Eğitim-Bir-Sen Konya 2 Nolu Şube Kadın Komisyonu, şehitlerimiz için okunan hatimlerin duası için Cuma akşamı biraraya geldi. Program Eğitim-Bir-Sen’li kadınların ülkemizin birliği için insiyatif almaya hazır bir kadro olduğunu gösterdi.
Hatim duasında Genç Memur-Sen Konya Şube Başkanı İbrahim Çetin’in, ‘Bedrin Aslanlarına eş bir mücadeleyi sürdüren kahramanlarımızı Rabbim korusun, şehitlerimiz şimdi bu salonda komutanları Hz. Hamza ile birlikte bize gülümsüyorlar.’ sözleri salonda duygu yoğunluğunun artmasına neden oldu.
Hatim duasından sonra Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Kadın Komisyonu Genel Başkanı Habibe ÖCAL yaptığı konuşmada; ‘Erdem, ahlak, hürmet, hoşgörü, inanç gibi en temel insanî ve kültürel değerleri barbarca yok eden materyalist azgınlığın kanlı, kirli amaç ve hesapları için, bütün zamanı, hususen de içinde bulunduğumuz coğrafyanın tertemiz iklimini zehirlediği talihsiz, umutsuz bir dönemde, Eğitim-Bir-Sen’li Kadınlar, dört bir yanımızı saran yangından kurtarmanın mücadelesini vermektedir. Değersizlikten başka bir şey üretmeyen modern acımasızlık, en öldürücü araçlarla asker, sivil, yaşlı, çocuk, genç, kadın, erkek demeden şehirlerin altını üstüne getiriyor. Kültür ve medeniyet varlıkları, umutları ile birlikte bütün bir insanlık katlediliyor. Akıl, çıldırmayı çözüm olarak görecek duruma geldi. Vicdanlar kaskatı kesildi. Burada bizi dışarıdan kuşatan zulüm, yapanlarının iç dünyalarını bütünüyle öldürmüş vaziyettedir. Hangi maksatla olursa olsun, başkasının ölümüyle var olan, başkasının acı ve ızdırabından zevk duyan bir psikoloji, hastalıkla ifade edilecek sınırı çoktan aşmış bir sapkınlık içindedir. Bu durum yabancılaşma kavramının hafif kaldığı bir yabancılaşmayı, insan varoluşunun trajik, korkunç çöküşünü göstermektedir.’ Dedi.
Ardından Necmettin Erbakan Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Ayşe Dudu KUŞÇU ‘Gökkubbede İz Bırakan Validelerimiz: Altuncan Hatun’ konulu bir konferans verdi. Konferansında Selçuklu Sultanı Tuğrul Bey’in eşi Altuncan Hatun’un hayatından kesitler aktaran Doç. Dr. Ayşe Dudu KUŞÇU; ‘Altuncan Hatun, Büyük Selçuklu Devleti'nin kurucusu Tuğrul Bey'in eşidir. Devleti yıkılmaktan kurtaran bir yiğit hatundur. Zeki, akıllı, bilgili, at binen, kılıç kullanan bir hâtundur. Tuğrul Bey, devlet işlerinde ona danışarak hareket ederdi. Fenâ-fid devle idi. Yâni, devletin varlığında yok olmuş; devletin bekâsını her şeyden üstün tutmuştu. Hattâ, öz evlâdından bile...
Tuğrul Bey, kendisine isyan eden üvey kardeşi İbrahim Yınal'ın isyanını bastırmak için ordusu ile Bağdat'dan ayrıldı. Veziri Amidülmülk, eşi Altuncan Hatun ve üveyoğlu Bağdad'da kaldı. Sultan, İbrahim Yınal karşısında başarısız oldu. Çağrı Bey'in oğullarından ve Bağdad'daki vezirinden yardım istedi. Ancak, Selçuklu askerleri giderse Büveyhîlerin yeniden işgâlinden çekinen Halife ve vezir Amidülmülk, Tuğrul Bey'in üvey oğlunun sultan îlân edilmesini istediler. Anuşirvan da aynı fikirdeydi. Altuncan Hâtun, ordunun başına geçti, oğlunu ise devlete baş kaldırdığı için zincire vurdu. Tuğrul Bey, eşinin ve yeğenlerinin yardımı ile İbrahim Yınal'ı yendi. Bizzat Altuncan Hatun tarafından zincire vurulan üvey oğlunu ise affetti.
Altuncan Hâtun'un yiğitliği bununla bitmedi. Hasta olup ölümü beklerken bile kalbi devlet için çarpmaktaydı. Ölüm döşeğinde, Tuğrul Bey'e halifenin kızı ile evlenmesini, böylece daha da güçleneceğini tavsiye edecek kadar fedâkâr bir kadındı. 1060 yılında vefât etti. Devletin başkenti Rey şehrine defnedildi.’
Konferansın son bölümünde 'Altuncan Hatun'un milletimizin islamla ilk tanıştığı dönemde devleti krizden çıkaran insiyatif alan, toplumsal olaylarda örnek davranışlar sergileyen bir kadın rol model olarak genç nesillere aktarmak gerektiğini, kadının anne rolu ile toplumsal statü rolleri arasında dengeyi bulmasında Altuncan Hatun’un hayatında iyi bir örneklik olduğunu…’ söyleyerekkonferansını tamamladı.
Bu hafta Eğitimciler Birliği Sendikası Kadın Komisyonunun ilk bir araya geldiği program ile ilgili anekdotları sizlerle paylaştık. Gelecek hafta inşallah Eğitim-Bir-Sen’in kadın sorununa bakışını sizlerle paylaşacağız.