Elden gelen öğün olmaz...-2

Köşemizi takip edenler geçen haftaki yazıyı hatırlayacaklardır. “Elden gelen öğün olmaz, o da vaktinde gelmez” başlıklı yazımda Yayın Koordinatörümüz yönetmenlik insiyatifiyle bazı düzeltmelerde bulunmuş ve yazımızın maksadını aşan ifadelere yer vermiş. Yazılarımı evimde bilgisayar bulunmadığı için tükenmez kalemle yazmaktayım. Bunun için de yayın aşamasında yazıma müdahale edilmesine engel olacak durumda değilim. Çünkü ev hanımıyım. Bahsi geçen iki programı, eleştirilerimi saklı tutarak vaktim oldukça izlediğimi söyleyeyim. Bugünlerde bir benzeri de Star ekranlarında başlamış. Heniüz izleme fırsatı bulamadım. “Bu tarz programları izlemek, bize ne kazandırır?” sorusuna gelince cevabı her bireyin şahsında farklılık arz edecektir. Belki de kişiyi evinde yapmak istediği değişikliğin başkalarının evinde de olsa gerçekleştiğini görmek rahatlatıyordur. Ya da evinin herhangi bir bölümünde oluşturacağı farklılığın yaşam biçimlerine de yansıyacağını umut edenler vardır.Keşke, yerel televizyonları da harekete geçirsek de, onları monotonluktan kurtarsak diyorum. Aslında onlar dekorasyon işlerine el attılar Her ne kadar işi; tentene ve inci boncuğun ötesine götüremeseler de bu haliyle farklı bir alan oluştu kanımca. Bu noktada “Nazar Boncuğu” yapımcısı kutlamak gerekiyor. Fıtratlarından gelen süsleme ve yenileme güdülerine “dur” diyemeyen hanımlara TV ekranlarından ulaşmanın moda olduğu günlerin çok öncesinde bu işi başlatmışlardı.Fatma Cankara’nın sunduğu “Hanımeli”nde isi artık esas konuğun yanında el sanatlarında becerikli bir hanım da ‘olmazsa olmaz’lardan. KTV ise Uğur Böceği’ne arasıra çağrılan yetenekli ellerle yetinmeyip “Dekoratif Yaşam” adlı yeni bir programa başladı. İzleyici kitlesinin ekseriyetinin hanımlardan oluştuğunun farkında olan medya, önümüzdeki günlerde bu programların farklı versiyonları ile karşımıza çıkacaktır. TV 8’deki “Derya gibi” ya da STV’nin hanımlar programı “Yeşil Elma”da, bu tarz bölümlerin oluşturulması sözlerimiz doğrular nitelikte olayın yaygın medyaya sıçradığını gösteriyor. Buna benzer vesilelerle evde üretim yapan hanımların sayısı da hızla artıyor. Ne güzel… Unutmadan bu sayfanın editörü ve gazetenin musahhihi Murat Güzel! Satırlarım arasına yabancı cümlelerin girmesine lütfen izin vermeyin. Olmaz mı?