Başlıktaki yargı sevdiğim bir dostuma ait. Niye? Nasıl?
Ekmeğin dışı taş gibi sert, içi pamuk gibi yumuşak. Sıktığında bir avuç kalıyor. Katkı maddeleri; ne ararsan
Aydoğduda ikamet eden dostumun dediğine göre, o bölgede bir birine yakın epeyce bakkal var ve bunlardan üçü 150 kuruşa ekmek satıyormuş. Nası yani dedim. Evet 150 kuruş. E peki, bu ekmek undan mı yapılıyor demişsim. Evet
Niye sadece üçü? Diğer bakkallar ekmek satabiliyor mu?..
Bu bakkallardan bir dördüncüsü ben de satayım, bana da ver demiş fırına. Hayır cevabı almış. Çok istiyorsan diğer bakkaldan 150ye al, 200ye sat. Oldu canım
Belediye, ekmeği 250 kuruşa veriyor. Zar zor kurtardıklarını söylüyorlar. Öyle ya kar değil, hizmettir maksat. Peki 150ye satan para kazanmıyor mu? Zararına mı satıyor? Niye satıyor zararına? Belediyeyle yarışacak hali yok ya. Valla ben anlayamadım bu ekmek işini.
Hem çok kötü ekmek satılıyor millete hem de kafa karıştıran fahiş fiyat farkları var!
Kim el atacak ekmeğe. Elimin kalemiyle ben mi?
Beyler kaliteli ekmek istiyoruz. fiyatta da istikrar. Her gün tükettiğimiz bu önemli besin kaynağımızın içinde de bir süre sonra bizi zehirleyecek katkılar istemiyoruz.
Ekmeğimizle oynamayın ve oynatmayın.
Ben belediye ekmeği yemiyorum, öyle sağda solda gördüğüm ucuz ekmeklerin yanından bile geçmiyorum. Kalitesine güvendiğim temiz bir fabrikanın satış büfesinden alıyorum ekmeğimi. Son dönemde kaliteyi önceleyen fırınlar kuruldu. Hem de dört dörtlük olanları var.
Allah dar gelirli insanımıza sabır, bu insanları kullanan fırsatçılara da insaf versin.