Konya’nın tarihi Bedesten Çarşısı içinde bulunan Kapu Camii, şehrin en meşhur ve en bilindik camileri arasında bulunuyor. Hem çarşı esnafı, hem de Konyalı vatandaşlar, bu camide namaz kılmak için yıllardır birbirleriyle yarış ederler. Kapu Cami, Konya için o kadar özeldir ki; halk arasında bu caminin önemi çok önemli noktalarda kullanılır.
Kapu Cami Konyalılar için özeldir. Bunun en güzel belirtildiği halk arasındaki kullanılan bir Kapu Cami önemini anlatayım size. Konyalılar, Konya’dan kız almak isteyen damada Kapu Camii’nde sabah namazı kılmadan kız vermediklerini söylerler. Konya’dan evlenmek isteyen damat adayları illaki Kapu Camii’nde sabah namazı kılacak ki, kızı versinler. Kapu Cami’nin Konya için çok özel olmasının nedenleri saymakla bitmez elbette. 6 yüzyıldır Konyalılara ibadet hizmeti veren bu camide, bugün bile Konya’ya gelen Cumhurbaşkanı, Başbakan ve bakanların hepsi burada Cuma namazını Konyalılarla eda ederler.
Kapu Camii’nde bir başka güzellik ise; Cuma namazı kılmak isteyen Müslüman, buraya en az 1 saat önceden gelmesi gerekiyor. Aksi halde eğer geç kalırsa, Kapu Camii’nde bir milimetre bile boşluk bulamaz.
Bunların yanında Kapu Camii, Konya’yı dünyaya anlatan en önemli yapıtlarındandır. Konyalılar bu camide adeta kendi ruhlarını bulurlar. Kapu Camii’nde buluşur Konyalılar, sabah namazlarına hep birlikte giderler. Kapu Camii’nde sabah namazından sonra çorbacıda buluşurlar. Bilen bilir bu camiyi, Beraber yüzyıllardır dua ederler, Mevlüt okuturlar, Allaha yalvarışta bulunurlar. Hemen hemen her camide yapılan tüm hadiseler, Kapu Camii’nde yapılması ise ayrı bir önem taşır.
6 yüzyıldır hiç eskimeyen cami
Dervişlerin, Alimlerin, büyük imamların, gönlündeki bu özel cami Konya'da merkezde sarraflar (çıkrıkçılar) caddesi üzerindedir. Asıl adı ihyaiyye olup eski Konya Kalesinin kapılarından birini çevresinde yer aldığında Kapı Camii adıyla anılır. Cami ilk defa 1658 yılında Mevlevi Dergahı Postnişinlerinden Pir Hüseyin Çelebi tarafından yapılmıştır. Bir süre sonra yıkılan bu camiiyi 1811 yılında Konya Müftüsü Esenlilerlizade seyyid Abdurrahman yenilemiş, 1867 yılında bir yangın cami ile birlikte bu civarda vakıf dükkanları da yok etmiş. Bu olaydan sonra 1868’de cami üçüncü kez yapılmıştır. Bugünkü caminin kapı kemeri üzerindeki kitabesinden banisinin ismi yazılı olmamakla birlikte 1868’de yapıldığı yazılıdır. Konya’da yapılmış olan Osmanlı camilerinin en büyüklerinden biri olup, düzgün kesme taştan yapılmıştır. Caminin önünde on mermer sütunlu son cemaat yeri bulunmaktadır. Son cemaat yerindeki sütunlar birbirlerine yuvarlak kemerlerle bağlanmıştır. Caminin basık kemerli basık kemerli giriş kapısının bezemesi bulunmamaktadır. Ayrıca doğu ve batı yönlerinde de birer kapısı daha vardır. İbadet mekânının üzeri içten sekiz kubbe, dıştan da çatı ile örtülüdür. Taş mihrap ve ahşap minberi oldukça sadedir. Yanındaki minarenin şerefeye kadar olan bölümü taştan, üzeri de tuğladandır. Şerefe ile külah arasında da çini kuşaklara yer verilmiştir. Caminin batısındaki şadırvanı Müftü Seyyid Abdurrahman tarafından 1812 yılında yaptırılmıştır. Camiinin yanında yazın namaz kılmak için mevcut olan bölümün altında on adet dükkan buluyor.
KAPU CAMİİ’NDE NAMAZ EDA ETMEK
Şehrin en güzide camisi olan Kapu Camii’nde geçen her zaman ayrı bir önem taşıyor. Camiye ilk adımınızı attığınızdan itibaren her yerinizi bir ufuk sarıyor adeta. Gözlerinizi gezdirmeye doyamayacağınız camide aynı anda hemen insanın içini ısıtan bir hava karşılıyor. Pencerelerinden içeri giren ışıklar namaz kılan Müslümanların üzerine Nur olup düşüyor sanki. Kapu Camii gece yarısına kadar açık durur hep. Cemaati hiç eksik olmaz, vakit namazlarında dolu olmasının yanında vakit aralarında da hiç eksik olmuyor cemaati.
Cemaatle birlikte namaz kılanların birçoğu da önüne rahleleri alıp Kur’an okuyarak diğer vaktin gelmesini beklerler. Bunların yanında camide yüzyıllardır Mukabele geleneği vardır.
Yüzyıllardır, Konya’ya ibadet hizmeti veren Meşhur Kapu Camii’nde Konya’nın en ünlü ve güzel imamları da cemaate namaz kıldırıp vaaz verdi. Konya'nın manevi dinamiklerinden İslam âlimi Tahir Büyükkörükçü, Ali Ulvi Kurucu, Hacı Veyizzade Kurucu gibi birçok Âlim burada Konyalılara buluştu Servet R. Çolak – Memleket