ANTALYA (AA) - Vücudunda şekil bozukluğu bulunan, doğuştan işitme engelli olduğu için 1,5 yaşından beri işitme cihazı kullanan 23 yaşındaki Mustafa Alper Kocabıyık, en büyük destekçisi annesinin sayesinde yöneldiği resim ve fotoğraf alanında sergiler açarak engelleri aşmanın güzel bir örneğini oluşturuyor.
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Güzel Sanatlar Lisesi'nden (ATSO) 2018'de mezun olan 23 yaşındaki Mustafa Alper Kocabıyık'ın, doğuştan işitme engelli ve yüzde 78 şekil bozukluğu bulunuyor.
Aynı zamanda kronik kalp hastası olan Kocabıyık, resim ve fotoğrafla ilgileniyor. Antalya'da sergiler açan Kocabıyık, engeline rağmen sanatla hayata tutunmanın mutluluğunu yaşıyor.
Kocabıyık, 1,5 yaşındayken kulağına işitme cihazı takıldığını, iki yaşındayken açık kalp ameliyatı olduğunu, dört yaşındayken de özel eğitim ve rehabilitasyon merkezine gitmeye başladığını söyledi.
Astım bronşit hastası olduğunu ve her ay hastanede tedavi gördüğünü aktaran Kocabıyık, "Özel eğitim ile ATSO Güzel Sanatlar Lisesi'ni bitirdim. Tabi ki bu süreç kolay olmadı ama içimdeki sanat aşkı ve sevgisiyle birçok şeyi başardım. Okul müdürlerinden, belediye başkanlarından, resim öğretmenlerimden bir çok kez plaket ve hediye aldım." dedi.
Rahatsızlıklarının hayatını genel olarak olumsuz etkilediğini dile getiren Kocabıyık, annesinin kendisini her hafta sonu resim atölyesine götürdüğünü kaydetti.
Mustafa Alper Kocabıyık, sokaktaki insanların bakışlarının aşırı derecede rahatsız edici olduğunu belirterek, "Bütün bu olumsuzlukları sanatımla yendiğimi, insanların bakış açılarını değiştirdiğimi düşünüyorum. Hani derler ya 'Allah bir yerden alıyor, bir yerden veriyor.' İşte bu sözün sözlük anlamıyım." ifadelerini kullandı.
- "Engelimi sanatla aşabileceğimi düşündüm"
4-5 yaşlarındayken oyuncaklarının resmini çizmesini annesinin fark etmesiyle resme başladığını anlatan Kocabıyık, daha sonra bunun eğitimini aldığını söyledi. Lise döneminde de fotoğraf çekmeye başladığını dile getiren Kocabıyık, ilk fotoğraf sergisini de lise döneminde açtığını aktardı.
Kocabıyık, annesinin yönlendirmesiyle sanatla ilgilendiğini belirterek, "Allah'tan gelen yeteneğimin olması da beni sanata itti. Tabi ki engelimi sanatla aşabileceğimi de düşündüm. Sanat hastalıklarımı unutturuyor. Bazen kalbimde çarpıntı olduğunda annem beni balkona çıkarır ve 'Şu resmi çiz, bu resmi yap' der. Bir de bakmışım bütün hastalıklarım aklımdan gitmiş." dedi.
İlgisini çeken her şeyi fotoğrafladığını ve belli bir objeye takılıp kalmadığını ifade eden Mustafa Alper Kocabıyık, eski evleri ve sokakları, yaşlıları, suda yansıyan cisimleri çektiğini söyledi.
- Annesi ve arkadaşları daima yanında
Kocabıyık, en büyük destekçisinin annesi olduğunu ve yaptığı bütün güzel işleri annesi sayesinde gerçekleştirdiğini dile getirerek, şöyle konuştu:
"Annem resim atölyesine giderken bile yanımda gelir. Kalbimden dolayı bir şeyler olacak diye çok korkar. Kısacası her anımda yanımdadır. Arkadaşlarının da desteklerini esirgemez. Özellikle son açtığım sergide arkadaşlarımın büyük yardımı oldu. Antalya'da birçok yerde resim ve fotoğraf sergisi açtım. Aklımdaki ve hayalimdeki proje, yurt dışında da bu tür etkinliklere katılmak. Her insan gibi benim de hayallerim var. Öncelikle gözümde oluşan katarakttan ameliyat olmak ve kalbimdeki çarpıntıdan kurtulmak istiyorum. Daha sonra yurt dışına çıkmak istiyorum. Orada gördüğüm yerleri bol bol çizmek istiyorum."
Sokakta, otobüste, tramvayda insanların kendisine baktığını ve bu yüzden rahatsız olduğunu anlatan Kocabıyık, "Elimle yüzümü kapatıyorum. Annem sorduğu zaman da çocuklar çok bakıyor diye saklanıyorum diyorum. Yaşları büyük olan insanlar çok rahatsız ediyorlar. Engelli insanlar her zaman hayata sımsıkı sarılıp engellerini aşsınlar. Ben bunu annemin sayesinde başardım. İnşallah herkes benim dediklerimi ve bu hayatımı okuduktan sonra başarının arkasından koşar." diye konuştu.
NOT: Bu haber, AA'nın kuruluşunun 100. yılı kapsamında iletişim fakültelerinde okuyan lisans öğrencilerine yönelik düzenlenen "Gelecek 100 Yılın Habercileri" projesi kapsamında öğrenciler tarafından hazırlanmıştır.