ANTALYA (AA) - Antalya Ticaret Borsası (ATB) ve Batı Akdeniz Ekonomisini Geliştirme Vakfı Başkanı Ali Çandır, tarım ve gıda sektörünün enflasyonun tetikleyicisi değil frenleyicisi olduğunu bildirdi.
Çandır, yaptığı yazılı açıklamada, bugün Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan aralık ayı enflasyon rakamlarını değerlendirdi.
Antalya, Isparta ve Burdur illerini kapsayan Batı Akdeniz Bölgesinin yüzde 1,28 ile 26 bölge içerisindeki en düşük aylık tüketici enflasyonuna sahip olduğunu belirten Çandır, Antalya ve Batı Akdeniz'in, benzerini daha önce hiç yaşamadığı zorluklarla dolu bir yılı geride bıraktığını öne sürdü.
Çandır, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Batı Akdeniz'in Türkiye ortalamasının altında bir enflasyon yaşaması tarıma ve daralan talebe bağlı. Tarım ve gıda sektörü, ülkede yaşanan enflasyonun tetikleyicisi değil frenleyicisi durumunda. Örneğin tarım ve gıda enflasyonu yüzde 5,4 ile hem son 14 yılın üçüncü en düşüğü olmuş hem de diğer kalemlerdeki fiyat artışlarının altında kalmıştır. Mesela sağlık, tıbbi ürünler ve ulaştırmada yüzde 12'lik, eğitimde yüzde 10'luk, alkol ve tütünde yüzde 32'lik, kiradaki yüzde 9,3'lük, sigortada yüzde 16,3'lük ve çeşitli mal ve hizmette ise yüzde 11,1'lik fiyat artışları yaşanmıştır. Şimdi kalkıp hala 'tarım ve gıda yüzünden enflasyon hedefinden saptık' demek, tarım ve gıda sektörünü hiç hak etmediği ve tamamen gerçek dışı bir şekilde günah keçisi olarak ilan etmektir."
Tarım ve gıdanın enflasyon sepetinden tamamen çıkartılarak yeniden hesaplama yapılırsa, aslında enflasyonun uzun bir süredir çift hanede seyrettiğinin görüleceğini söyleyen Çandır, enflasyon hala tek haneli olarak açıklanıyorsa bunun tamamen tarım ve gıda sektöründe iştigal edenlerin, büyük baskı altında kalmalarına rağmen, genel enflasyonu frenleyici fedakarlıkları sayesinde olduğunu ifade etti.
Antalya ve Batı Akdeniz’in 2016 yılını hem ekonomik hareketlilik hem de toplumsal hareketlilik bakımından Türkiye ortalamasının çok üzerinde bir olumsuzlukla yaşadığını belirten Çandır, "O yüzden de yıl boyunca Antalya'ya pozitif ayrımcılığı talep ettik ve gerekçelerini açıkladık. Kurumsal sorumluluk, nesnel gerçekler ve bilimsel yöntemler ışığında çözüm önerilerimizi hem kamuoyumuzla hem de merkezi ve yerel karar vericilerle paylaştık ve takipçisi olduk. Bu konudaki çözüm önerilerimiz için kentin tüm paydaşları ile ortaklaşa çözüm üretmek için azami gayreti gösterdik. Bu gayretimiz artarak devam edecektir." değerlendirmesinde bulundu.
AA