Almanya’da yaşayan değerli dostum Sami Erkut, elektronik ortamda ‘önemli haberler’ adıyla hemen hemen her hafta bazı haberleri gönderir. Bizim gözümüzden kaçan ve okunmasında, bilinmesinde fayda gördüğü yazıları dostlarına muntazaman iletir Sami bey. Kendisine ne kadar teşekkür etsem azdır.
Geçen hafta yine Sami beyden bir ileti geldi. Haberde ‘imkansız diye bir şey yoktur’ başlığı yer alıyordu. Başlığın hemen altında ise Amerikan Başkanı Obama’nın Kenya’da çok uzun yıllar önce toprak bir evin önünde sigara tüttürürken bir fotografı vardı. Mesaj anlaşılıyordu. Toprak evden Amerikan Başkanlığına…
Türkiye’de yeni kabine bir kaç gün önce açıklandı. Kabinede yeni isimler yer aldı. Bunlardan bir tanesi de Dışişleri Bakanı sayın Ahmet Davutoğlu. Tabii bu ismi görünce biraz heyecanlandım. Gerçi Ahmet hoca zaten Türkiye’nin özellikle Orta Doğu ilişkilerinde ve bu bölgedeki barış sürecinde önemli rol oynuyordu. Böyle birisinin yeni kabinede Dışişleri Bakanı olarak yer alması bir başkaydı.
Hemen aklıma geçen hafta Sami Erkut beyin Amerikan Başkanı Obama’yla ilgili göndermiş olduğu ileti geldi. Bu iki olay birbirine ne kadar da benziyordu diye düşündüm, birden.
Birisi, toprak evden Amerikan Başkanlığına diğeri de Taşkent’ten yani taş evden Dışişleri Bakanlığına. Ve haberdeki başlık ‘imkansız diye bir şey yoktur’ da yerli yerine oturuyordu.
Taskent’i bilenler bilir. Adından da belli olduğu gibi taşlarla kaplı bir kent. Yüksek taş yığınları, verimli arazinin kısıtlılığı, Taşkentlileri ilk önce Konya’ya daha sonra büyük şehirlere göç ettirmiştir. İşte Ahmet Davutoğlu’da bunlardan birisi. Küçük yaşta İstanbul’agöç etmiş Taşkentli bir ailenin çocuğu.
Konyalılar iyi bilirler. Dağlılar ve Ovalılar tabiri vardır Konya’da. Dağlılar hep göçebedirler. Toros dağlarında ve eteklerinde herkeze yetecek kadar tarlanın olmaması, her evden bir kaç kişinin ova’ya ya da kente göç etmesine sebep olmuştur. Bozkır, Hadim, Taşkent, Akören, Akise ilçekleri işte bunlardan bazılarıdır. Kent’te göç edenler ya ağır işlerde çalışmak zorundalar ya da kıt ve sınırlı imkanlar içinde okumak zorundalar.
Obama Başkan seçilince Kenya’da sevinç yaşandı. Her ne kadar Obama’nın Kenya ile doğru dürüst ilgisi olmasada, insanlar Obama’yı kendilerinden gördüler ve sevinç gösterilerinde bulundular. Ahmet Davutoğlu’un da yeni kabinede görev alması haberi Taşkentlileri sevindirdi. Her ne kadar Davutoğlu yılda bir iki defa Taşkent’te gelsede, insanlar kendilerinden birisinin bakan olmasından memnun oldular, sevinç duydular.
Gerçi Konyalılar yeni dönemde Konya’ya bir bakanlık verilir beklentisi içindeydiler. Ahmet Davutoğlu hiç akıllarından geçmiyordu belkide. Üstelik Davutoğlu Konya milletvekili bile değildi. Buna rağmen, Konyalılar biraz buruk bir sevinç yaşadılar. Her ne kadar Konyalılar, kendilerinden bir bakanın Konya’ya çok şey getireceğine inansalarda, Ahmet Davutoğlu gibi birisinin Türkiye ve bölgeye getirecekleri çok daha fazladır.
Zira Davutoğlu’nu bekleyen çok önemli, Türkiye - Ermenistan ve Azerbaycan ilişkileri başta olmak üzere Kuzey Irak ve Kıbrıs gibi acil konular, bulunmaktadır. Taşkent’ten çıkıp İstanbul’da yetişen ve birgün Türkiye Dışişleri Bakanlığına getirilen Ahmet Davutoğlu hocaya yeni görevinde başarılar dilerim.
Veyis Güngör
info@veyisgungor.com