DENİZLİ (AA) - Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Başkanlık sistemine ilişkin "Türkiye Büyük Millet Meclisinden bir uzlaşmayla geçecek olan böyle bir sistem, bu ihtiyacı giderecek sistem, 367 oyun üzerinde dahi olsa halka götürerek halka onaylattıracağız" dedi.
Zeybekci, Denizli Ticaret Odasını ziyaretinde, vatandaşlara aşure dağıttı. Oda başkanlığına yeni seçilen Uğur Erdoğan ile odanın meclis başkanlığına seçilen Hüseyin Memişoğlu'na hayırlı olsun dileklerini ileten Zeybekci, "Denizli Ticaret Odası Meslek Komiteleri Ortak Toplantısı" öncesi, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı.
Bir hafta önce Brüksel'de olduklarını anımsatan Zeybekci, Brüksel'de AB Ticaret ve Ekonomi Komiseri, AB Taşımacılık Komiseri, ilgili kurum ve kuruluşlarla önemli görüşmeler yaptıkları belirtti.
Zeybekci, 2015 yılı mayıs ayında Gümrük Birliğinin güncellenmesi, yenilenmesi, kapsamının genişletilmesiyle ilgili ilan ettikleri ortak deklarasyon konusunda şu anda teknik çalışmaların bittiğini ifade ederek şunları söyledi:
"Türkiye olarak teknik çalışmaları tamamladık. Yakında kamuoyuyla da paylaşacağımız etki değerlendirme raporlarımız çıktı. Aynı kuruluş tarafından aynı yöntemle AB için de aynı şekilde etki değerlendirme çalışmaları bitti. Diğer taraftan AB Komisyonu tarafından da ilgili komiserin yetki almasıyla ilgili bilgilendirme çalışmaları bitti, bütün ülkeler bilgilendirildi. Biz de tüm sivil toplum kuruluşları, hükümet bilgilendirildi ve yetki alım aşamasına geldik. Yıl sonundan önce de yetkileri alacağımıza inanıyoruz. Önümüzdeki yıl teknik görüşmeleri Türkiye'de resmi olarak başlatacağız ve çok kısa bir sürede de bu görüşmeleri tamamlamayı hedefliyoruz."
- "Gümrük Birliği, AB ile ekonomik anlamda tam entegrasyon demek"
Türkiye'nin ihracatında yüzde 5-6 seviyelerindeki daralmaya karşı AB'ye ihracatın yüzde 13-15 aralığında artmaya devam ettiğine işaret eden Zeybekci, şöyle konuştu:
"Şu an itibariyle Türkiye'nin ihracatının içinde AB'nin aldığı pay, tam yüzde 50'dir. Yani toplam ihracatımızın yüzde 50'sini AB'ye yapıyoruz ve artırarak devam ediyoruz. Yani dünyada aşağıya giderken. Hedef burada AB'nin kendi içindeki 28 üye ülkenin kendi içinde yapmış olduğu ticaret yüzde 70'e yakın. Biz de o noktaya geliyoruz. Şimdi önümüzdeki sene Türkiye olarak Gümrük Birliğinin güncellenmesini gerçekleştirdiğimiz zaman AB ile toplam ticaretimizde çok daha büyük bir artış imkanı yakalayacağız. Bunu neden yakalayacağız çünkü AB ile sadece sanayi ürünleri bizim Gümrük Birliği kapsamında. Yeni güncellenmiş AB ile Gümrük Birliği Anlaşmamızda tarım ve gıda ürünlerinin, hizmetler sektörünün ve kamu alımlarının ve kamunun AB'deki ihalelerine Türkiye'nin tüm şirketlerini girilebilir hale getireceğiz. Bu Gümrük Birliği genişlemesi, bu genişlemeye ulaştığımız zaman AB ile ekonomik anlamda tam entegrasyon demek bu. Diğer bir alana da biz, AB ile Gümrük Birliği kapsamında karar alma mekanizmalarında birebir söz sahibi olmak istiyoruz."
- "Birinci öncelikli hedef AB standartlarını tutturmak"
Temaslarında AB ile ilişkiler ve 15 Temmuz'la ilgili sorulan soruları yanıtlama imkanı bulduklarını aktaran Zeybekci, "Biz orada şunu söyledik.Türkiye için birinci öncelikli hedef, AB'ye tam üye olmak değildir. Bizim için birinci öncelikli hedef AB standartlarını tutturmaktır. Bizim için bu stratejik bir hedeftir. Biz AB standartlarını tutturduktan sonra AB'ye tam üye olmamamız bizim için hiç de önemli değildir. Bunun altını çizerek net bir şekilde söyledik. Burada Türkiye'nin AB'ye ne pahasına olursa olsun, ne olursa olsun böyle bir takıntımız da yok. Tabii ki 53 yıldan beri Türkiye tercihi çok net bir şekilde koydu. Asıl hedefimiz tabii ki AB'ye tam üyeliktir ama birinci stratejik önceliğimiz bizim için AB standartlarını tutturmaktır." dedi.
- "Körfez İşbirliği Konseyi Dışişleri Bakanları toplantısında çok önemli kararlar alındı"
Zeybekci, İngiltere'nin AB'den resmi olarak ayrıldığı gün AB ile İngiltere arasında hangi anlaşma varsa Türkiye ile İngiltere arasında da aynı anlaşmanın devreye gireceğine dikkat çekerek "İngiltere şu anda ticaretimizde ihracatımızda ikinci pazarımız. Zaman zaman birinci de oluyor. İngiltere ticaret fazlası verdiğimiz ülkelerden bir tanesi. Bu anlamda da İngiltere ile teknik resmi görüşmelerimiz başladı. İngiltere ile çok kapsamlı AB ile tamamlayacağımız Gümrük Birliğinin ticaret kapsamını tam anlamıyla birebir örtüşecek serbest ticaret anlaşması hazır." diye konuştu.
Zeybekci, perşembe günü Dışişleri Bakanı ile Suudi Arabistan'da olduklarını hatırlatarak şu ifadeleri kullandı:
"2009 yılından beri görüşmeleri dondurulmuş olan Körfez İşbirliği Konseyi ile Suudi Arabistan, Katar, Umman, Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt gibi ülkelerin içinde yer aldığı 6 ülke ile serbest ticaret anlaşması görüşmelerinin derhal başlatılması ve kısa sürede bunların sonuçlandırılması ilgili Körfez İşbirliği Konseyi Dışişleri Bakanları toplantısında çok önemli kararlar alındı. FETÖ bölücü terör örgütünün bir terör örgütü olarak tanınması, kayıtlara geçmesi buna karşı ortak önlemler alınması, eylem planına konması. Bunun yanında Türkiye ile Körfez İşbirliği Konseyinin serbest ticaret anlaşması görüşmelerinin derhal başlatılması ve en kısa sürede sonuçlandırılması da orada karar metinlerine yazıldı."
- "Amerikan dolarının aşırı değerli kalması sürdürülebilir değil"
Zeybekci, kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in Türkiye kararına ilişkin şu görüşleri aktardı:
"Moody's'in Türkiye'nin not indirmesinden sonra Türk lirasının değer kaybı ile ilgili bir ilişki yoktur. Bu, teknik olarak tespit edilmiş bir konudur. Böyle bir ilişki de kurulamaz. Türk lirasının değer kaybetmesinin etkileri, yurt dışından kaynaklanan yani global herkesin etkilendiği bir süreçtir. Amerikan Merkez Bankasının 3 yıldan beri bir türlü yapamadığı bu faiz artırımlarıyla ilgili spekülatif hareketlerin karşılık bulmasıdır. Merkez Bankamız son 5 aydan beri Türkiye'deki döviz ile ilgili hiçbir şekilde aktif rol oynamıyor. Günlük ihaleler yapmıyor. Piyasaya para vermiyor. Vermemesini de biz kuvvetle öneriyoruz ve müdahale etmemesini de öneriyoruz. Piyasanın kendi içinde bu regülasyonu, bu dengelemeyi tamamlamasının çok daha sağlıklı olduğuna inanıyoruz. Toplumsal olarak da Türkiye'ye yapılabilecek en kötü, en büyük haksızlıklardan bir tanesi 'Türk lirası değer kaybetti, Türk ekonomisi kötü mü? Türk lirası değer kazandı Türk ekonomisi iyi mi?' anlamındaki algı yönetiminin yanlış olduğunu düşünüyoruz. Türkiye'deki Türk lirasının dolar karşısındaki değer kaybı, tamamen bizim dışımızdaki sebeplerden kaynaklanan uluslararası piyasalardaki hareketlenmelerden kaynaklanan, geçici bir durumdur. Bunun da altını çizerek söylüyorum. Amerikan dolarının aşırı değerli kalması sürdürülebilir değildir."
- "Şangay Birliği de bizim için bir hedeftir ama bu alternatif midir, değildir"
Bir gazetecinin "Türkiye için Şangay 5'lisi bir hedef mi?" sorusuna Zeybekci, şu yanıtı verdi:
"Bizim için Gümrük Birliği bir hedeftir, bizim için ABD-AB arasındaki Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı (TTIB), Rusya ve eski Sovyet cumhuriyetlerinin içinde yer aldığı 5 ülkenin içinde yer aldığı Avrasya Gümrük Birliği bizim için bir hedeftir, tam üye olmak anlamında söylüyorum. Bunların hedef olduğu gibi Şangay Birliği de bizim için bir hedeftir. Körfez İşbirliği Konseyi de bizim için bir hedeftir. Biz Türkiye olarak global anlamda etkin bir ekonomi olmak zorundayız. Bunun için Şangay Birliği de bizim için bir hedeftir ama bu alternatif midir, değildir."
- "Milletin seçtiği cumhurbaşkanı, eski cumhurbaşkanları gibi olamaz"
Başkanlık sistemi ile ilgili soruyu cevaplayan Zeybekci, şu anda Türkiye'de devletin yönetimi anlamında bir sıkıntı olduğunu belirterek şunları kaydetti:
"Millet, devletin önünde gidiyor. Millet iradesini kullanarak dedi ki 'Ben kendi irademle bundan sonra Cumhurbaşkanını seçeceğim.' Milletin seçtiği bir cumhurbaşkanı, bu ülkede eski cumhurbaşkanları gibi olamaz çünkü halkın seçtiği bir cumhurbaşkanı var. Bir de bunun adı Recep Tayyip Erdoğan. Bu ülke sevdalısı, millet sevdalısı bir lider var. Bu ülkede başbakanlar da artık eskisi başbakanlar olamaz çünkü halkın seçtiği bir Cumhurbaşkanının olduğu bir ortamda halka gidip de ben çok iyi imza atarım, çok iyi onaylarım diyecek bir cumhurbaşkanı seçimlerde herhalde böyle bir şey demez. Bu ülkenin, bu milletin tüm dertleriyle ilgilenmek, projeler ortaya koymak, ülkenin muasır medeniyetler yolculuğunun tarifine kaptanlığını yapabilecek bir liderlik yapacak bir söylem içinde olacaktır. Türkiye, bu anlamda bir tercihte bulundu. Kendi oylarıyla bir cumhurbaşkanı seçti. Şimdi sistemin diğer tarafını parlamenter yapıyı, hükümet yapısını buna uygun hale getirmek zorunda. Yani halkın seçtiği cumhurbaşkanlığına uygun bir diğer siyasi yapıyı, parlamenter yapıyı uygun hale getirmek zorunda. Onun için buna adına başkanlık sistemi mi cumhurbaşkanlığı sistemi başka bir şey mi deriz, ortada çok net şekilde buna bir ihtiyaç vardır. Siyaset bunu çok iyi tartışmalı. Halkın önüne getirmeli. Biz de AK Parti olarak şunu söylüyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisinden bir uzlaşmayla geçecek olan böyle bir sistem, bu ihtiyacı giderecek sistem, 367 oyun üzerinde dahi olsa halka götürerek halka onaylattıracağız çünkü bu çok köklü, tarihsel bir değişim ve dönüşüm. Son dönemlerde TBMM'de grubu olan partilerde bir yakınlaşma var, yakınsama var, birbirlerinin fikirlerine doğru. Yakın bir gelecekte de herhalde böyle bir çalışma yapılır. Parlamentodan geçtikten sonra halkın önüne gelir, halk da bu anlamda son kararını verir. Türkiye'nin menfaatine... Türkiye geleceğe doğru koşacaksa, hızlı hareket edecekse bu bir liderlikle, yani güçlü, hızlı, esnek karar alabilen bir sistemle yapılması gerekiyor. O da başkanlık sistemidir diye inanıyorum."
Zeybekci, danışmanlarından Ufuk Çetin ile işadamı İlhan Yaşar'ın kızı Memnune Yaşar'ın Kültür Sitesi'ndeki düğününe katıldı. Eski Enerji Bakanı Taner Yıldız ile nikah şahidi olan Zeybekci, Merkezefendi Belediye Başkan Yardımcısı Yusuf Görgüç'ün oğlu Yiğit Efe Görgüç'ün de sünnet düğününe iştirak etti.
AA