İSTANBUL (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Son 1,5 yıla yakın süredir yeni ekonomi programında attığımız adımların esası, dışa bağımlılığımızı azaltmaya, yerli değerleri ise güçlendirmeye yöneliktir. Dikkat ederseniz dışa bağımlılığımız her geçen gün düşüyor. Ancak biz yerli ve milli istikrarlı bir Türk parasına da geçelim istiyoruz." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TRT ortak yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Amerika ile olan ticaret hedefine ilişkin Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump'ın bu hedefe ulaşma konusunda samimi olduğunu, konuyla ilgili kendi Ticaret Bakanı'na gerekli talimatı verdiğini söyledi.
Erdoğan, ABD Ticaret Bakanı'nın da piyasa adamı olduğunu dile getirerek, "Şu an Ticaret Bakanı'mız ile onların arasındaki bu diyalog devam ediyor. Temennim odur ki bu adımı birlikte atarız. Mesela Rusya ile neredeydik nerelere geldik. Biz Rusya ile 30 milyar dolara doğru devam ediyoruz. Rusya ile olan bu ticaret hacminin önemli olan tarafı doğal gaz konusu. Çok ciddi doğal gaz alıyoruz. Hele şimdi bir de TürkAkım başlıyor. Bununla beraber buradaki hacim daha da artabilir." diye konuştu.
Amerika ve Rusya ile savunma sanayisindeki ilişkilerin ticaret hacmini daha da artıracağına dikkati çeken Erdoğan, bunun da gelecekte görüleceğini söyledi.
- "Biz milletimize inanıyoruz, milletimizi seviyoruz, bizi bölemeyecekler"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, aziz Türk milletine bir müjde vermek istediğini aktararak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bize ve kendilerine inansınlar, biz ülkemizin muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkma mücadelesini başarıyla sürdürüyoruz ve sürdüreceğiz. Son 1,5 yıla yakın süredir yeni ekonomi programında attığımız adımların esası dışa bağımlılığımızı azaltmaya, yerli değerleri ise güçlendirmeye yöneliktir. Dikkat ederseniz dışa bağımlılığımız her geçen gün düşüyor. Ancak biz yerli ve milli istikrarlı bir Türk parasına da geçelim istiyoruz. Onun için ben vatandaşlarımıza, 'Gelin cebimizde cüzdanımızda kendi paramızı taşıyalım. Onlarla alışverişimiz yapalım.' diyorum. Daha istikrarlı bir Türk lirası sayesinde 2020 yılında enflasyonun kalıcı tek hanelere düştüğünü göreceksiniz. Benim, 'Düşük faiz ve düşük enflasyon.' şeklinde bir tezim var. Eğer faizi düşürürsek kesinlikle enflasyon da düşecektir çünkü biz bunu yaşadık. Başbakanlığımın ilk yıllarında faiz yüzde 63, enflasyon yüzde 30'du. Ciddi mücadeleler verdik, faizi 4,2'ye kadar düşürdük ve enflasyon da 7,2'ye düştü. Doğru orantılıdır faiz ile enflasyon. Kabul eden, etmeyen olur ama ben uygulamanın nasıl gerçekleştiğini bu işi yaşayarak görmüş birisiyim. Bu şekilde de bu adımı atıyoruz."
Erdoğan, iktidara geldiklerinde zorunlu tasarrufta devletin memuruna ve işçisine borçlu olduğunu gördüklerinin altını çizerek, şu değerlendirmede bulundu:
"Arkadaşlara o zaman, 'Devlet işçisine ve memuruna niye borçlu olsun? Süratle bizim bunu halletmemiz lazım.' dedim. Yaklaşık 10 milyon gibi işçi, memur alacaklıydı, o zamanın parasıyla 17 milyar lirayı biz işçi ve memurumuza ödedik. Hala bunu görmek istemeyenler var. Biz borçlu bir devlet aldık ama bu borçları ödeyerek, bu hale getirdik. Şu an bizim işçimize, memurumuza borcumuz yok. Hep söylüyorum, 23,5 milyar dolar IMF'ye borç vardı ve 2013 Mayıs'ında bu borcu ödeyen de yine biz olduk. 27,5 milyar dolar Merkez Bankası'nın döviz rezervi vardı, şimdi 100 milyar doların üzerinde döviz rezervine sahip bir Merkez Bankası var. Bunlar artık kalkınmanın bir yere doğru yürümenin işaretleridir. Biz milletimize inanıyoruz, milletimizi seviyoruz, bizi bölemeyecekler. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız.Hep birlikte Türkiye'mizi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkaracağız."
(Bitti)