Maç sonunda gitti,
Rıza Çalımbay’dan “yaptığı hatalardan” dolayı 78 milyonun önünde özür diledi.
Türk futbolunda;
Bu; bir ahlak devrimidir.
Bu; dürüstlüğün, ahlakın, puldan, şandan, şöhretten, her şeyden, daha değerli olduğunun ifadesidir.
Bu; ahlakı, erdemi, dürüstlüğü vb değerlerimizi ayaklar altına alan zihniyete atılan bir yumruktur.
Bu; memleketin yarınlarını kurtaracak anlayıştır.
Deniz Çoban’ın hakemliğini eleştirebiliriz.
“Süper Lig’de maç yönetecek düzeyde bir hakem değildir” diyebiliriz.
“Kötü bir hakem” diyebiliriz.
“Ancak Amatör Küme’de maç yönetir” de diyebiliriz.
Ama bu ahlaklı davranışını savunmalıyız.
Erdemli hareketini desteklemeliyiz.
Adamlığını alkışlamalıyız.
Konya’yı temsil ettiği için de ayrıca sahip çıkmalıyız.
***
Bir alkış da dürüstlüğün karşılık bulduğu Rıza Çalımbay’a göndermeliyiz.
Rıza hoca, Deniz Çoban’a “Sen hakemliği bırak ‘çobanlık’ yap” demedi.
Erdemli davranışı takdir etti.
Erdemli bir davranış, ancak erdemli insanlarda karşılık bulur!
***
Ama televizyonlarda yıllardır, hakaretle, yaygarayla prim yapan emekli hakem çıktı,
“Deniz Çoban hakemliği bıraksın, ‘çobanlık’ yapsın” dedi.
Bu adam yıllardır hakemler için “eyyamcılar” , talimat alıyorlar” laflarını ağzından düşürmeyen adam.
Şimdi, bu ne perhiz bu ne lahana turşusu!
“Deniz Çoban, hakemliği bıraksın” diyebilirsin.
Ama “Çobanlık” yapsın diye hakaret etmek senin gibilere yakışır.
Sen hiç yaptın hatalardan dolayı özür dileme erdeminde bulundun mu?
Senin içinde böyle hasletler var mı?
Biz senin hakemliğini de biliriz Erman Toroğlu!
***
Onun gibilerden Türk futbolunda 3’er tane kaldı.
3 hakem emeklisi yorumcu, 3 kulüp başkanı, 3 gazeteci, 3 federasyon yöneticisi, 3 futbolcu…
Devirleri çok yakında bitecek.
***
Deniz Çoban, duygusal bir biçimde, mesleği bıraktı.
Bundan sonra da “çobanlık” değil mesleği olan “öğretmenlik” yapacak!
Herhalde öğrencilerine, dürüstlüğün, hakkın, adaletin; paradan puldan, şandan şöhretten, kariyerden daha büyük bir erdem olduğunu anlatacaktır.
***
Bak, Erman Toroğlu,
Bir;
Çobanlık, Peygamberlerin mesleğidir, önce onu öğren.
İki;
Bir insana -ilkokul çocukları gibi- soyadı üzerinden hakaret etmeyi de ancak senin gibiler marifet bilir.
Üç;
Artık bırak bu işleri Erman“Kabzımal”!