CHP'nin gidişatı bölünme gibi...

"CHP her türlü gelişmeye gebe ama bunun ülke adına çok kötü olduğu söylenemez..."

Ergun Babahan/ Star

CHP’nin bölünmesi daha hayırlı olabilir

Seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından CHP’nin ‘Ulusalcı’ kanadı atağa geçti.

Hedefleri öncelikle Kılıçdaroğlu’nun çevresini kuşatıp etkileri altına almak.

Kurultay öncesi Önder Sav’ın genel başkanlığında genel sekreter olmaya razı olan Kılıçdaroğlu, bugün de ‘Ulusalcı’ bir Parti Meclisi’nin başında genel başkan kalmaya razı olabilir.

Koltuk kıymetlidir.

Siyasette daha kıymetlidir.

Olursa da şaşırmayın, Baykal ile Sav yeniden biraraya geliyorsa, Kılıçdaroğlu da gelir.

Ancak böyle bir tablo, Süheyl Batum’un sözcüsü olduğu grubun hakimiyeti, Sezgin Tanrıkulu, Binnaz Toprak, Umut Oran gibi isimlerin temsil ettiği demokrat kanadın tasfiyesiyle sonuçlanabilir.

Zaten onlara böyle bir partide nefes alma imkanı bile kalmaz.

Ne demokratikleşme konusunda, ne Kürt meselesinde ağızlarını açabilirler.

Bu tabloda orada kalamazlar...

Bu gelişme ülke için daha hayırlı olabilir.

İki nedenle...

Birincisi, CHP’nin ne olup ne olamayacağı net şekilde anlaşılır.

Partiden tasfiye edilen ekip Türkiye’nin daha demokratik bir anayasaya sahip olması ve Kürt meselesinin çözüm sürecine önemli katkıda bulunabilir.

Tasfiye olacak kadro, Türkiye’de gerçek sosyal demokrat bir parti kurulması çabalarına hizmet edebilir.

Görünen, Ulusalcı kanadın ve Kılıçdaroğlu projesi sahiplerinin seçim sonuçlarından fazla memnun olmadığı.

CHP her türlü gelişmeye gebe ama bunun ülke adına çok kötü olduğu söylenemez