Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek’in el emeği ve göz nuruyla ürettirdiği “Engelliler Rehabilitasyon Merkezi” projesinin temelinin atılıp tamamlanmasıyla engellilerin yaşadığı acılar büyük ölçüde dinecek. Bu şehirde yaşayan tüm engel gruplarının eğitime ihtiyacı olanları bu merkezde eğitilerek hem belediyeye yeni gelir kaynakları sağlanacak, hem de engellilere yönelik yeni hizmet kapılarına finans akışı sağlayacak. 100 sin metrekarelik alan üzerine kuralacak olan dev merkezde aynı anda 1000 engelliye eğitim hizmeti sunulacak. Proje sayın Akyürek’in görev süresi içerisinde tamamlanacak ve Türkiye’ye, hatta Ortadoğu’ya örnek bir proje olacak. Bu arada, hükümetin çıkarttığı “Engelliler Yasası”nın sağladığı haklar, çok kısa bir zaman içerisinde yüzleri güldürmeye başlayacak. Bana göre, Ak Parti’nin siyasi kadroları bu yasanın sağladığı kazanımları topluma iyi anlatırsa, engellilerin vereceği oylarla yeniden iktidara yürüyecek.
Engellilerin bu coğrafyada yüzlerce sıkıntısı var.
Bu köşeden zaman içerisinde bunları yazmaya gayret edeceğiz.
Bugün bunlardan birini daha irdeleyeceğiz.
Bilgilerimizle kamuoyuna yararlı olmaya çalışacağız.
Engelli çalışanlar nasıl emekli olabiliyor?
Bu konuda çok sayıda mail aldığımız için önce memurlarla ilgili öğrendiklerimizi paylaşacağım. Özürlü emekçilerden memur olanların karşılaştığı önemli sorunlarından birisi de, erken emeklilikle ilgili.
Konuyla ilgili olarak bir okurumuz diyor ki: “16 yıldır devlet memuru olarak çalışıyorum, memuriyete girdikten 10 yıl sonra oluşan rahatsızlığımdan dolayı 2000 yılında aldığım yüzde 54 sakatlık oranı ile vergi indiriminden yararlanmaktayım. Normal statüde memuriyete başladığımız gerekçesi ile Emekli Sandığı, mevcut kanunda özürlü SSK’lılara tanınan erken emeklilik imkanından bizleri yararlandırmamaktadır. Norm ve Standart birliği sağlamak üzere çıkarıldığı iddia edilen ve 01.01.2007 tarihinde yürürlüğe girecek olan yeni Sosyal Güvenlik Kanunu’na göre 2000 yılından beri yüzde 54 sakatlık oranı ile vergi indiriminden yararlanmam nedeni ile erken emekli olma imkanım olup olmadığını, ayrıca var ise şartlarını açıklayabilir misiniz?”
Bu soruya Star Gazetesi’nin çalışma hayatı yazarı Sosyal Güvenlik Uzmanı ve SSK Müfettişi Resul Kurt ağabeyin(info@resulkurt.com) yazdıklarıyla yararlı olmak istiyoruz. Resul Kurt ağabeyi hadi birlikte okuyalım…
“Gerçekten de, halen yürürlükte olan sosyal güvenlik yasaları bir çok konuda farklı hükümler içeriyor. Bu farklılıklardan birisi de özürlülerin emekliliğiyle ilgili. 5434 Sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu’na göre kamuda memur olarak sakat kadrosunda çalışanlar 15 tam yıllık çalışma ile yaşlarına bakılmaksızın emekli olabilmektedir. Ancak, 5434 Sayılı Kanun’un 39 uncu maddesinin 21/4/2005 tarihinde değiştirilen (j) bendi uyarınca; göreve girişlerinde, Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe uygun olarak alınmış ve raporda sakatlık oranı en az yüzde 40 olanlardan fiili hizmeti 15 yıl olanların istekleri üzerine emekli edilirler. Aynı kanunun ek geçici 22’inci maddesine göre de sakat olup sakatlarla ilgili mevzuattan yararlanmaksızın ve 25.08.1971 tarihli ve 1475 sayılı İş Kanununun 25 inci maddesine göre tescili yapılmaksızın Emekli Sandığı’na tabi görevlere giren ve bedensel ve zihinsel yeteneklerindeki eksiklik nedeniyle çalışma güçlerini en az yüzde 40 oranında yitirdiği sağlık kurulu raporu ile belgelenen ve 15 yıl ve daha fazla fiili hizmeti olanlar da 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu’nun 39’uncu maddesine, 13.11.1981 tarih ve 2559 sayılı kanunla eklenen (j) fıkrası hükmünden yararlanırlar. Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü iki maddeyi de dar yorumlamakta, doğuştan engelliler dahi işe girmeden önce sağlık raporu olmadığı için emekli edilmemektedir. Sadece sakat kadrosunda çalışanlar 15 yıllarını tamamlayınca Emekli Sandığı’nca emekli edilmektedirler. 01.01.2007 günü yürürlüğe girecek olan 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 28’inci maddesi gereğince:
...Sigortalı olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihten önce 25’inci maddenin ikinci fıkrasına göre malul sayılmayı gerektirecek derecede hastalık veya özürü bulunan ve bu nedenle malullük aylığından yararlanamayan sigortalılara, en az onbeş yıldan beri sigortalı bulunmak ve en az 3960 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olmak şartıyla yaşlılık aylığı bağlanır. Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmet sunucularının sağlık kurullarınca usulüne uygun düzenlenecek raporlar ve dayanağı tıbbi belgelerin incelenmesi sonucu, Kurum Sağlık Kurulu’nca çalışma gücündeki kayıp oranının;
a) Yüzde 50 ila yüzde 59 arasında olduğu anlaşılan sigortalılar, en az 16 yıldan beri sigortalı olmaları ve 4320 gün,
b) Yüzde 40 ila yüzde 49 arasında olduğu anlaşılan sigortalılar, en az 18 yıldan beri sigortalı olmaları ve 4680 gün,malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olmak şartıyla ikinci fıkranın (a) bendindeki yaş şartları aranmaksızın yaşlılık aylığına hak kazanırlar... hükmü getirilmiştir.
01.01.2007 günü yürürlüğe girecek olan 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun yukarıdaki 28’inci maddesi gereğince yüzde 54 rapor oranıyla, 16 yılı tamamladığınızda emekli olursunuz.”
Engelsiz bir yaşam dileğimizle, sağlıcakla kalın…