Geçtiğimiz hafta nasıl da dolu dolu geçti…
SÜ İlahiyat Fakültesi tarafından düzenlenen Modern Çağda Ahlak Sempozyumu çok önemliydi…
Vali Aydın Nezih Doğan’ın, diğer hocaların sunumu kadar değerli sözleri oldu sempozyumun başında… Dedi ki Doğan: Sorun yaratan yeni değerlerden hem kendimizi, hem evlatlarımızı hem de gelecek nesillerimizi korumamız gerekir. Bunu kapılarımızı dünyaya ve iletişime kapatarak değil, iletişim imkânlarını insanlık yararına kullanarak yapmalıyız.
***
Sonra SÜ Yenilikçi Fikirler Topluluğu tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen “Ulusal İnovasyon Zirvesi 2010”Konferansları hem öğrenciler açısından hem de şehir açısından oldukça önemliydi. Bu toplantıda konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek de üniversitenin hakkını verdi. Akyürek, “Bir Anadolu şehrinde yıl boyunca görebileceğiniz sayıda önemli ve etkin konuğu, Selçuk Üniversitesi’nde bir programda görebiliyorsunuz” dedi ki çok haklı…
Geçtiğimiz haftaya damga vuran sempozyum ve konferansların çoğunun adresi Selçuk Üniversitesi idi…
***
Konya Sanayi Odası tarafından düzenlenen Uluslararası Otomotiv Sektörünün Geleceği ve Çözümü İçin Kümelenme konulu konferans da önemliydi… Otomotiv ve otomotiv yan sanayinin geleceği bu konferansla masaya yatırıldı.
***
SÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi tarafından düzenlenen Global Kriz Ortamında Bankacılık Sektörü konulu konferansta Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Ahmet Ertürk’ü dinleme fırsatı bulduk. Büyükşehirlerde Hava Kalitesinin Geliştirilmesi Projesi için verilen start da önemliyi. Tüm dünyayı ilgilendiren böyle bir çalışmanın Konya’da hareket kazanması yine moral oldu.
***
Geçen haftaya sığan programlar bu kadar da değildi…
SÜ Konya Ticaret Odası, Konya Sanayi Odası ve Konya Teknokent’in ortaklaşa düzenledikleri “Zirveler için Yetişin” eğitim seminerlerini unutmamak lazım…
***
AHMET IŞIK ŞİİR YAZARSA
Ahmet Işık yaptı yapacağını…
150 araçlık bir konvoyla karşılattı kendini…
Nerden geliyordu da Konya’ya, niye karşılandı bilmiyorum…
Hani eski alışkanlıkları yaşatmak adına bir çalışma olmalı…
Siyasiler Ankara’dan gelirler…
Gelirken de TÜMOSAN önünden karşılanırlar…
Siyasiler dedimse, bunlar genelde ‘parti lideri’ olurlar…
Oysa Işık, hiçbir hareketin lideri de değil…
Kendisi için çalışıyor.
“Beni Meclis’e vekil olarak gönderin, sizi hiç yalnız bırakmam” diyor.
Bakın bu sözü doğrudur, bırakmaz…
***
Işık için 150 araçlık konvoy oluşturulmuştu ya…
Kendisi de 1956 Model Ford marka otomobile binmişti…
Şimdi olaydaki renk zenginliğini görüyor musunuz?
Işık, seçime kadar Konya’yı karış karış gezeceğini söyledi hafta sonundaki karşılamada…
Bir de şiir okudu, aynen şöyle:
Bir vefa istiyorum tutup kaldıracak. / Bir vefa istiyorum, asla yalnız bırakmayacak. / Bir vefa istiyorum geçmişi gelecekte yaşatacak. / Bir vefa istiyorum, sıcak mı sıcak insanlığa haykıracak.
Seçimlerde illa bir partiden ‘aday olmak’ diye bir şey olmadığına göre, Işık’ın da bağımsız vekil adayı olmak en tabi hakkı…
Bakalım konvoylu, şiirli, 1956 Model Ford’lu seçim startının devamı nasıl gelecek…