ANKARA (AA) - ZEYNEP AKYIL - Türk Sağlık-Sen'in araştırması, erkek hemşirelerin yüzde 61'inin "şiddet" yüzde 64'ünün "mobbing"e maruz kaldığını ortaya koydu.
Türk Sağlık-Sen tarafından yapılan ve 801 erkek hemşirenin katıldığı anket çalışmasına göre, erkek hemşirelerin yüzde 32,83’ü mesleğinden "memnun", yüzde 25,22’si "hiç memnun olmadığını" belirtirken, yüzde 35,58’i mesleğinden "memnun", yüzde 5,74’ü de "çok memnun" olduğunu ifade etti.
Kurum amirleri veya çalışma arkadaşları tarafından mobbinge maruz kalıp kalmadıkları sorusuna erkek hemşirelerin yüzde 64,04’ü mobbinge maruz kaldığı cevabını verdi. Ankette, kaç defa mobbinge maruz kalındığına yönelik soruya, erkek hemşirelerin yüzde 55,41’i birkaç defa, yüzde 32,61’i sayısını hatırlamadığı kadar çok ve yüzde 8,44’ü de bir defa mobbinge maruz kaldığını belirtirken, katılımcıların yüzde 3,54’ü bu soruya cevap vermekten kaçındı.
"'Son 1 yılda sözlü veya fiziksel şiddete maruz kaldınız mı?" sorusuna da erkek hemşirelerin yüzde 61,55’i ''evet'' cevabı verdi.
Şiddete uğrayanlara yöneltilen son 1 yılda sözlü veya fiziksel şiddete kaç defa maruz kaldıklarına dönük soru üzerine de erkek hemşirelerin yüzde 62,94’ü "birkaç defa", yüzde 20,77’si "sayısını hatırlamadığı kadar çok" ve yüzde 10,18’i de "bir defa" sözlü veya fiziksel şiddete maruz kaldığını kaydetti.
-Yüzde 73'ü aldığı maaşı yeterli görmüyor
Erkek hemşirelerin yüzde 33.46’sı "çalışma hayatınızdaki en önemli endişeniz nedir?" sorusuna "amir baskısı" yanıtını verirken, yüzde 25,84’ü "iş güvencesinin ortadan kalkması", yüzde 20,85’i "şiddet" ve yüzde 18,23’ü "bulaşıcı hastalıklar"ın çalışma hayatındaki en önemli endişe olarak kaynağı olduğunu bildirdi.
Ankete göre, erkek hemşirelerin yüzde 73,03’ü aldığı maaş ve diğer ödemelerin yeterli olmadığını ifade ederken, yüzde 20,22’si "kısmen yeterli" ve yüzde 6,37’si ise "yeterli" olduğunu söyledi.
Çalışma koşullarınızı zorlaştıran unsurlara ilişkin olarak da katılımcıların, yüzde 43,57’si personel eksikliği, yüzde 28,96’sı ücretlerin yetersiz olması, yüzde 7,74’ü yetersiz ekipman, yüzde 7,24’ü uzun çalışma süreleri, yüzde 7,24’ü nöbetler, yüzde 3,5’i kısıtlı hizmet için eğitimler yanıtını verdi. Katılımcıların yüzde 64.79’u ailesine az vakit ayırabildiğini, yüzde 19.1’i yeteri kadar vakit ayırabildiğini ve yüzde 15.23’ü de hiç vakit ayıramadığını belirtti.
-Sağlıkta şiddet tüm çalışanların sorunu
Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, sağlıkta şiddetin tüm çalışanlarının çözümün bekledikleri bir sorun olduğunu ifade ederek, şu değerlendirmede bulundu:
''Şiddet doktorundan hemşiresine, ebesinden sağlık teknisyenine kadar tüm çalışanlarının çözüm bekledikleri bir sorun. TBMM’de bu konuda bir komisyon kuruldu. Mayıs 2012 tarihinde çalışmalarına başlayan Komisyon, tüm tarafları dinledi, görüşler aldı. Türk Sağlık-Sen olarak biz de 31 Ekim 2012 tarihinde komisyonda sağlıkta şiddet ile ilgili bir sunum yaptık. Nisan 2013'te Komisyon çalışmalarını tamamlayarak raporunu TBMM'ye sundu. 288 sayfadan oluşan raporda sağlıkta şiddetin önüne geçilmesi için belirlenen 66 öneri sıralandı. Aradan geçen iki yılda Komisyon önerilerinin büyük bir çoğunluğunun hayata geçirilmedi, sağlıkta şiddette sürekli arttı. Aradan geçen iki yıl içerisinde sadece çalışanlar tarafından bildirimi yapılan şiddet vakalarını içeren Beyaz Kod sistemine göre sözlü veya fiziksel şiddete uğrayan sağlık çalışanı sayısı 20 bin 159 oldu. Türkiye'de Soma örneğinde de olduğu gibi hep facialardan, felaketlerden ve cinayetlerden sonra ne oluyormuş neler yapabiliriz diye bakılıyor. Fakat o bakışın ömrü de ne yazık ki kısa oluyor. Her şey bir başka faciaya, felakete ve cinayete kadar unutuluyor.''
Kahveci, şiddete çözüm için 66 önerinin bir an önce hayata geçmesi ve Sağlık Bakanlığının tüm taraflarla birlikte bir eylem planı ortaya koyması gerektiğini ifade etti.