Ereğli şehir olma bilincini yakalayınca, her yeni günü ayrı bir güzellikle karşılaşmak mümkün olmaya başladı. Ereğliye ilk özel hastanesinin temelleri atıldığında; yakışacak mı, acaba kaç yıl sürecek, sonra bitirilemeyecek derken, ortaya, Orta Anadolunun en modern hastanelerinden biri çıktı. Hastanenin fikir babalarını, doğuşunu ben anlatacak değilim. Herkes onları tanıyor. Benim özellikle yazmak istediğim Ereğliye kazandırılan bu eser. Hastanenin her aşamasında varlıklarını hissettiren iki isim vardı: Güvenç Uz ve Can Yazar. Öyle bir inançla ve gayretle çalıştılar ki, gıpta etmemek olmazdı. Gerektiğinde çimento torbalarını sırtlayarak son katlara kadar çıkaran bu insanlar, çalışan işçilerle ekmeklerini paylaşıp gece yarılarına kadar hastane inşaatında çalıştıklarını biliyorum. Türkiyenin en hızlı bitirilen hastanesi olmak üzere idi ki, bürokratik engellere takıldılar. Her birini tek tek aşarak Ereğliye ilk özel hastaneyi kazandırdılar. Hastaneyi ilk olarak bana Can Yazar gezdirmişti. Kaba inşaat bitmiş, iç dizayn çalışmaları devam ediyordu. Gezdikçe hayranlığım artmıştı. Hastane içinde gezintimiz devam ederken gözüme ilişen avize hakkında Can Bey, çok özel olarak yaptırdığını söylediğinde bende içimden Bu adamlar bu işe candan sarılmışlar dedim. Doğa Hastanesi sadece koyacağı cihazlarla değil, iç mimarisiyle de insanın göz zevkini okşayan bir hastane. Çoğu kişinin dediği gibi hastane değil sanki 5 yıldızlı otel. Her karesine nasıl özen gösterdiklerini, nasıl istişare ettiklerini ve her şeyin en güzeli olması için nasıl uğraştıklarına bizzat şahit oldum. Doğa Hastanesi hazır hale gelmiş, ufak tefek bürokratik işlemler ve ruhsat alımı kalmıştı. Bu işlemler devam ederken hastane yönetimi, Doğa Hastanesinin seçkin kadrosunu kurmaya başlamıştı bile, yüzlerce başvuru arasından en iyi tercihleri yapmaya çalışmışlar. Bunda da başarılı olduklarını şu ana kadar görüyoruz. Ereğli Doğasına kavuştu. Alınan ruhsattan sonra hasta kabullerine başlandı. Ereğlide sağlık hizmetlerine yeni bir anlayış geldi. Yazılacak o kadar çok şey var ki Doğada. Bu köşelere sığmaz. Hangi birini yazayım? Kapıdan girdiğinizde sizi güler yüzle karşılayan personeli mi, kayıt kabuldeki personeli mi, her şeyinizle ilgilenen hemşireleri mi yoksa doktorları mı?.. Yeri zamanı geldiğinde Ereğli adına yapılan her güzelliği elbette yazacağız. Doğa Hastanesi geçtiğimiz Cumartesi muhteşem bir açılış yaptı. Tek kelime ile harika idi. Her şeyi düşünülmüştü. Açılışı İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Şahabettin Harput, Ereğli Belediye Başkanı Ahmet Özdoğan, AK Parti Ereğli İlçe Başkanı Ayhan Yürekli, Doğa Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Güvenç Uzla birlikte yaptılar. Açılış sonrası Ereğli halkına doyumsuz bir gün yaşattılar. Sahneye ilk olarak hastane personeli pDilaver Arslan çıktı, sazı ve sözü ile enfesti. Dilaver sahnede iken Can Yazara; Murat Göğebakan, Dilaverin gölgesinde kaldı diye başlık atsak dedim. Sazına ve diline sağlık. Dilaverden sonra sahne olan Grup Su, onlarda fırtına gibi estiler, damak tadı bıraktılar. Ne yalan söyleyeyim Murat Göğebakanı dinleme imkânım olmadı. Beni bekleyen işler vardı. Gelelim Doğa Hastanesi Halkla İlişkiler Müdiresi Sevilay Şahine; açılıştaki performansı ile tam not aldı. Bu gayretini yazacağım dediğimde, kendisi Sen, beni yazmazsın dedi. Memleket Gazetesi olarak biz çalışan, Ereğliye hizmet eden herkesi yazarız. Sevilayın da organizasyondaki başarısı inkar edilemez. O kalabalığın içinde Hacer benim sağ kolum gibi, kendi işleri yanında bana çok yardım etti demesi, ayrı tevazu örneği idi. Ha, bu arada arkadaşları ona tatlı cadı diyorlarmış.Ereğli Doğasına kavuştu. Emeği geçenlerden Allah razı olsun. Siz Ereğliye hizmet edin, biz de yazalım
Ereğli Doğasına kavuştu
{{member_name}}
{{formatted_date}}
{{{comment_content}}}
YanıtlaYükleniyor ...
Yükleme hatalı.