Cumhurbaşkanı Erdoğan: Tüm şehirlerimizi bir bütün olarak ayağa kaldırmak boynumuzun borcudur

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İstanbul başta olmak üzere ülkemizde 6,5 milyon yapının acilen dönüşmesi gerçeği karşımızdayken siyasi hesaplarla süreci geciktirmenin vebali çok ağırdır. Tüm şehirlerimizi bir bütün olarak ayağa kaldırmak boynumuzun borcudur" dedi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yıllar boyu kentsel dönüşüm projelerinin bir an önce tamamlanması için adeta yalvardıklarına işaret ederek, "İstanbul başta olmak üzere ülkemizde 6,5 milyon yapının acilen dönüşmesi gerçeği karşımızdayken siyasi hesaplarla süreci geciktirmenin vebali çok ağırdır" dedi. Başkan Erdoğan, "Depremde yıkılanlarla birlikte tüm şehirlerimizi medeniyet ve kültür değerleriyle de bir bütün olarak ayağa kaldırmak boynumuzun borcudur" ifadelerini kullandı.

"HAYAT TAMAMEN NORMALE DÖNMEDEN BİZE DURMAK, DİNLENMEK HARAMDIR"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Gündem sapmasına yol açacak sürecin geride kalması ve seçim tartışmalarından çıkılması şarttır. Seçimlerin 14 Mayıs'ta yapılması bize bu imkanı verecektir. Hayatını kaybeden vatandaşlarımızı geri getiremeyiz ama bunun dışındaki tüm yıkımları, zararları, kayıpları telafi etme kararlığına sahibiz. Deprem bölgesindeki şehirlerimizde hayat tamamen normale dönmeden bize durmak, dinlenmek haramdır" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine Toplantısı'nın ardından önemli açıklamalarda bulundu. 488 bin yeni hane yaparak vatandaşlara teslim edileceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki depremlerin ardından geçen 4 haftanın sonunda arama kurtarma çalışmalarının tamamlandığını, barınma ve gıda sorunlarının çözüldüğü, enkaz kaldırma çalışmalarına hızla devam edilen bir noktaya gelindiğini kaydetti.

Erdoğan, yıkık ve acil yıkılacak olarak enkazı kaldırılması gereken 50 bin binanın bulunduğunu belirterek, depremden etkilenenleri hızla yeni evlerine taşımak istediklerini, en önemli gündemlerinin vatandaşları bir an evvel güvenle ve huzurla yaşayacakları yeni evlerine kavuşturmak olduğunun altını çizdi. Erdoğan, amaçlarının önümüzdeki 2 ay içinde 244 bin konutun ve 75 bin köy evinin inşasına başlamak olduğunu açıkladı. Bugün itibarıyla bunlardan yaklaşık 22 bininin inşasına geçildiğini aktaran Erdoğan, mevcut planlamaya göre 405 bini konut ve 83 bini köy evi olmak üzere toplamda 488 bin yeni hane yaparak vatandaşlara teslim edeceklerini belirtti. Bu sayıya yaklaşık 40 bin binadaki 164 bin orta hasarlı bağımsız bölümü ekleyecek çalışmayı da başlattıklarını söyleyen Erdoğan, deprem bölgelerindeki kamu binalarının da öncelik sırasına göre TOKİ tarafından yapılacağını duyurdu.

"TOKİ, DEPREMDEN ALNININ AKIYLA ÇIKTI"

TOKİ'nin deprem bölgelerinden alnının akıyla çıktığını ifade eden Erdoğan, yeni yerleşim yerlerinde yüksekliği 3 veya 4 katı geçmeyecek binaların 3 oda ve bir salondan oluşacağını dile getirdi. Bu bölgelerin altyapısıyla, okuluyla, sağlık merkeziyle, camisiyle, çarşısıyla, parkıyla bir yaşam alanı olarak tasarlandığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yıkılan binaların olduğu yerlerdeki ihya çalışmalarını zemini uygunsa seyreltilmiş yoğunluğa göre yürüteceğiz. Hak sahiplerine konutlarını bir yıl içinde teslim etmeyi hedefliyoruz. Deprem bölgelerindeki şehirlerimizin yeniden inşası ve ihyası sürecini son 20 yıldaki tecrübelerimiz ışığında hızla ve etkin şekilde yürütebilecek bir birikime sahibiz. Bugüne kadar 1 milyon 180 bin insanımızı ev sahibi yapan TOKİ, teknik yeterliliği ve uygulama kabiliyetiyle depremden alnının akıyla çıktı. Son olarak TOKİ vasıtasıyla 500 bin konut, 1 milyon altyapılı arsa ve 50 bin iş yeri projesiyle milletimizin huzuruna çıkmıştık. Depremde yıkılan şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırma sürecini de TOKİ vasıtasıyla yaparak ülkemizin elindeki bu imkanı en iyi şekilde değerlendireceğiz" dedi.

"Hayatını kaybeden vatandaşlarımızı geri getiremeyiz ama bunun dışındaki tüm yıkımları, zararları, kayıpları telafi etme kararlığına sahibiz. Deprem bölgesindeki şehirlerimizde hayat tamamen normale dönmeden bize durmak, dinlenmek haramdır" diyen Erdoğan, hükümet olarak Türkiye'yi depreme ve diğer afetlere hazırlamak için kapsamlı çalışmalar yaptıklarını belirtti.

Sel, yangın, heyelan, kuraklık gibi tabiat olaylarıyla çevredeki siyasi ve sosyal krizlerin Türkiye'ye etkilerine karşı alınacak tedbirleri ve müdahale adımlarını planladıklarını belirten Erdoğan, Van, Elazığ, Malatya, İzmir depremlerinde, Antalya, Muğla yangınlarında, Kastamonu, Bartın ve Giresun'ndaki sel afetlerinde hükümetin ciddi ve başarılı sınavlar verdiğine dikkat çekti.

"KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİNİN BİR AN ÖNCE TAMAMLANMASI İÇİN ADETA YALVARDIK"

İlkini tam da deprem günü Kahramanmaraş'ta uygulamaya koyacakları Afete Hazırlık Planları'yla ülkenin tamamını kuşatan yeni hazırlıklar içinde olduklarını aktaran Erdoğan, yaklaşık 10 yıldır mücadelesini yürüttükleri kentsel dönüşüm projelerinin de Türkiye'nin afet hazırlık çalışmalarından birisi olduğunu belirtti. Erdoğan, "Ancak 6 Şubat'ta bir kere daha gördük ki felaketler bizim hazırlıklarımızı beklemiyor. Dolayısıyla artık her ne yapacaksak daha hızlı, daha kararlı, daha etkin şekilde hayata geçirmemiz gerekiyor. Tek başına kentsel dönüşüm projelerinde yaşadığımız sıkıntılar bile afetlerle mücadelede yeni bir anlayışı ve yöntemi hayata geçirmemizin şart olduğunu gösteriyor. Milletimiz şahittir, kentsel dönüşüm projelerinin bir an önce tamamlanması, bu adımlara engel olunmaması için adeta yalvardık. Bu konunun siyasetin malzemesi olamayacak kadar hayati öneme sahip bulunduğunu, kaybedecek her anın bizi göz göre göre gelen büyük yıkımlara ve kayıplara biraz daha yaklaştırdığını söyledik. Türkiye'nin İkinci Dünya Savaşı sonrası yaşadığı kontrolsüz köyden kente göç akını şehirlerimizin sadece çevresinde sağlıksız yapılaşmaya yol açmakla kalmamış, merkezlerini de felç etmiştir. Bu şekilde ortaya çıkan kalitesiz yapı stokumuz bir süre sonra en büyük baş ağrımız haline dönüşmüştür" diye konuştu.

"BİZ 10 SENE, 15 SENE ÖNCE SİZE "KENTSEL DÖNÜŞÜM" DEDİK"

Tek çözümün şehirleri mümkün olan yerlerde mahallinde, mümkün olmayan yerlerde ise çevredeki uygun alanlarda tekrar inşa etmek olduğuna dikkat çeken Erdoğan, "Kentsel dönüşüm projeleriyle bugüne kadar yenilediğimiz 3,3 milyon konut elbette önemlidir. Biz sürekli, 15 yıldır kentsel dönüşüm dedik, başta ana muhalefet olmak üzere yavru muhalefet ise "Biz kentsel dönüşüme karşıyız" dediler. Bununla ilgili çeşitli mitingler yaptılar, vatandaşı topladılar ve şimdi de o vatandaş bizim önümüzü kesiyor, "Ne olur gelin bizim de binalarımızı artık yıkın." Bak biz 10 sene, 15 sene önce size "kentsel dönüşüm" dedik, eğer o zaman bizim bu talebimize uysaydınız bugün bu binalar bitmiş olacaktı. Oturduğum yer Üsküdar Burhaniye'de oturuyordum, yalvardım ama kabul ettiremedim. Şimdi ise o çevrede dört dörtlük binalar yapıldı, her biri birbirinden güzel, zemin artı 3. Bu güzellikteki binalarla adeta caddeler, ağaçlandırmasıyla, yeşiliyle, peyzajıyla farklı görüntü ortaya koyuyor" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm vatandaşlara eski ve riskli binalarını kentsel dönüşüme sokmaları çağrısında bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bir kez daha tüm vatandaşlarıma 6 Şubat acılarını tekrar yaşamamak için eski ve riskli binalarını kentsel dönüşüme sokmaları çağrısında bulunuyorum" diye konuştu.

"TÜM ŞEHİRLERİMİZİ MEDENİYET VE KÜLTÜR DEĞERLERİYLE BİR BÜTÜN OLARAK AYAĞA KALDIRMAK BOYNUMUZUN BORCUDUR"

Kentsel dönüşüm projelerini hızlandırmak için uzun vadeli, sübvansiyonlu bir finans yönetimini önümüzdeki günlerde hayata geçireceklerini söyleyen Erdoğan, "İstanbul başta olmak üzere ülkemizde 6,5 milyon yapının acilen dönüşmesi gerçeği karşımızdayken siyasi hesaplarla süreci geciktirmenin vebali çok ağırdır. Afet yasasından afet yönetiminin, özellikle de kurumsal yapısının güçlendirilmesine kadar pek çok alanda yapacağımız çalışmalar için hazırlıklara başladık. Depremde yıkılanlarla birlikte tüm şehirlerimizi medeniyet ve kültür değerleriyle de bir bütün olarak ayağa kaldırmak boynumuzun borcudur" ifadelerini kullandı.

"SORUMLULUĞU YERİNE GETİRMEYEN KURUMLARDAN HESAP SORMAYI VAZİFE KABUL EDİYORUZ"

Fay hatları, dere yatakları ve heyelan bölgelerine bina yapma döneminin bittiğinin altını çizen Erdoğan, "Türkiye'nin vakit kaybına, enerji israfına, dikkat dağınıklığına tahammülü yoktur. Bunun için Türkiye için hemen şimdi diyoruz. Türkiye'nin bu afetlerin yaralarını sarması, doğrudan ve dolaylı etkilerini toparlaması için güçlü bir yönetime, güçlü bir siyasi iradeye ihtiyacı vardır" değerlendirmesinde bulundu.

"SÜRECİ GECİKTİRMENİN VEBALİ ÇOK AĞIRDIR"

Daha önce kentsel dönüşüm bölgelerinde muhalefetin yaptığı eylemlere değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

Kentsel dönüşüm kapsamında yaptığımız 3 milyon 300 bin konut önemlidir. Biz 15 yıldır kentsel dönüşüm dedik. Kentsel dönüşümün engellenmemesi için adeta yalvardık, kaybedilen her anın bizi büyük yıkımlara yaklaştırdığını söyledik. Muhalefet biz kentsel dönüşüme karşıyız dediler. Bununla ilgili çeşitli mitingler yaptılar.

İstanbul başta olmak üzere ülkemizde 6,5 milyon yapının acilen dönüşmesi gerçeği karşımızda dururken siyasi hesaplar ve bireysel hırslarla süreci geciktirmenin vebali çok ağırdır. Bir kez daha tüm vatandaşlarıma 6 Şubat acılarını tekrar yaşamamak için eski ve riskli binalarını en kısa vakitte kentsel dönüşüme sokmaları çağrısında bulunuyorum. Özellikle İzmir'in Karabağlar semtinin süratle kentsel dönüşüme ihtiyacı var. Kentsel dönüşüm projelerini hızlandırmak için, uzun vadeli, sübvansiyonlu bir finans yönetimini önümüzdeki günlerde hayata geçiriyoruz. 110 bilim insanı ve uzmanımızla yaptığımız toplantıda konuyu enine boyuna değerlendirdik. Yaptığımız bu görüşmelerin hepsini kayda aldık.

Bu vesileyle de 'Türkiye Ulusal Risk Kalkanı Modeli' toplantısına katılan tüm uzmanlarımıza teşekkür ediyorum. Sadece şehirlerimizi değil toplumumuzu da afetlere karşı dirençli hale getirmek istiyoruz. Afet yasasından afet yönetiminin, özellikle de kurumsal yapısının güçlendirilmesine kadar pek çok alanda yapacağımız çalışmalar için hazırlıklara başladık.

Bütün kamu binalarında ne olursa olsun sismik izolatörleri yaygınlaştırmamız lazım. Türkiye 1999 depremini yaşadığında kişi başına milli gelirimiz 2 bin 800 dolardı. Şimdi 10 bin doları aştı. Bu neyle oldu istikrar ve güvenle oldu. Hatay bir kültürler coğrafyası, bu zenginliği yeni yerleşim yerlerinde de yaşatacağız. Öncelikle depremin zarar verdiği tarihi ve kültürel varlıklarımıza sahip çıkacağız.

"10 MART CUMA GÜNÜ SEÇİM SÜRECİNİ BAŞLATIYORUZ"

"10 Mart Cuma günü Anayasa'nın bize verdiği yetkiye dayanarak alacağımız seçim kararının ertesi gün Resmi Gazete'de yayımlanmasıyla süreci başlatıyoruz" diyen Erdoğan, "Gündem sapmasına yol açacak sürecin geride kalması ve seçim tartışmalarından çıkılması şarttır. Seçimlerin 14 Mayıs'ta yapılması bize bu imkanı verecektir" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ikametgahını veya seçmen kaydını değiştiren depremzedelerin hak ve imkanlardan mahrum kalmamalarını sağlayacak bir Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi/nin yayınlanacağını bildirdi. Erdoğan, konuşmasının sonunda Berat Kandili mesajını da paylaştı.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Politika Haberleri

Usulsüz çakar kullananlara yeni cezalar
Bakan Tunç: Netenyahu ve Galant hakkında çıkan tutuklama emri olumlu bir karardır
Sağlık Bakanı Memişoğlu'ndan istifa açıklaması
Zorunlu Kış Lastiği Uygulaması 1 Aralık'ta Başlıyor: 4 Bin 69 Lira Cezası Var
Muhtarlara yeşil pasaport verilecek mi?