KOCAELİ (AA) - Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Rektörü Prof. Dr. Sadettin Hülagü, "Özellikle Amerika, Çin ve İsviçre'de üretilen biyoyazıcılardan sonra Türkiye de hasarlı dokuların tedavisinde kullanılabilecek doku özdeşlerinin üretilmesini sağlayan biyoyazıcı ve bu biyomedikal cihazda kullanılmak üzere hedef doku yapısına özgü biyomürekkep üretti" dedi.
KOÜ ile Biyomalzeme ve Doku Mühendisliği Derneğince düzenlenen Doku Mühendisliğinde Biyobasım: Polimerik Malzemeler, Biyoseramik Kompozitler ve Doku Özdeşleri Çalıştayı, KOÜ Araştırma ve Uygulama Hastanesi Konferans Salonu'nda başladı.
Çalıştayın açılışında konuşan Biyomalzeme ve Doku Mühendisliği Derneği Başkanı Prof. Dr. Vasıf Hasırcı, derneğin 2008'de kurulduğunu belirterek ilk biyomalzeme derslerini ODTÜ ve Hacattepe Üniversitesinde 1980'lerde vermeye başladıklarını söyledi.
Ağırlıklı olarak 1995'ten itibaren biyomedikal alanında konferanslar düzenlemeye başladıklarını anlatan Hasırcı, şu anda Türkiye'nin çeşitli üniversitelerinden 78 üyeleri bulunduğunu, KOÜ'nün de bu alanda çok aktif çalıştığını bildirdi.
Etkinlikte önemli çalışmaların ele alınacağını vurgulayan Hasırcı, şunları söyledi:
"Biyomalzeme vücutta çalışmayan ya da işlevini kısmen yerine getirebilen doku organ ya da benzerlerini laboratuvar koşullarında üretebilmek ve bu işlevleri daha iyiye götürmek ve en azından yerine getirebilmek için hazırlanan malzemelere denilen bir alan. Çok uzun yıllardır yapılmakla beraber özellikle 70'lerden itibaren dünyada biyomalzeme artık yerini aldı. Bunu izleyen klasik malzemelerden sonra doku mühendisliği sisteme girdi. Doku mühendisliği vücudun dokularını hücreler yardımıyla yapılmasını temelde hedefler. Bundan sonra jeneratif tıp ve bugün geldiğimiz nokta nano ve mikro teknolojinin karışımıyla ve biyolojik bilimin karışımıyla 3 boyutlu basım konuları gündeme geldi."
- "Türk bilim insanının başarısını göstermektedir"
KOÜ Rektörü Prof. Dr. Sadettin Hülagü de çalıştaya ev sahipliği yapmaktan büyük memnuniyet duyduklarını belirtti.
Doku mühendisliği ve nano teknolojinin bir araya gelmesiyle artık bu alanda oldukça iyi bir noktada olduklarını aktaran Hülagü, "Bu çok disiplinli çalışmaların en güzel örneklerinin ise mühendislik ve tıp arasındaki ilişki olduğunu söylemek gerekmektedir. Özellikle mühendislik çalışmalarının zirve noktalarına gelmeleri, tıp alanıyla entegre olması, bu aradaki ilişkinin de artmış olması, insan sağlığı açısından önemli bir rol kavşağı oluşturmuştur." dedi.
Son dönemde popüler bir araştırma haline gelen doku mühendisliği ile 3 boyutlu biyobasım alanlarındaki çalışmaların en önemli örneklerine üniversite olarak katkı sağlamaktan mutlu olduklarını aktaran Hülagü, şunları kaydetti:
"Özellikle Amerika, Çin ve İsviçre'de üretilen biyoyazıcılardan sonra Türkiye de hasarlı dokuların tedavisinde kullanılabilecek doku özdeşlerinin üretilmesini sağlayan biyoyazıcı ve bu biyomedikal cihazda kullanılmak üzere hedef doku yapısına özgü biyomürekkep üretti. 2 yıl gibi kısa sürede olması, Türk bilim insanının başarısını göstermektedir. Tasarım ve üretimi 2014'te başlayan biyolojik 2015 yılında tamamlanarak Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Deneysel ve Klinik Araştırmalar Merkezimizde özellikle doku mühendisliği alanında yeni araştırma imkanları sağladı. Çalışmalar sonucunda ülkemizde ilk defa yerli üretilen bir üç boyutlu biyoyazıcı ile yine bu yazıcıda yerli üretilen bir biyomürekkep kullanılarak canlı kemik doku özdeşi üretildi. Doç. Dr. Halime Kenar, Yrd. Doç. Dr. Nermin Demirkol ve Levent Aydın tarafından üretilen doku özdeşi belirli testlerden geçirilmek suretiyle ileride iskelet hastalıklarının, kemik kanserinin ve dental rahatsızlıkların tedavisinde kullanılabilir hale getirilerek hastalara özgü doku özdeşi eldesinde tedavi amaçlı uygulanabilecektir."
Çalıştay, bugün sona erecek.
AA