Ligin bana göre en kötü takımlarından biri olan Antalyaspor’u elimizden kaçırdık.
Maçı erken bitirecek bir çok pozisyona girmemize rağmen bu pozisyonları iyi değerlendiremedik ve kısır görüntümüzden uzaklaşamadık.
Hücumda üretken olan, golü düşünen oyuncu eksikliğimiz Fofana girene kadar yoktu.
Kaleyi düşünen ve golü arayan Fofana oyuna girince kilidi de açıverdik.
Haftalardır sahada yürüyen ve hiçbir olumlu hareket yapmayan Fofana sonradan oyuna girince iştahlı görüntü verdi.
Lakin yetmedi. Rakipte de Fofana gibi golü düşünen, gol becerisini dünyaya kanıtlamış bir oyuncu olunca beraberliğe razı olduk.
Attıkları gole de kimsenin bişey diyeceğini sanmıyorum. Golün hazırlanışına baktığımızda son derece akıl dolu bir gol yedik.
Futbol aklının başka bir şey olduğunu bir kez daha gördük.
Bu Antalyaspor’un maç sabaha kadar oynansa gol atacağını düşünmüyordum fakat öyle bir forvetleri var ki hayran olmamak elde değil.
Futbolun sadece fiziksel bir oyun olmadığını bir kez daha öğrendik.
Aslında Konyaspor takımının da en önemli sorununu masaya yatırmamız gerektiğini görmemize neden oldu.
Konyaspor’un ligin en az gol atan takımı olmasındaki etkenlerden birisi yeni alınan forvetlerin etkisizliği olarak söyleniyor.
Bu görüşe kısmen katılsam da takımın gol yollarındaki etkisizliğinin sadece forvet mevkisindeki oyunculardan kaynaklanmadığını düşünüyorum.
Bilindiği üzere Konyaspor, Aykut Kocaman döneminde de ligin en az gol atan takımlarından birisiydi. Bunun sıkıntılarını o dönemde de çekmiştik.
Konyaspor’un problemi gole götüren hücum organizasyonlarındaki oyuncuların bireysel yetenek ve oyun bilgilerinin yetersiz olması. Baktığınız zaman Ömer Ali, Milosevic ve Fofana gibi hücumda etkinlik beklediğimiz oyuncuların geçmişteki asist ve gol istatistikleri bu tezi doğrulamakta.
Buna orta sahadaki Ali Çamdalı ve Mehdi gibi oyuncularında eklenmesiyle gol yükümüzün sadece santrfor olarak nitelendirilen oyuncu üzerine kaldığı görülüyor.
Çareyi yeniden forvet transferinde görenler büyük yanlış içine düşerler. Konyaspor ve süper lig kalibresi, yetenek ve futbol zekasından uzak olan bazı futbolcuların gözden geçirilmesi gerekiyor.
Yani sonuç olarak sadece golcü transferi bu sorunu çözmeyecektir. Goller atan bir takım istiyorsak hücum hattı yeniden dizayn edilmeli ve takımın futbol zekasını bir ya da birkaç seviye yukarıya taşımalıyız.
Bu dizaynın devre arasında sert bir şekilde yapılması da risktir fakat nokta transfer denilen klişenin Konyaspor’da da yapılabildiğini görmek herkesi mutlu eder.
2 yada 3 hücuma yönelik, takımın kimyasını bozmayacak, Nasri gibi diyetisyen eşliğinde çalışmayacak, Eto’o gibi mali tablonun çok çok üzerine çıkmayacak ama takıma futbol aklı getirecek bir kanat, bir orta saha ve bir forvet alınmalı.
Hücumdaki etkinliğimizin artması için sadece forvet transfer etmek diğer alınan üç forvete bir yenisini daha eklemek demektir.
Buda bizi felakete götürür.
Ahmet Şan’ın Maça Gelmesi
Eski Konyaspor Başkanı, Fetö sanığı Ahmet Şan istifa ettiğinden beri ilk defa maça geldi.
Fetö sanığı olması mahkemelerimiz tarafından cezası kesinleşmediği sürece Konyaspor maçına gelmesine engel değil.
Eski bir Konyaspor başkanı olarak Konyaspor maçına gelmesi de gayet normal bir durum.
Asıl anormal olan durum Ahmet Şan’ın maça gelmesi değil, Konyaspor’un eski başkanlarının maça gelmemesidir.
Fetö sanığı olduğu için utanıp maça gelmemesini beklemeniz insani bir beklenti olabilir.
Bu da kişinin kendi karakteriyle ilgilidir ki oda bizi şu an için pek ilgilendirmiyor.
Fakat Ahmet Şan eski bir başkan olarak maça gelebiliyorken Konyaspor’un eski başkanları neden stada gelemiyor?
Fetö sanıklığından daha kötü bir durumla karşı karşıya kaldılar da bizim mi haberimiz yok?
AK Partide İl Başkanı Değişince Reklam Şirketimiz Ne Olacak?
Son olarak şehirde malumunuz Ak Parti İl Başkanı değişti.
Bir önceki il başkanı Musa Arat Bey’in reklam şirketiyle Konyaspor’un ticaretini (Kanuni fakat etik olmayan) de duymayan kalmamıştır heralde diye ayrıntıya fazla girmiyorum.
Benim merak ettiğim sorular şunlar;
1-Ak Parti İl Başkanının görevden düşmesiyle Konyaspor’un reklam sözleşmeleri de otomatikman düşüyor mu?
2-Bu reklam sözleşmeleri yeni il başkanı olan kişiyle mi devam ediyor?
3- Bir babayiğit çıkıp bu rezalete son veriyor mu?
Ak Parti İl Başkanı Hasan Angı Beye de bu vesileyle hayırlı olsun diyor, kendisini maçlarda görmekten mutlu olduğumu ve bu konularda da gereğini en azından makamın haysiyeti adına yapacağından şüphe duymuyorum.
Selametle...