Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Bahreyn, Suudi Arabistan ve Katar ziyareti dönüşü gazetecilere, anayasa referandum u için, "Bizim 'hayır'a baskı gibi bir derdimiz yok. Ama 'hayır' demekte hayır da yoktur" dedi. Habertürk Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Selçuk Tepeli'nin sorularını yanıtlayan Erdoğan, Referandumda 'hayır' oyu verecekler için, "Şerre rıza şerdir" nitelemesi yaptı. "Partili cumhurbaşkanına geçişin ön adımı o süreçte olabilir. Referandum hayırlısıyla 'Evet'le neticelendikten sonra, bizim partiye kayıt olma imkânımız doğacaktır" diyen Erdoğan, "Sayın Bahçeli'nin ifade ettiği gibi fiili durumun hukukileştirilmesiyle de artık toplumun buna hazır hale gelmesi önem arz ediyor" ifadesini kullandı.
"EVET' ÇIKTIKTAN SONRA PARTİYE KAYIT OLMA İMKANIMIZ DOĞACAK"
- Anayasa değişikliği kabul edilirse, Cumhurbaşkanlığı sistemine geçiş için 2019'a kadar 2 yıllık bir süre var. O süre için bir planınız olacak mı?
Geçiş sürecini sağlıklı bir şekilde hazırlamamız lazım. Örneğin partili Cumhurbaşkanı'na geçişin ön adımı o süreçte olabilir. Referandum hayırlısıyla "Evet"le neticelendikten sonra, partiye kayıt olma imkânımız doğacaktır. Süreci bu şekilde değerlendirerek 2019'a hazırlanmak, ülkemiz için çok daha hayırlı, isabetli olacaktır.
"HAYIR' DEMEKTE 'HAYIR' YOKTUR"
- "Hayır" demek isteyenler üzerinde baskı olduğu iddiaları konusunda cevabınız nedir?
Bunu anlamakta gerçekten zorlanıyorum. Böyle bir şey olamaz ki. Nitekim her akşam televizyonlarda anketörler bu noktada değerlendirmelerini yapıyorlar. Anketlerin bütün değerlendirmelerini yazar-çizer arkadaşlarımızla birlikte oralarda tartışıyorlar. "Evet"çisi de "Hayır"cısı da yapıyor, yapacaktır. "Evet"i savunanların varlığını, "Hayır"cılara bir baskı gibi sunmak doğru olmaz. Ne düşündüğümüzü elbette söyleyeceğiz. Gerek Başbakan, gerek Sayın Bahçeli, gerek şahsım, bizim için kutsal olan demokratik hakkımızı kullanarak meydanlarda konuşuyoruz. "Hayır"cılara baskı olur bahanesiyle bu hakkımızı engellemek, tabii ki yanlış olur. Bizim "Hayır"a baskı diye bir derdimiz yok. Ama "Hayır" demekte hayır yoktur. Bunu söyleme hakkımız da var.
"KİMLERİN 'HAYIR' DEDİĞİNE BAKMAK DURUMUNDAYIZ"
- "Hayır" diyecekleri terör örgütleriyle, FETÖ ile aynı kefeye koymak bir baskı yaratır mı?
Kimlerin "Hayır" dediğine elbette bakmak durumundayız. "Hayır" diyenlerin safında kimler var? Mesela dağ, "Hayır" diyor. Onların desteğiyle parlamentoya giren HDP de "Hayır" diyor. Bunların aksini iddia etmek mümkün mü? Yani Yasin Börü'yü öldürenler belli. Öldürtenler de belli. Kürt kardeşlerimi sokağa dökenler, aynı günde 56 Kürt kardeşimin ölümüne vesile olanlar da belli. Onlar da PKK'nın uzantısı. Ama ölen kardeşlerim de Kürt'tü. Biz hep "Bunlar hiçbir zaman benim Kürt kardeşlerimin temsilcisi olamaz" dedik. Ve biz milletin beklentisi olan adımı attık. Ne diyordu bunlar meydanlarda? "Kaldırın dokunulmazlıkları." Eee tamam. Biz sadece onların değil, tüm parlamentonun dokunulmazlığını kaldırdık. Bazı milletvekilleri efendice ifadelerini verdi, yargı da hükmünü verdi. Ama birileri kaçtı. Yurtdışında olanlar var. Şimdi mesela bunlar "Hayır" diyor. Peki, CHP bunlarla beraber hareket etmiyor mu? Ediyor. Ben burada şerre rızanın şer olduğuna inanıyorum. Benim için "Evet" ve "Hayır" demek arasındaki fark bu kadar açık, ortadadır.