrem İnce ile Kemal Kılıçdaroğlu arasında gerçekleşen yemekli toplantıda uzlaşma değil, koltuk kavgası ve kurultay tartışması çıktı.

CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce ile Genel başkan  Kemal Kılıçdaroğlu arasında gerçekleşen yemekli toplantıda uzlaşma değil, koltuk tartışması çıktı. Bugün gazetelerin ve köşe yazarlarının birçoğunun gündeminde CHP vardı İşte o manşetler ve sizin için derlediğimiz yazılardan bazıları...

 

 

SAVAŞI MUHARREM İNCE Mİ KILIÇDAROĞLU MU KAZANIR?

“Uzatmadan özetleyeyim bundan sonra ne olacağını...

Şu olacak: Muharrem İnce’nin de aralarında olduğu değişim taraftarları en geç 15 gün içerisinde olağanüstü kurultaya gidecek imzayı toplayacaklar ve eylül ayı içerisinde de bu kurultayı yapacaklar. Ve göreceksiniz o kurultayda Kılıçdaroğlu aday bile olmaya yeltenemeyecek! Neden? Çünkü “toplam 1284 delegenin yarısından fazlası olağanüstü kurultaya gidilmesi için gözü kapalı imza veriyorsa delegasyon artık değişim istiyordur”u anlayacak Kemal Kılıçdaroğlu. Haaa, KAST’çıların (Kemal Ağabeyi Sevenler Takımı) gazına gelip yine cesaret hapı yutturulup aday filan olursa da göreceksiniz ki alacağı oy sayısı CHP’nin iktidar olduğu belediye başkanları ve onların güdümündeki üç beş delegenin oyunu geçmez!”

Sevilay Yılman-Haber Türk

 

CHP'DEKİ GELİŞMELER VE SEÇİM GECESİ

“CHP’de artık ok yaydan çıktı. Olağanüstü kurultayın toplanması için İnce taraftarlarının 1266 delegenin yarısının imzasını toplaması gerekiyor.   İnce, seçimde yakaladığı başarı nedeniyle umutlu. Ancak Kılıçdaroğlu taraftarları, yüzde 31 oranındaki oyun Erdoğan karşıtlığı sayesinde elde edildiğini ileri sürüyorlar. İnce’nin tutarlı olmasını, “Kılıçdaroğlu’nun karşısına aday olmayacağım” sözünü tutmasını istiyorlar.  Kılıçdaroğlu hiçbir şartta çekilmeyi düşünmüyor, mücadeleyi göze almış durumda. Parti yönetimi, milletvekili sayısı, delege sayısı ve önümüzde yerel seçimlerin olması nedeniyle eli güçlü. Ancak, şimdiye kadar girdiği seçimleri kaybetmesi en zayıf yanını oluşturuyor. Muharrem İnce ise seçim başarısı ve değişim rüzgârları ile Kılıçdaroğlu’nu devirmeyi hedefliyor. CHP’yi zorlu bir mücadele bekliyor.”

Abdülkadir Selvi-Hürriyet

 

İNCE’Yİ YERLER HAM YAPARLAR

“İnce aslında acele etti..

Ne güzel gidiyordu..

Adamın kanı kaynıyor.. Duramıyor işte..

Ağzındaki baklayı 10 gün tutabildi..

Kabul edelim işi çok zor..

Son kurultayda 447 oy almıştı..

Kılıçdaroğlu’nu yıkabilmesi için +200 oy daha gerekli..

Muharrem İnce mümkün olan en kısa sürede CHP gündeminden çıkarılmaya çalışılacak..

Kılıçdaroğlu, örgütüyle, MYK’sıyla İnce’nin üstüne üstüne yürüyecek..”

Batuhan  Yaşar-Türkiye

 

CHP’DE İKİLEM

“Şimdi ne olur?

Kemal Kılıçdaroğlu MYK’yı toplantıya çağırdı.

Büyük olasılıkla “Kurultaya gerek yok, önümüzdeki yerel seçimlere odaklanmalıyız” kararı çıkar.

Bunun üzerine fotoğrafta İnce görünmese de taraftarları kurultay toplamak için 635 delege imzasını bulmaya çalışacaklar.İnce de kurultayı örgütün istediğini söyleyerek, “Sayın Kılıçdaroğlu’na Onursal Başkanlık teklif ettim ama kabul etmedi” gibi gerekçelerle CHP zirvesine oynayabilir. Ya 635 imza ?

“Zor...”

Fakat “imkânsız” değil.”

Güneri Civaoğlu-Milliyet

 

CHP TEKERRÜRDEN İBARETTİR

“Evet, yine bir seçim sonrasındayız... Ve yine CHP'deki mücadele ülkenin değil partinin koltuğunu kapmak üzere... Yani bu kavga da CHP'lilerin değil CHP'nin başındakilerin kavgası. Arkadaş, hiç mi değişmez! Ankara'da muhabirlik yaptığım yıllarda Kılıçdaroğlu'nun partinin başına geliş sürecini, Baykal'ın kasetiyle tarihi belirlenen kurultayı çok yakından izlemiştim. Gecesinde "Deniz Bey karşısında asla aday olmam" diyen Kılıçdaroğlu'nun, sabahında aday olduğu, akşamında da Genel Başkan seçildiği alacakaranlık günleriydi...
Umarım CHP, yine ülkeyi kesintisiz 8 yıl daha muhalefetsiz bırakacak böyle bir döneme girmiyordur diyeceğim ama... Ne yazık ki asırlık tek partimiz tekerrürden ibaret tarihi umudumuzu kırıyor.”

Melih Altınok-Sabah

 

YALANDAN KİM ÖLMÜŞ

Muharrem İnce sanki yalan haberlerin dolaşıma girmesinde hiç kendi payı yokmuş gibi önceki gün Ayşe Arman’a seçim gecesi hakkında çıkan komplo teorileri hakkında “Deli saçması” diyor. Yenilginin ardından ortadan kaybolmasının ardından dolaşan laflar hakikaten de deli saçmasıydı. Oysa bizzat İnce çok kısa bir açıklamayla bütün bunları engelleyebilirdi. Liderliğin gereğini yapmadı. Şimdi seçmeni suçlamanın ne derece uygun bir strateji olduğunu tartıyordur umarım. Muharrem İnce artık istediği kadar açıklama yapsın, CHP seçmeni içinde “kaçırıldığına” inanan epey isim hâlâ var. Tıpkı onun seçimi kazanacağına inananlar olduğu gibi. Toplam seçmen sayısının 3.277 milyon olduğu ve 2.8 milyon kişinin oy kullandığı İzmir’de Muharrem İnce’nin 3 milyon kişiye miting yaptığını düşünüyordu bu kitle. Uzaktan tanıdığım biri İstanbul mitinginde 7 milyon kişinin olduğunu bile iddia etti... İnsan önce 7 milyon kişinin nasıl Maltepe’ye varacağını hesaplar, hangi gemi, otobüs, araba o kadar insanı taşır? Bu gülünç hallerine bakmadan AK Parti seçmenini makarna, ilkokul mezunu diye aşağılamaya devam ediyorlar hâlâ.”

Oray Eğin-Haber Türk

 

CHP’YE UYARI; KABADAYILIK YAPAYIM DERKEN ELİNDEKİLERİ DE KAÇIRMAYIN

“Erdoğan’ın planına göre büyük şehirlerde belediye başkanı tek başına seçilecek, ilçe seçimleri yapılmayacak, seçilen kişi bütün ilçelere başkan ataması yapacak.
Böyle olması halinde CHP’nin büyük şehirlerdeki en zengin ilçelerindeki hakimiyeti de sona erdirilebilecek.
İstanbul’daki CHP’nin asla kaybetmeyeceği, Beşiktaş, Şişli, Kadıköy, Maltepe, Bakırköy, Sarıyer, Ataşehir gibi zengin ilçeleri, Ankara’da Çankaya, Antalya’da kent merkezini oluşturan Murat Paşa ve Konyaaltı belediyeleri de AKP’ye geçebilir. İzmir’i ise tümden kaybedebilir.
CHP “Biz her an seçime hazırız” diye kabadayılık yaparken elindekinden olabilir ona göre.”

Can Ataklı-Sözcü

 

CHP BİLDİĞİNİZ GİBİ

“Olağanüstü kurultayı toplayın. Siz Onursal Başkan olun ben Genel Başkan olayım" teklifi yaptığı açıklayan İnce, siyaseten çok büyük bir hamle de yaptı. Her ne kadar Kılıçdaroğlu tarafından "özel bir yemekte konuşulanların dışarı sızdırılması siyasi nezakete aykırı" olduğu şeklinde yorumlansa da; Muharrem İnce'nin yaptığı apaçık; siyasettir. Yani; siz iki siyasetçi ve siz iki rakip siyasetçinin bir yemek yemesi, hem de eşlerle yemek yemesi; evet bir siyasi nezakettir. Ama; hem o yemekte konuşulanların paylaşılması hem de İnce'nin kurultay ısrarından vazgeçmemesi de nezaketle veya siyasi nezaketle alakası olmayan bir durumdur. Ve, attığı bu adımla Muharrem İnce, siyaset satrancında iddiasını, en azından kendi partisi içindeki iddiasını devam ettirmektedir. Bunun da nezaket veya nezaketsizlikle bir ilgisi yoktur. Çünkü; siyaset yapıyorsunuz ve elbette hedefiniz kazanmak.”

Şebnem Bursalı-Takvim

 

 

ERDOĞAN BU HUKUKUNUZU NASIL ANLASIN?

Kılıçdaroğlu'na "onursal başkanımız ol" demek nedir? İnce sadece Kılıçdaroğlu'na değil Baykal'a da çok ayıp etmiş. CHP'nin "onursal başkanı" Baykal değil miydi, ölmeden adamı mezara koymak yakışık alıyor mu? Kılıçdaroğlu "nezaketsiz" demekle haklı, İnce hiç kusura bakmasın. Mealen, "partiyi anahtar teslim bana ver, yoksa örgüt gereğini yapar" teklifi karşısında başka ne diyecekti? Bereket versin, "Ana a ana a ana a..." demedi.
Cibilliyeti buna da müsait çünkü. Erdoğan'a vaktiyle böyle rezilce küfretmiş, "şizofrenlerden" hiç kimse de "bu nasıl terbiyesizliktir" dememişti…”

Salih Tuna-Sabah

 

CHP’YE BAŞKAN MI LAZIM?

“Bir seçim sendromu yaşayan CHP’de, çözüm “Başkanı değiştirelim” noktasında yoğunlaşmış görünüyor.  CHP otoriter bir devlet partisi olmakla, sosyal demokrat bir parti olmak arasında gidip geliyor.  Enerji, parti içi kavgada, iç iktidar mücadelesinde harcanıyor. Parti içi ayrılıkların, geliştirici bir katkısı veya düşünsel bir derinliği de olmuyor.

Önümde (seçim sonrasında yapılmış) hangi sosyal kesimlerin hangi partiye oy verdiğini gösteren bir araştırma duruyor.  Bu araştırmayı dikkatle incelemek, CHP’nin temel zaafını da gözler önüne seriyor.”

Oral Çalışlar-Posta

 

KAYBETTİ

Muharrem İnce, seçim gecesi gazeteci İsmail Küçükkaya’nın kendisine sorduğu bir soruya mesajla yanıt verdi: “Adam kazandı.” Gazeteci sormuş, siyasetçi yanıtlamış, gazeteci de yanıtı yayınlamıştı. İnce, Küçükkaya’yı aslanların önüne attı? “Dostça bir mesajdı. Yayınlasın diye yazmamıştım. Hata bende, güvendim.” Oysa Küçükkaya gazeteciydi ve gazeteci olarak sormuştu sorusunu. Yaptığında bir ayıp yoktu. Aynı Muharrem İnce, kendisini cumhurbaşkanı adayı olarak gösteren partisinin genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’yla önceki akşam bir yemek yedi. Ailece. Eşleriyle birlikte. Ve dün Muharrem İnce bu yemekte Kılıçdaroğlu’yla yaptığı konuşmanın bir bölümünü açıkladı: “Siz onursal genel başkan olun dedim. Yanıt vermedi. Ben imza toplamam ama delegeler gereğini yapar.” Yani bir aile yemeğinde, dostça yapılan konuşmayı açıkladı. Muharrem İnce’ye göre, bir gazetecinin bir siyasetçiye sorduğu sorunun yanıtını yayınlaması “ayıp” ama aynı parti çatısı altında, ülkenin geleceği için kader birliği etmiş iki adamdan birinin dostça yediği bir aile yemeğinde konuştuklarını ertesi gün herkese söylemesi “normal”.

Fatih Altaylı-Haber Türk

 

 

 

Medya Haberleri

Ölünce Beni Kim Yıkayacak? Afişlerinin Gizemi Çözüldü
Ebru Şallı’nın eşi Uğur Akkuş’a uzaklaştırma kararı
Diyarbakır'da Çekilen 'Cintihar' Filmi Vizyona Giriyor
Konya'da Şubesi Olan Selin Ciğerci'ye Yurtdışı Yasağı
Mahsun Kırmızıgül’ün annesi son yolculuğuna uğurlandı