ANKARA (AA) - CHP, esnek çalışma imkanı getiren 6715 sayılı "İş Kanunu ile Türkiye İş Kurumu Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un iptali için Anayasa Mahkemesine başvurdu.
CHP adına başvuru dilekçesini Anayasa Mahkemesi'ne sunan Grup Başkanvekili Levent Gök, başvurunun ardından DİSK ve Türk-İş yetkilileriyle birlikte yaptığı açıklamada, iş dünyasını, işçi dünyasını ve sendikal hareketleri önemli ölçüde etkileyecek olan kanunu Anayasa Mahkemesine götürdüklerini belirtti.
Gök, kamuoyunda özel istihdam büroları aracılığıyla "kiralık işçi tanzim edilmesi" olarak bilinen kanunla ilgili Türkiye'nin önde gelen sendikalarının görüşleri doğrultusunda iptal davası dilekçesini hazırladıklarını söyledi.
Gök, kanunun gerekçesinde güvenceli esneklik uygulamaları getirmek suretiyle işsizliğin azaltılması, kayıt dışı istihdamın önlenmesi hedeflerinin dile getirildiğini, buna karşın önerilen kurumsal düzenlemelerin yeni güvencesiz, korumasız bir işçi kitlesi çıkaracağını vurguladı.
Bu kanunla sendikal hareketlere darbe vurulduğunu öne süren Gök, şöyle devam etti:
"Emekçi kardeşlerimizin bir mal gibi alınıp satılmasının yasal hale getirilmesinin önü açılmaktadır. Yaklaşık 7 milyon kayıtlı işçinin yarısını ilgilendiren bu düzenlemede işçilerimizin fiilen örgütlenme ve grev haklarından mahrum edilmesi, iş güvencesinden yoksun kılınması, istihdam güvencesinin yok edilmesi, gelir güvencesinin engellenmesi, sosyal güvenlik haklarının eksilmesi, hastalık sigortası, emeklilik düzenlemelerinin ortadan kaldırılması gibi olumsuz sonuçlar doğuracak pek çok hüküm mevcuttur. CHP olarak kiralık işçiliği, 21. yüzyılın kölelik yasası olarak görüyoruz. Bildiğiniz gibi kölelik uygulaması 2 bin yıl önce Romalılar döneminde vardı, ne yazık ki şu anda ülkemizde tekrar getirilmek istenmektedir."
Kiralık işçiliğin, çalışma hayatını kaosa sokacağını, çalışanların haklarını geriye götüreceğini ve çalışma barışını kökten bozacağını iddia eden Gök, "Bu nedenle öncelikli olarak özel istihdam büroları aracılığıyla işçi kiralanmasına karşı çıkıyoruz. Diğer yandan yasa tasarısında olmamasına rağmen komisyonda eklenen son bir maddeyle turizm sektöründe çalışan işçilerin haklarını da geriye götüren özel denkleştirme kavramlarını da Anayasa Mahkemesine taşıdık." diye konuştu.
Levent Gök, yasanın bu haliyle kalması halinde Türkiye'de sendikal hareketin de büyük oranda zarar göreceğini, sendikal örgütlenmeden yoksun kalan emekçilerin, haklarını takip noktalarında çok olumsuz koşullara sürükleneceğini söyledi.
- Sendika temsilcileri
DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, Türkiye'de çalışma yaşamı ve işçi sınıfının geleceği açısından son derece önemli olan bir yasanın iptali için geldiklerini belirterek, "Bu yasa her şeyden önce Anayasa'ya aykırıdır. Anayasa'da hiçbir dayanağı olmayan bir yasadır." iddiasında bulundu.
Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Nazmi Irgat da yeni bir çalışma biçimi olarak ortaya konan, kamuoyunda "insanın kiralandığı, insanın bir meta haline dönüştürüldüğü" düzenleme olarak bilinen bu yasanın çalışma hayatına katılmasının büyük sakıncalar doğuracağını belirtti.
AA